Sultana Mektuplar 1
Suskunlugum seni görünce lal olan dilimden değil,daha kolay diye de dokundurmuyorum kalemimi sayfalara...Kalemimin ucu bile kör aslında halimi anlatmaya ya, neylersin ki bir yerden tutturmaya calısıyorum; cunku ne sana gelebilecek cesaretim var nede geldiğimde yuzune bakabilecek bir yüzüm.Bende bir umut, kalbine dokunur gönlümden cıkan kelimeler diye, başlıyorum yazmaya...Güzel çiçeklerle taçlamdıramıyorum kelimelerimi AFFET zira gönlümün mevsimi sensiz hazandır...
Kaybolmuş Yusuf ’tum Yakup’tan ayrılalı.Her bir günahım savurdu, çöllere attı beni.Hiç bir kimsenin suçu yok, nefsimdi kuyuya iten beni.Yusuf’u kuyudan çıkaran merhametli yolcuydun sen,yolları bilen, O’na götüren...Lakin bir Yusuf edebinin ölçeğine bürünemedim ben.Züleyha oldum, bu sefer Yusuf sendin ,ittim seni ama zindanlara düşen ben oldum şimdi...Yusuf ben ,Zülayha ben, Zindan ben..
Zindandayım şimdi en karanlık kuyularda,nefsimle zulum etttim hem kendime hem sana , öyle ki yaptıklarım gönlümün darlığından geliyor.Sana sunduğum tavır ise acziyetten başka bir şeye yakışır bir durum değildi...Şu kelimeler bile halimi anlatmaya yetmiyor inan,halimi izah etmekten bile aciz bırakıyor beni, sensizlik...
Seni lağıyla sevmeye talibim sadece ;yüzüm yok sevdiğimi idda etmeye çünkü...özür bile bir anlam ifade etmiyor ancak hakkını helal et diyebiliyorum utana sıkıla...Etmesende razı olurum hakkındır zira ;hak etmediğim halde SEN, haketmediğin şeyleri yaşatan ben...
Bilmediğim bir itaatle geldim kapına umutlu ve utangaç,hiç bir şeyi hakkıyla bilemediğim gibi bunuda bilmiyorum.Bildiğim tek şey senden ibaret.Sen olmayınca hiç bilememenin bile hiçi yok oluyor bende ve ben bütün bu hiçliğimle geldim, ögrenmeye talib olarak..İsteğim;RAZI OLMUŞ VE OLUNMUŞ OLARAK SENİNLE VARMAK DÖNÜŞ E...
Söz vermeye korkuyorum ,utanıyorum mahcubiyetimi bir kat daha arttırıyor daha önceki tutamadığım sözlerim ve seni üzerek bunları yaşatıp yormayı vallahi hiç ama hiç istemiyorum ama bütün bu duygularımın arasındada senden vazgeçemiyorum adını sen koy hallerimin izahına...
O’ndan ,SEN den ötelere düşmek değil istediğim bunu biliyorum, hele ki sıradan bir insan olmak, hiç değil.Rızadan başka bir talebim yok, şikayetim kendimden başka değil, bunlarla birkilte öyle hamım ki ,yanmaya talibim sadece , pervane misali... anladım ki pişmek zor, sabır ve sebat ister, acele yok, emek, nefs terbiyesi ister...Ben kanatlarıma sabrı, itaati, tefekkürü ,cömertiği ,ihlası, zikri, tovbeyi ,dogrulugu, ve ibadeti konduramadım.Kanatlanıp yol almak istediğimde kendi ağırlıklarım vardı atamadığım, ilk düşüşüm değildi ama en can acıtan oldu nefsimin agırlıgıyla kırılan kanadım, biliyorum, benden daha çok yandı canın her düşüşümde ama hep sabr ettin, başa kalkmadın ,onları yapan ben değil miş gibi dahada cok sarıp sarmaladın, bu dahada ezdi beni içten içe hep utandım,söz verdim ama tutamadım bir kat daha arttı mahcubiyetim seni üzmekten korktum daha fazla, en agırı bu olsada uzak kalınca yanmaz canın zannettip uzaklastım, yoksa nefsım mıydı ,şeytan mıydı bu sesi dogru ad ettiren bana, anlamadım... nefesim kesildi artık son demlerde kestim seslerini hepsinin seni duydum sadece ve anladım...Düştüm senden ötelere, kan revan içinde Rabbim e sıgındım var gucumle bir hayli utangac ama bir ümitle, goz yaslarım yetmiyor arındırmaya kanatlarımı gunahlarımdan, sıyrılıp sana gelmek istesemde yetmiyorum kendi kendıme ,acizim garibim, muzdaribim ama umutsuz değil...yine kaldırırmısın ufak bir cocugun dustugu gıbı yerden, kanatlandırıp cıkarırmısın bu zındanın kuyularundan, gelipte yakubun huzun kulubesınde, kör gozlerımle Yusuf umu bekleyısımın hasretını bıtırırmısın,bilirim Yusuf un gomlegı vardır ellerınde, aglamaktan hasretınle kör olmus gozlerıme ellerını sursen,gozlerıme ışık olmaz mısın yıne.... ya nefsıyle zulum eden Zuleyhanın kör olan gözleri...O gözleride kapatan bir değil mi, onada dokunmazmısın ,Zuleyhayı kendınden gecirip Rahman a vardırmaz mısın...Haberını getırenlere altın tasın ıcınde verdım atmamı ıstedıgın tüm agırlıklarımı, ne altınım var ne sarayım simdi,muhtacım bir tatlı sözüne Zuleyha gibi...Ey askımın Yusuf u... Vaktın Yusuf ’u oldugunu bil, nursuz kalmıs beden kuyusunun gonul mezarından cıkar beni ...
Kapına gelmiş dilenciyim farzet istersen yüzüme bakma kov kapından razıyım, İstersen ,ümit ederek Rahman ’a actıgım avuclarımın arasında uzattıgım kalbime ne verirsen ver onada razıyım ÖPER ,BAŞIMA KOYARIM ...
Ümidim ALLAH tan olarak IŞIĞIMI ,ŞEMS in ışığında bekliyeceğim...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.