- 675 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Türkmen Dağı
İsmi Arappınar (bunların Kobani dediği) kadar duyulmayan bir direnişin adı Türkmen Dağı. Moskof güçlerinin desteğini arkasına alan katil Esad’ın ordusu, pek tabii her hainlikte işin ardından çıkan Acemlerinde desteğiyle Bayırbucak Türkmenlerinin köylerine kadar kuduz köpek gibi saldırılarını genişletti.
İlk cümlede isminin çok duyulmadığını söylememin sebebi, bizim şu saçma sapan eylemlerden başka bir yerde göremediğimiz aydınlarımızın -ki bazıları çok uğraşamaz meydanlarda, twitterdan halleder işini- bilmediklerinden veya önemsemediklerinden dolayı bazılarımız bu konuda bir bilgi sahibi değildir. Bir polis, eylemcinin birine adını sorsa bunu sosyal medyada halkı ateşlemek için kullanacak ve direne direne kazanacak olan aydınlardan bahsediyorum ! Ama bu aydın kesim ve onların peşinden şuursuzca giden halktan bir kesim asıl direnişi göremiyorlar. Onları birazda "asıl mazlumların" yanına davet etsek, acaba birkaç paylaşım yaparlar mı zahmet edip sosyal medyada ? Ya da bu olayın arkasında hükümet var desek ? Son fikrim işe yarar bence ! Bir şeylerin gözümüzü açması için bir şeyler mi olmak zorunda ? Soydaşlarımız mı katledilmek zorunda ? Bayırbucak Türkmenlerinin yaşadığı yerin ismi Kobani mi olmak zorunda ?
Hadi bunları anladık, çaba gösteren samimi kardeşlerimiz dışında diğer Türkçüler nerede ? Yoksa milliyetçilik düşmanı birkaç kanal gezerken oradaki 90 saniyelik haberden mi öğrenecekler durumu ? İçler acısı bir haldeyiz; kardeşlerimiz acı çekiyor.
YORUMLAR
Bu eleştiri daha çok birileri tarafından -o birilerini bir öğrensek- aydın olarak görülen kişilerin, toplumun önderleri olabileceklerini alttan alta her zaman söyleyenlerdi. Ama gelin görün ki bu olaylar için -tabii ki genelini kastediyorum- sesleri solukları çıkmaz oldu. İşte onlarla olan derdim bu.
Milliyetçilere gelince... Öncelikle ben de milliyetçi bir kişiyim. Milliyetçi kesimin ne düşündüğünü bilmem için de MHP'ye bakmama gerek yok ! Milliyetçi kesimden bu iş için duyarlı olan kimselerin olduğunu "çaba gösteren samimi kardeşlerimiz dışında diğer Türkçüler nerede" derken anlatmaya çalıştım. Zaten onları işin dışında tuttum. Ama her zaman birilerinden daha milliyetçi olduğunu göstermek çabasında olan garip insanların haberi olmaması veya hiçbir şey yokmuş gibi davranmalarıydı mesele.. Duyarlılık meselesi!..
Keşke daha net yazabilseymişim... Baksanıza siyasi parti isimleri dönüp durmaya başladı !
Ben, Türkmen Dağı'nın Kobani kadar anılmamasının sebebini göstermeye çalışıyorum, beyefendi bize Ümit Özdağ'dan bahsediyor!..
Batuhan Çanakcı tarafından 11/21/2015 7:07:48 AM zamanında düzenlenmiştir.
Batuhan Çanakcı tarafından 11/24/2015 12:35:36 PM zamanında düzenlenmiştir.
MÍLLÍYETCÍLER,ÜLKÜ OCAKLARI VE MHP ͧBA§INDA AMA SECÍMLERE KADAR MÍLLÍYETCÍ OLANLARI GÖREMÍYORUZ...
MHP'den Hükümete Acil "Türkmen" Çağrısı!
MHP Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ, Esad güçleri ve Rusya ordusunun ağır saldırısı altında bulunan Türkmenlere yönelik hükümeti acil adım atmaya çağırdı
MHP'den Hükümete Acil "Türkmen" Çağrısı! 33 1698 0 Ümit Özdağ, TBMM'de basın toplantısı düzenleyerek, Rusya-Suriye ittifakının yeni aşamasıyla birlikte Bayırbucak Bölgesi ve Türkmen Dağı'na yönelik ağır saldırıların başlatıldığını belirtti.
10 günden bu yana Rus hava kuvvetlerinin bölgeyi vururken, Suriye ordusunun karadan ilerlemek için girişimlerde bulunduğunu ifade eden Özdağ, bu bölgelerin Türkiye sınırına 5-10 kilometre uzaklıkta olduğunu söyledi. Özdağ, "Türkmen Dağı ve çevre tepelerin düşmesi durumunda Suriye ordusu düz bir alandan bölge Türkmenlerine yönelik etnik temizlik gerçekleştirerek Türkiye sınırına kadar ilerleyebilecek" dedi.
Bölgenin düşmediğini, sert bir direnişin sürdüğünü dile getiren Özdağ, "Hangi örgüte gittiği bütün dünya tarafından bilinen silahları AKP iktidarının 'Türkmenlere giden yardım' diye nitelendirdiğini unutmadık. Şimdi Türkmenlere yardım yapmanın tam zamanıyken bırakın yardım etmeyi, iktidar kınamıyor bile" diye konuştu.
Esad rejiminin "AK Parti'nin Suriye politikasının intikamını Türkmenler üzerinden almaya çalıştığını" öne süren Özdağ, Ortadoğu'dan Türkmen varlığının tasfiyesinin yeni bir aşamaya ulaştığını kaydetti.
Özdağ, Dışişleri Bakanlığı'ndan 10 gündür konuyla ilgili açıklama gelmediğini belirterek, hükümete, "Suriye'de Türkmenlere yönelik ağır saldırıların sonlanması için derhal etkili adım atma" çağrısında bulundu.
Özdağ, Şam rejiminin ağır şekilde uyarılarak, askeri operasyonların durdurulmasının istenmesi ve Türkmenlere imhayı önleyecek her türlü desteğin verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak //http://www.gazete2023.com/…/mhp-den-hukumete-acil-turkmen-c…
Gazete2023
Bu yazı Milliyetçilere sanırım :) ...Onlar ancak sınırları içinde olan hadiselere duyarlı...Şöyle ki ,bir bölümü İslam düşüncesine sahip olanlar sınırları ötesinde her Müslüman toplum yerine sadece Müslüman Filistin için ağlarlar....Milliyetçi kesim de sadece ülkesi içindeki çıkarları için konuşurlar....Lakin insan olan ve insana değer verenler için Durum bundan daha geniştir... Nerede bir zorbalık,hainlik ve zulüm varsa hepsi için aynı duyguyu taşırlar...
Bence Türk milliyetçileri silah kuşanıp kan kardeşlerine yardıma gitmeli, aynı şekilde İslam inancına sahip olanlarda Filistin'e .... Aksi halde ağızlarından çıkan çığlıkların gerçekliği ne derece inandırıcı olur ?
Din,dil,ırk ne fark eder , insanın her can için aynı kaygıyı duyması gerekmez mi?
Önce can can can ....Gerisi hep yalan... !!!
saygılar...
ASENA KURT
MHP Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ, Esad güçleri ve Rusya ordusunun ağır saldırısı altında bulunan Türkmenlere yönelik hükümeti acil adım atmaya çağırdı
MHP'den Hükümete Acil "Türkmen" Çağrısı! 33 1698 0 Ümit Özdağ, TBMM'de basın toplantısı düzenleyerek, Rusya-Suriye ittifakının yeni aşamasıyla birlikte Bayırbucak Bölgesi ve Türkmen Dağı'na yönelik ağır saldırıların başlatıldığını belirtti.
10 günden bu yana Rus hava kuvvetlerinin bölgeyi vururken, Suriye ordusunun karadan ilerlemek için girişimlerde bulunduğunu ifade eden Özdağ, bu bölgelerin Türkiye sınırına 5-10 kilometre uzaklıkta olduğunu söyledi. Özdağ, "Türkmen Dağı ve çevre tepelerin düşmesi durumunda Suriye ordusu düz bir alandan bölge Türkmenlerine yönelik etnik temizlik gerçekleştirerek Türkiye sınırına kadar ilerleyebilecek" dedi.
Bölgenin düşmediğini, sert bir direnişin sürdüğünü dile getiren Özdağ, "Hangi örgüte gittiği bütün dünya tarafından bilinen silahları AKP iktidarının 'Türkmenlere giden yardım' diye nitelendirdiğini unutmadık. Şimdi Türkmenlere yardım yapmanın tam zamanıyken bırakın yardım etmeyi, iktidar kınamıyor bile" diye konuştu.
Esad rejiminin "AK Parti'nin Suriye politikasının intikamını Türkmenler üzerinden almaya çalıştığını" öne süren Özdağ, Ortadoğu'dan Türkmen varlığının tasfiyesinin yeni bir aşamaya ulaştığını kaydetti.
Özdağ, Dışişleri Bakanlığı'ndan 10 gündür konuyla ilgili açıklama gelmediğini belirterek, hükümete, "Suriye'de Türkmenlere yönelik ağır saldırıların sonlanması için derhal etkili adım atma" çağrısında bulundu.
Özdağ, Şam rejiminin ağır şekilde uyarılarak, askeri operasyonların durdurulmasının istenmesi ve Türkmenlere imhayı önleyecek her türlü desteğin verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak //http://www.gazete2023.com/…/mhp-den-hukumete-acil-turkmen-c…
Gazete2023
ASENA KURT
Ülkü Ocakları Yetkilileri Göreve Çağırdı Ülkü Ocakları, yetkilileri göreve çağırdı.
Ülkü Ocakları Yetkilileri Göreve Çağırdı 39 85 0 Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı, Suriye Türkmenlerine yönelik Rusya destekli Esad güçlerinin saldırılarına Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sessiz kaldığını belirterek yetkili makamları göreve çağırdı.
İşte Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz'un açıklaması: "Gün geçmiyor ki Türk’ün gözyaşı akmasın, yiğitlerin kanı vatan toprağını sulamasın. Milletimiz her geçen gün Büyük Ortadoğu piyonlarının, Haçlı ittifakının ve sözde demokrasi havarisi emperyalist düzenin yeni bir oyunu ile karşı karşıya geliyor.
Bir yanda ülkemizde Türklüğün hatta yüce inancımız İslam’ın içi boşaltılmaya çalışılıyor, kültürel emperyalizmle gençlik nefsine esir ediliyor.
Büyük Türk milletinin yegane umudu Türkiye Cumhuriyeti ile uğraşan aynı küresel sermaye sahipleri ve kirli zihniyet emellerini sadece ülkemizle sınırlı tutmayıp büyük bir aile olan milletimizin her parçasını hedef alıyor.
Kimliğimizin aşağılandığı İran’da yaşananlar bir yana Misak-ı Milli sınırlarımız içerisindeki Irak Türkmeni soydaşlarımızın da feryat sesleri yükselmeye başladı.
Eli kanlı terör örgütü IŞİD’in saldırılarıyla Türkmenlerden boşaltılan Türk beldelerine sözde zafer naralarıyla veya koruma bahanesiyle peşmergeler yerleştiriliyor.
Türkiye’nin güneyini adeta kuşatmakla görevlendirilen sözde bölgesel yönetim başkanı özde çapulcu başı, yapmacık zaferlerine bir yenisini daha eklemek adına ezeli Türk toprağı Telafer’i emrindeki başıbozuklara hedef olarak gösteriyor. Ne hikmetse tam da bu açıklamaların yapıldığı günlerde yine peşmerge adlı bu katil sürüsü tarafından başka bir Türkmen beldesi olan Tuzhurmatu’da soydaşlarımız şehit ediliyor.
Çeşitli bahanelerle yaratılan çatışma ortamında, türlü kurnazlıklarla Türkmenlerin evleri yerle yeksan ediliyor. İhtiyarı genci, çocuğu bebeği, erkeği kadını ayırt edilmeden sivil Türkmenler hedef alınarak Türk’ün kanı sebil gibi Fırat’ın sularına karışıyor.
Tüm bu zulmün altında kadim devletimizin tüten ocakları söndürülüyor, hayal edilen üç parçalı Irak’a doğru hızla yol alınıyor. Yine aynı olaylar sırasında dokuz soydaşımızın İmralı’dan kontrol edilen terör örgütü militanları tarafından kahpece şehit edilmesi oyunun büyüklüğünü ve Türkmen’e karşı olan kinin sebebini net bir şekilde ortaya koyuyor.
Hepsinden daha öte mazlumların tek umudu Fatih’in adaletinin, Kanuni’nin merhametinin ve Yavuz’un kudretinin bugünkü varisi olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, yönetenler bu soykırımı görmezden geliyor. Dış politikaya dair en büyük meselesi göçmenler olan mevcut yönetim susarak bu zulme ortak oluyor.
Hem din kardeşimiz hem de soydaşımız olan Irak Türkmenlerine uygulanan bu baskının baş müsebbibi maalesef bugün ülkemizi yönetmekte olan Büyük Ortadoğu havarileridir.
Cennet mekan atamız Süleyman Şah’ın kabrini taşımayı başarı sayanlar, düne kadar terör örgütünün Suriye yapısına terörist diyemeyenler, askerimizin başına çuval geçirilmesine göz yumanlar, hatta kışladaki bayrağın indirilmesini provokasyon olarak nitelendirmekten öteye gidemeyenler, tabi ki mazlum soydaşlarımızın dertlerini de anlamayacak duygularına tercüman olamayacaklardır.
Zira bunların gözleri Moskova,Tahran ve Pekin’de; kulakları Washington, Londra ve Paris’tedir. Tebriz’de, Urumçi’de ve Bahçesaray’da yaşanan dramı görememeleri; Türkmeneli’nden, Batı Trakya’dan ve Türkmen Dağı’ndan yakılan ağıtları duyamamaları bundandır. Bu lâl olan dilleri, taş kesen kalpleri Tuzhurmatu başta olmak üzere Türkmeneli’nde yaşanan drama karşı sessiz kalmamaya davet ediyoruz.
Osmanlı’nın vasiyeti, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk emaneti olan Misak-ı Milli sınırlarında kalan bu soydaşlarımıza sahip çıkmanın her şeyden öte bir vatandaşlık vazifesi olduğunu bir kez daha hatırlatıyorum. Tek ümidi Türkiye olan, tek suçları Türk olmak olan kardeşlerimizin sıkıntılarına yönelik somut adımlar atılması için yetkili makamları göreve çağırıyoruz.
Tüm dünya üç maymunu oynasa da devlet imkanlarına sahip olanlar sessiz kalsa da Türk Milliyetçileri yaşanan gelişmeleri kaygıyla ve sabırla yakından takip etmektedir.
Şartlar ne kadar ağır olursa olsun düşman ne kadar acımasız olursa olsun Türk Milliyetçileri tarihlerinden aldıkları ışıkla atiyi mutlaka aydınlatacaklardır.
Türkmeneli’nden Kırım’ a, Batı Trakya’dan Doğu Türkistan’a kadar milletimizi ayakta tutan güç umutlarımız ve yürekler fetheden imanımızdır. Esir Türkler hak ettikleri noktaya elbet gelecekler Kerkük yine ağıtlar yerine hoyratlar şehri olarak anılacaktır.
Ses bayrağımız Türkçemiz haykırdıkça milletimize olan adanmışlığımız devam ettikçe ne gizli planlar ne de yağmur misali üzerimize yağan kurşunlar davamızın galibiyetini engelleyemeyecektir. Ülkü Ocakları olarak soydaşlarımızın acılarını en yüksek sesle dile getirecek ve yaralarını imkanlarımız dahilinde sarmaya devam edeceğiz.
Bu vesileyle her birini ailemden bir fert olarak gördüğüm başta Türkmen soydaşlarım olmak üzere, Türk Dünyasının en ücra köşesinden en modern kentine kadar milletinin ve değerlerinin bilincinde olan tüm soydaşlarıma selam, dua ve muhabbetlerimi sunuyorum. Bir kez daha Tuzhurmatu’da şehit edilen Türkmen soydaşlarımızı ve tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve özlemle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun."
Kaynak //http://www.gazete2023.com/…/ulku-ocaklari-yetkilileri-gorev…
Gazete2023
ASENA KURT
CaNMaYBuLL
Umarım sadece çağrılarla kalmaz...Birileri silah kuşanıp Kobani'ye gitmişse diğerlerini de aynı duyarlılıkta olup olmadıklarını hep beraber göreceğiz...
Ama sesleri eminim ki sınırları içinde kalacak...Türkiye'de milliyetçilik hep lafta kaldığı için buna da alıştık...Ötesi orası bakalım oraya kim gidecek ?
Batuhan Çanakcı
Milliyetçilere gelince... Öncelikle ben de milliyetçi bir kişiyim. Milliyetçi kesimin ne düşündüğünü bilmem için de MHP'ye bakmama gerek yok ! Milliyetçi kesimden bu iş için duyarlı olan kimselerin olduğunu "çaba gösteren samimi kardeşlerimiz dışında diğer Türkçüler nerede" derken anlatmaya çalıştım. Zaten onları işin dışından tuttum. Ama her zaman birilerinden daha milliyetçi olduğunu göstermek çabasında olan garip insanların haberi olmaması veya hiçbir şey yokmuş gibi davranmalarıydı mesele.. Duyarlılık meselesi!..
Keşke daha net yazabilseymişim... Baksanıza siyasi parti isimleri dönüp durmaya başladı !
Ben, Türkmen Dağı'nın Kobani kadar anılmamasının sebebini göstermeye çalışıyorum, beyefendi bize Ümit Özdağ'dan bahsediyor. "Samimi kardeşlerimiz dışında" dedikten sonra bile!..
ardından gidilecek lider yok gardaşım.
ülke birbirine girdi, dizilerle, mikrofonlarla, havuzlarla düşürdüler içte bizi bize.
her kurumumuzda duman sis peydah oldu, göz gözü görmüyor..
her yerde liyatsiz, sünepe, yalaka idareciler gösteriş peşine düştü.
kim düşünür türkmen dağını, bayır bucak türkmenlerini...
lafta edilmedik yardım kalmaz, gönderilmedik silah kalmaz..
mikrofon başında efelenirler, ekranda nutuk çekerler devlet millet din iman diye...
küfreder dururlar kendilerinden olmayan her vatandaşa yurttaşa...
rusya ile ekonomi derler, israil ile ekomi derler, ekomoninin dini imanı milliyeti olmaz diye bir de fetva verirler..
milletin ağzına bir kaşık bal çalarlar...
böyle idareden böyle devletten utanır oldum ben..
biz nasıl bir milletiz ki biz nasıl biz günah işledik ki böyle yönetilmeyi hak ettik..
rabbim acısın bize..
o lideri de tez zamanda göndersin..
bıktım artık riyakar siyasetçilerden, dini imanı her şekilde kullanıp dinsizce imansızca milliyetsizce ahkam kesenlerden...bıktım..
eğer böyle bir idareyi benim birey olarak yanlışlarım idraksizliğim getirdi ise başımıza...
demiyor mu rabb siz nasıl iseniz öyle yönetilirsiniz diye..
rabbim alsın canımı da..
şu devlet şu vatanı omurgalı yiğit hakiki iman sahipleri yönetsin artık..