- 2597 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Bir Demet Kırılmış Kalp
Elinde yumuşak bir nesnenin olduğunu hayal et. Onu oturduğun evin penceresinden dışarıya fırlattığını düşün Ne olur ? Hiçbir şey. Şimdi de elinde camdan bir şey tuttuğunu hayal et. Onu da oturduğun evden dışarıya at. Ne olur ? O cam Paramparça olur. Şimdide bebeklik halini hatırla. Bebekken sadece kalbimiz değil bedenimizde yumuşacıktır. Yere düşsen ailenden biri hiçbir şey olmamış gibi davranır ve ayağa kalkıp yoluna devam edersin. Ya da o çok sevdiğin oyuncağın elinden alınsa biraz üzülür sonra farklı bir oyuncakla devam edersin. Kısaca herşey yolunda der keyfine bakarsın. Büyüdükçe aklımız başımızdan gider. Kendimizi korumak için tıpkı camdan yapılmış saray maketi gibi kalbimizin etrafına camdan duvarlar öreriz. Koruma amaçlı yapılan bu inşaat, aslında bizi daha da korumasız yapar. En ufak sert bir hareketle camdan duvarlar kırılır. Zamanla sarayın duvarları yamalı bohça haline gelir. Bir tür hapishanede gibisindir. Çünkü o parçaların dağılmaması için çok fazla hareket etmemek gerekir.
Günlerden bir gün , iyi bir cam ustasının şehre geldiğini öğrenirsin. Koşa koşa onu görmeye gidersin. Ve der ki ; "Kalbini korumak için saraya ihtiyacın yok. Senin asıl ihtiyacın olan , o kalbindeki kırık dökükleri tamamen yıkmak. Unutma , kalp herşeye dayanabilecek kadar güçlüdür. Bu kadar güçlü bir kalbe herkesi sığdırabilirsin.."
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.