- 295 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Gerçeklerle Irkçı Olmak
Bugün memlekette, ben Türk’üm demenin ırkçı bir yaklaşım olarak görüldüğü bir ortamda, kürtçülük yapanın hakkını aradığı, - ki hak arama yöntemlerinin ne düzeyde olduğu 35 senedir ortada - yok sayılan ırkını koruduğu, bazı aydınlarında (!) destek çıktığı, işin ciddiyetinden kopup romantizme döküldüğü, sözde mağdurların, özde fırsatçıların baş tacı edildiği şu günlerde bu konu hakkında bir şeyler yazmak yerinde olacaktır.
Bir zamanlar zulümler yapıldı elbette. Bunları onaylayacak değilim. Fakat geçmişi, bugün için duyguları sömürü malzemesi etmek ve aşağılık emellerini, bizim sınırlarımızı da içine katan, ilelebet hayalde kalacak bir kürdistan kurma hevesi ile belli etmiş kişilere acınılması ne kadar da acınacak bir haldir ! Bu kişilerin, devlet kuramamak beceriksizliğini başka devletlerin toprağına göz dikerek kapatmaya çalışmasına olumlu yaklaşan güruhun olması ise bizim için ayrı bir talihsizlik ! Savundukları kürtçüler özgürlük palavralarını sıkmaya devam etsinler, karakter tahlili yapmakta fayda var.
"Kobani’yi ( asıl adı Arappınar’dır ) savunmak istiyoruz, açın sınırı da geçelim!" diye hava basanların, etekleriyle geri kaçanlar olduğunu bilmek, onların korkak karakterlerini görme açısından yeterli olabilir. Bu yetmez diyenler ise, 35 senedir alçakça pusular kurmalarına, kadın çocuk demeyip çıkarları için masum insanları kaçırmalarına veya sivil halkı önlerine canlı kalkan yapmalarına bir göz atabilirler. Düşmanın şereflisi, onurlusu da bir nimettir; o nimetten mahrumuz!..
Eğer sıkışırlarsa "hepimiz kardeşiz" der, ertesi gün hayvandan aşağı karakterleri gereği "tc hakkımızı vermiyor, alana kadar savaşacağız" anırışlarını yaparlar. Kendisini yarı tanrı ilan etmiş bir beyinsizin izinden gidip, ermeni için bir umut kaynağı olmuş soysuzlar topluluğunun küçük çapta bir tahlili...
Biz bugün bu gerçekleri haykırınca ırkçı oluruz, sanki hitap ettiklerimiz kürtmüş gibi ! Vatanını seven hiç kimseyi milliyeti sebebi ile yerinden kovmaya hakkımız yok, fakat vatan düşmanı kim varsa gerek dinimizde gerekse Türk törelerinde amasız cezalarını verme mevzuunda izinler bulunur !
Atalarınında devlet kurma işini ellerine yüzlerine bulaştırdıkları gibi, bugün aynı çizgide atalarının izinden gidiyorlar. Gidecekleri yer bir 35 senelik daha olabilir. İsterlerse 1035 sene olsun, ne bu vatanın sahipleri değişir ne de ihanet cezasız kalır. Bunu dile getirdiğimiz kadar ırkçı sayıldığımız bir dönemde, bu hakikatleri yazmaktan dolayı kafatasçılıkla itham edilirsem bundan şeref duyarım !
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.