- 512 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
MEJO'YA MEKTUP
MAZİYE YOLCULUKLAR - 51
“Saf, dilsiz, sağır bir güzel vatandaş”
Sevgili Mejo,
Haramda gözü, eli olmayan sendin.
Yalanda sözü, yeli olmayan sendin.
Talanda özü, seli olmayan sendin.
Zulümde hevesi, dayanağı, beli olmayan sendin.
Ankara’da dayısı, teli olmayan sendin.
Sen bu dünyada günah işlemeyen, eşini dostunu dişlemeyen, mal mülk için can şişlemeyen bir melektin Mejo.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Ben ölünce değerimi anlarsınız demedin.
Kul hakkını hamutuyla yemedin.
İnsanlar birbirini yesin diye yalanlarla ortalığı germedin.
Hiç kimsenin sırlarını çarşaf çarşaf ortaya sermedin.
Komşunun gülünü, çiçeğini çiğnemek için dermedin.
Bin aldığın topraktan bir vermedin.
İnsanların acılarıyla, çileleriyle mutluluğa ermedin.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Bir tek gün köşe yazarlığı yapıyorum diye kin ve nefreti körüklemedin. İnsanları kardeş kavgasına sürüklemedin
Güçlüleri, zayıfları ezsin diye dürtüklemedin.
Ortalığı toz dumana katıp kötülüğü, savaşı körüklemedin.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Bir tek gün insanlar arasında ayırım yaparak ” bizden olmayanların bir tek hakkı vardır. O da bize kölelik yapmaktır…” diye nara atmadın.
Hiç kimseyi bez gibi kullanıp çöpe atmadın.
Yaşadığın toprakları çıkarın için gizli anlaşmalarla peşkeş çekip satmadın. Yabancıların kucağında uyuyup yatmadın.
Bir tek haram lokma tatmadın.
Çıkarını düşünerek servetine servet katmadın.
Bu ülkede yaşayan, bu ülkeyi canından çok seven dini, kökeni, cinsiyeti ayrı olan insanlar arasında bölücülük yaparak, nifak sokarak ayrımcılıktan zevk alarak yatmadın.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Nihal Atsız gibi vasiyet bırakmadın:
’Oğlum Yağmur,
Bugün tam bir buçuk yaşındasın. Vasiyetimi bitirdim, kapatıyorum. Sana bir resmimi yadigâr olarak bırakıyorum. Öğütlerimi iyi tut, iyi bir Türk ol. Komünizm bize düşman bir meslektir. Bunu iyi belle. Yahudiler bütün milletlerin gizli düşmanıdır. Ruslar, Çinliler Acemler, Yunanlar tarihi düşmanımızdır. Bulgarlar, Almanlar, İtalyanlar, İngilizler, Fransızlar, Araplar, Sırplar, Hırvatlar, İspanyollar, Portekizler, Dormenler yeni düşmanımızdır. Japonlar, Afganlar ve Amerikalılar yarın ki düşmanlarımızdır. Ermeniler, Kürtler, Çerkezler, Abazalar, Boşnaklar, Arnavutlar, Pomaklar, Lazlar, Lezgiler, Gürcüler, Çeçenler içerideki düşmanlarımızdır. Bu kadar çok düşmanla çarpışmak için iyi hazırlanmalı. Tanrı yardımcın olsun.’
Sen Çanakkale savaşında, Kurtuluş savaşında canını veren Kürtlerin, Çerkezlerin, Abazaların, Boşnakların, Arnavutların, Pomakların, Lazların, Lezgilerin, Gürcülerin, Çeçenlerin bu ülkenin kurtuluşu için canlarını verdiklerini görmeyecek kadar kör olmadın.
Silahlı kuvvetlerin yayınladığı belgelerde, arşivlerinde tek tek hepsini gördün, cahil, ahmak ve ırkçı olmadın.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Bir tek gün hayali düşmanlar yaratarak herkese diş bilemedin.
Bu topraklar için seve seve ölenleri düşman diye defterden silemedin.
Bu güzelim topraklara kendi saplantıların için kan, gözyaşı dilemedin.
Yetmiş milyonu bulan yurttaşın gülemeyince sen de gülemedin.
Bendendir, benden değildir diye bu ülkenin güzel, vefakâr evlatlarını eleklere vurup elemedin.
Bu ülkeyi seven herkes kardeştir dedin, bu görüşüne karşı çıkanların katrana dönmüş zihniyetlerinin dayandığı kokuşmuş zihniyetin temel ideolojisini bilemedin.
Yurdunu sevdin, insanlarını sevdin kimseye kötülük dilemedin.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Evindeki çocuğuyla, apartmandaki komşusuyla, işyerindeki arkadaşıyla anlaşamazken, kavga eden kardeşlerini film izler gibi izlerken, araba çarpmış vatandaşının çırpınışını cep telefonuna kayıt yapıp yerden kaldırmazken, göğsünü gererek, ağzının suyunu akıtarak “ bizim bizden başka dostumuz yoktur” diyenlerin samimiyetsizliğini gördün.
Nasıl köşe dönerim diye ülkenin, halkının aleyhinde düşler kurup, tilkilerle uyanmadın.
Çeteler kurup kendi halkının kapısına, boğazına dayanmadın.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Yolsuzlukta, yoksullukta, fuhuşta, kap-kaç ve hırsızlıkta, ahlaki çürümüşlükte dibe vurmuşken kendi kendini övenlerden, kendi kendini dev aynasında görenlerden, kendi heykelini dikenlerden değilsin.
Ormanları yakanlardan, kumsalları parselleyenlerden, bankaları hortumlayanlardan, ihalelerde yolsuzluk yapanlardan olmadın bir gün, neden boynun eğilsin.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim…
Bilmediğin konularda ahkâm kesmedin.
Viski içerken lüks masalarda bol keseden savurup esmedin.
İşsiz, aç, perişan kalmışken bile bu ülkeye küsmedin.
Yüreğinde güller büyüttün, irin toplayıp kusmadın.
İnsanlığa kara çalanlara karşı susmadın.
Boş meydanda kahramanlık yaparken, zoru görünce uyuz tavuk gibi pusmadın.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim
Bir karıncaya basmadın.
Bir serçenin kanadını kırıp şafak vakti asmadın.
Suçsuz, günahsız insanlara diş bileyip kendi kendini kasmadın.
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Annelerin gözyaşlarından zevk almadın.
Günahı olmayan kullara, kana susamış cellât salmadın.
Kimsenin evine, toprağına gücüne dayanarak pervasızca dalmadın.
Malını, mülkünü, eşyasını çalmadın.
Güzellikten, insanlıktan geri kalmadın
Seninle gurur duyuyorum güzel hemşerim.
Seni seviyorum Mejo.
Güzelliğini seviyorum.
Saflığını, insanlığını seviyorum.
Mertliğini seviyorum.
Çıkarsız yurtseverliğini seviyorum.
Kâhtalım.
Yiğit hemşerim.
Ben de beşerim.
Bir gün bu topraklara düşerim.
Senin çizdiğin yolda piştim, hala pişerim.
Güzelliğe sevgi katar, kötülüğün, kin nefretin mezarını yaşadıkça eşerim.
Sevgi yazar, saygı döşerim.
Selam sana Mejo.
Selam güzel hemşerim.
Selamlar, sevgiler güzel hemşerilerime.
Selamlar, sevgiler ülkemin ve dünyanın güzel insanlarına.
Ne mutlu adam gibi adam olanlara.
Ne mutlu insan kalanlara.