- 340 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SEVGİNİN MOZAĞİ
Kendimi en iyi toparlayabildiğim yerden başlıyorum cümlelerime .Bir nevi kadife kibirle...sevmek insanın lügatında olağan ama bunları en olağanüstü yaşamaya çalışarak en uçsuz labirentlerde kaybolmayı amaç edinen yegane varlıklar olduk.Biz..!Sevgiyi şu minvalde tanımlarım naçizane ..’Furuğ un İran da başlattığı akımı özümde benimseyerek,Günahlar ve günahkarlar üzerine aşkın doğurduğu akımın ilk cümlesi "Ben bir günah işledim." Sözüyle atılan molotoflar koparır ödümü sevgi üzerine.Furuğ en içten dille anlatır aşkı.ya kaybedişleri bu aşk üzerine.?En başta oğlu.saymakla bitmeyen yokluklarda var ola gelen bir kadından bahsediyorum...Aklını yitirmiş deriz acısını hissetmeyen ağızlarla dökülüverir eleştirilerimiz.Sonra yine aşık olmak isteriz en olağanüstü hallerle.Mesela bir beyaz atlı vardır herkesin düşlerinde.Düşlerden uyanır atsız prense yar oluruz.Hayat bu der iç çeker sonra bir dal sigara yakarız kederlenerek..O paslı düşünceler hiç bitmez.Aşkın devrimi olan kadını taşlar yinede anlamayız,Anlayamayız..Legal yollarla vasıfsız kaderi yaşamaya ,Kenetlenerek içilen mutsuzluğa kaldırırız sarhoş etmeyen kadehleri.