Bugüne Dair İç Dökülmesi
Yaş...
Bütün mesele.
Hastane odasında gelecekteki iş arkadaşlarıma bunu söylerken hissetmiştim. Öyle bir hayatın içindeyim ki sorun olur mu dediğim her şey başımdan aşağı kovayla boşaltılıyor.
Şimdi de eskimiştim,
Eskimiş 22’lik
Öyle bir rakam ki plak bile olmaz bundan.
Evvel yıllarımda dünyaya gelmişlere bir şeyler anlatınca toy,
Onlardan bir şeyler anlamak isteyince anlamak için fazla yaşlı. Hiçbir şeyin ortası olmadığı gibi bunun da yok. Peki ben kimse yokken ağladığım yalnız yılların hesabını kime sormalıyım. Ne uğruna kaybettim bunca zamanı içim ne uğruna bu kadar çok acıyor? Yine rayların üzerinden kayıp giderken kim bana bakmış bakmamış umursamadan döküyorum göz yaşlarımı. Böylesi daha güzel kimse tanımayacak simamı ağlayan bir dokunulmazlıktan başka bir imza bırakmayacağım gözlerine.
Hem yaşlıyım, hem yaşlı ve kederli.
Erkenden hayattan emekli edilmek istedim ben de.
Kalem ve hayaller tuttu.
Geride bırakmak istediğim ne varsa zihnimde ve yüreğimde taşıyarak yaşamayı öğreten bir hayata 22 sene hediye etmiş olmak evet, evet bu gerçek bir yaşlılık.
Gerçek bir yaşlılık zehirliyor beni içten içe, zira hayallerimin miyadını doldurmak üzereyim.
*
Saatler geçti, dost meclisiyle içten sohbetlerle şenlendirdiğimiz sofra ruhumu aydınlattı. Fakat saatler geçti ve yalnızlık gecesi çöktü. Açık bir yara oluşmuş çoktan, ruh ikinci derecede yanık. Kurtulamayız sanırım bundan. Kurtaramadık. Keşkelerden olan dağın ardından iyi kilerimi pek göremiyorum artık. Biliyorum bu acı da geçecek, bu ruhun kaçıncı yaması, bu kaçıncı rencide ediliş, bu kaçıncı hayal kırıklığı, bu kaçıncı hüzün.
(Şiir diyemediğimden düz yazı olarak eklemekteyim, rica ederim iç dökümümü burada paylaşıyorum çok görmeyin. Eski yazılarımla ilgili olarak bana yazdıran olayın aslını açıklamamamla ilgili eleştiriler aldım. Açık olmayı bu yazıda rafa kaldıracağım yine. Kısaca özet geçersem eğer gerçekten olmasını istediğim bir eğitim için mülakâta girdim ve hayatımın ilk mülakâtında orada asla olmamam aklımın ucundan bile geçirmemem gerektiği hissettirildi, vazgeçmeyeceğim fakat gerçekten üzgünüm. Bu hayatta neye erken gelmişim neye geç kalmışım ayırt edemiyor ve bu iki durak arasında hoyratça sürükleniyorum.)
Edit Ocak 2016: 1- İmlâ hatalarım için önce kendimden sonra okuyanlardan özür dilerim. Bilgisayardan açtığımda bunu düzelteceğim. 2- Meğer mülâkat sandığım gibi geçmemiş, kazanmak istediğim eğitimin yolunu yarıladım bile. Olumsuzluk kabuğunu kırmak zaman alacak. Teşekkürler zaman.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.