3. Mektup
Hayattan ölümü ayıran her renk ve sende kalmış birkaç cümle, kim bilir bu kaçıncı ihanet sevgiye.
Şimdi çamura bulanmış bir çocuk aşk. Binlerce ezber bozan ve arkasından gelen ayrılığa sığınıp bizi ihbar eden.
Hatırladın mı o gidişini ? Dünya kana bulanmıştı. Masalları kötü adamlar, zaferleri yenilgiler çalmıştı.
Sana yazdığım her vasiyet sana ulaşmayacak belki de..
Kalemim kendini kırdı. Sayfalar karardı. Herkesin acısı başka bir mutluluğu köle etti kendine.
Kısacık molalarda nefes alabildik. Tükettikçe tükendik.
Sana karşı kaybettiğim bir sen varsın. Kaybettim seni. Hayat aldı ellerimden ve biz uçsuz bucaksız bir hayalde boğulduk. Bir sonbahar günüydü. Bakma insanların aşkı eylül ve kasımla süslediğine. Aralıktı ayrılık. Arada kaldık.
Devrik sevdik. En çok bir kadeh devirdik. Sorma senden sonrasını. Seni bile unuttum sende. Ellerin, gözlerin, zaman... Öldüren ilaçmış geriye kalan. Hatırladın mı o gidişini ? Zehirdi su. Yaşamak için öldük.
Bu gece üşüyorum. Yalnızlığa kış geldi. Yaprakların öcünü kimse alamadı. Her ölümde kendimize pay biçtik.
Ne ölecek kadar hayat yaşadık ne de dönecek kadar gidebildik. Şimdi sen başka bir denizin incisi. Ben çamura batmış herşey. Bu yüzden olamadık seninle biz. Oysa aynı aşkın dünyalarıydık. Ve bilemezdik en çok istediğimiz yerden kaybedeceğimizi. Doğmamış her çocuğun, yaşanmamış her hayalin, ve uyanmadığımız her sabahın cezasıydı giden umutlarımız. Kendine iyi bak.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.