- 987 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
BORDO AYAKKABILAR
Şüphesiz hepimizin anılar kitabı sayfaları arasında çok özel olan bir tanesi vardır. Benim de bordo ayakkabı anım bunlardan biri. Ne zaman kendimi mutsuz ve ya bir çıkmazın içinde hissetsem bu ayakkabılarımı düşünür ve hayata içten bir tebessüm ederim ve kendime şunu söylerim: Mutlu olmak için hayatımızda mutlaka büyük bir şeylerin olması şart değil, mutluluk ve bunu başarmak tamamen bizlerin elinde. Defalarca düşebilirsin ancak ayağa kalkmak için vakit kaybetmemeli. İnişler ve çıkışlar hepsi bizim için.
Tarih olarak tam hatırlamıyorum ancak ilkokul iki ve ya üçüncü sınıftaydım galiba. Hatırlar mısınız bilmem lastik ayakkabılar vardı o zamanlarda. Şu an çocuklarımıza altarnatif olarak bile sunmadığımız ayakkabılar… Kırmızısı, sarısı, yeşili… Rengarenk
Köydeydik ve çok nadir olarak köye satıcılar gelirdi. Ayakkabıcı gelmiş ve annem beni elimden tutup – gel bakmaya gidelim dedi. Sonra eminim çok pişman olmuştur da… Ve biz ayakkabıcının yanındayız. Annem birkaç çift ayakkabı denetti bana ve ancak benim gözüm ilk denediklerimde takılı kaldı. Bordo ve beyaz fiyonklar. Bir kez daha denemek istedim. Denedim, biraz büyüktüler ancak çok güzeldiler.
Ben bunları istiyorum desem de annem elimden tutarak adeta sürükleyerek oradan beni eve götürdü. Eve gidince merdivenlere oturarak ağlamaya başladım, annem ise çok üzgün görünüyordu. Sonraları anladım ki o da bana imkanı olsa o ayakkabıları alırdı. Üç çocuk ve çalışan bir baba memur maaşıyla ne yapabilir ki?
Babam işten geldi ve yanıma oturdu, niye ağladığımı sordu ve ben hem ağladım hem de anlattım.- O ayakkabıları istiyorum, çok güzeller, bir de beyaz fiyonkları var. Babam saçımı okşayarak kalktı ve gitti.Ben ağlamaya kaldığım yerden devam. Az zaman geçti babam geri döndü, annem ile konuştular ve annem hadi ayakkabılarını almaya gidiyoruz deyince çılgına döndüm. Bordo ve beyaz fiyonklu ayakkabılar benimdi. Günlerce yatağımın baş ucunda giyilmek için beklediler. Ayakkabılara her baktığımda şunu söylüyordum – Birgün rengarenk ve sayısız ayakkabılarım olacak. Oldu mu diye sorarsanız evet fazlasıyla ve bir kez dahi giymeye fırsat bulamadığım ayakkabılarım var dolabımda. Ne yazık hiçbiri bordo ayakkabılarımın yerini tutamadı.
Hala gözüm ayakkabı vitrinlerinde nedense… Belki de içsel olarak bordo ve beyaz fiyonklu ayakkabılarımı arıyorumdur.
E. YAVUZ