Detay İçinde Detay
Bir mevzuyla ilgili epey kurum dolaştım bir süre önce..
Eşimin emekliliği,
Onun geleceğiyle ilgili..
Amaç hizmetlerini birleştirip takavut etmek..
Emekli olmasını sağlamak..
Küçük de olsa maaşlı olmasını istemek..
……………………………….
Seksenlerde işe başlamış..
Farklı farklı yerde,
Azar azar da olsa çalışmış..
Çoluk çocuk devreye girdiğinde de işi bırakmış..
……………………………….
İstedim ki bunca emekten sonra bir kıyak çekeyim..
Onu maaşlı yapayım..
Eski hizmetlerini birleştireyim..
Borçlanayım..
Üç bin altı yüz günle emekli edeyim..
……………………………..
İşte bu nedenlerle kurumdayım..
İşin kaynağındayım..
Tam gözündeyim..
Önceden de yazmışız..
İlgili yerlere başvurmuşuz..
……………………………….
Dönem eski ya..
Üzerinden epey zaman geçmiş ya..
Hizmetin kimilerine rastlanıyor kimilerine rastlanmıyor..
Epeyce bir dönemi es geçiliyor..
……………………………….
O kurumdan o kuruma..
Oradan diğer kuruma..
Dolaşıp duruyoruz..
………………………………..
Bu işin bize maliyeti ciddi rakam..
Önemli bir miktar vereceğiz ve asgari ücret üzerinden maaş alacağız..
O nedenle soruyorum..
Müdür bey diyorum buna değer mi..
Bu yorgunluğa..
Bu masrafa,
Bu maliyete değer mi..
………………………………..
Niçin değmesin diyor..
Elbette..
Az paramı..
Ayda en az bin lira..
……………………………….
İyi tamam da Allah gecinden versin ya birimizin gözleri kapanacak olsa..
Birimiz erkenden dünyamızı değişecek olsak..
O zaman peki..
…………………………………
Karı koca birbirlerinin maaşını alabilir..
Hem kendi maaşını..
Hem de ölen eşinin maaşını..
…………………………………
Orda bırakmıyorum yalnız..
Yine soruyorum..
Peki oran ne olur..
Kaçta kaç olur..
Bu sigortalılığa,
Emekli sandığı veya bağkurluya göre değişir mi..
Fark ne olur,
Oran kaçta kaç olur..
……………………………….
Önce yüzünde bir tebessüm beliriyor..
Sonra anlamlı anlamlı bakıyor..
Koltuğuna bir yaslanıyor..
Eliyle ensesine dokunuyor,
Sonra saçlarını karıştırıyor..
Öne doğru tekrar hareketleniyor..
Ne olur bu kadar ince hesap yapmayın diyor..
Bu kadar detaya,
Teferruata inmeyin diyor..
Ayrıntıyla bu kadar fazla uğraşmayın diyor..
…………………………………
Hiç bilemezsin..
Sen parayı yatırırsın ama yemek kısmet olmaz..
Boğazınızdan geçmez..
Ömür buna yetmez..
Pat diye düşer ölürsünüz..
Bakın şuradan şuraya gidecek,
Adım atacak vaktiniz olmaz..
……………………………….
Ne kadar da haklıydı müdürümüz..
Ne kadar teslimiyetçi..
Ne kadar kaderci ve
Gerçekçiydi..
…………………………………
Ne olur hesap yapmayın,
Hiç mesele yapmayın
Bu kadar ince hesabın içinde olmayın diyordu..
Doğruydu..
Yüzde yüz haklıydı..
Kemal GÜL
25.11.2015
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.