- 853 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Önemli Olan Yumurtalar
Oğlum Üniversiteye başlayacaktı, gerçektende heyecanlıydım. Oğlum ve ben hiç ayrılmamıştık.Arada on günlüğüne bir yerlere gezmek amaçlı gittiği oluyordu ama; öyle çok sıkta gitmezdi.
Evde boya badana işleri yeni bitmişti ki; hemen ardından bayram geldi. Bayram ziyaretleri gelen giden derken dört günlük bayram ı da bitirmiştik.
Sıra oğlumun giyeceklerini valizlere yerleştirmeye gelmişti. Bayramdan hemen sonra okulu açılıyordu.Ben bulduğum her şeyi yazlık, kışlık giyecekler ,havlu , çarşaf,bornoz vb. ne bulursam elime ne geçerse, aklıma ne gelirse valizlere doldurdum.Oğlumun umurunda bile değildi.Kulağında kulaklık bilgisayar oyununda kendinden geçmiş bir şekilde savaşıyordu.Bağırsam sinirlensem de kendim söylüyor kendim duyuyordum.Birkaç kez yanına gidip “ Oğlum yardım et, ben senin eşyalarını topluyorum “ desem de, kulağındaki kulaklık nedeniyle beni duymuyordu.
“Neyse ..” deyip. Eşya toplamaya devam ettim.Gecenin bir vakti, oyundan kalktı bir iki özel eşyasını bir çantaya yerleştirdi. “Bak anne ! bunları valize koymayı unutmuşsun “ demez mi? O na o anda çok kızsam da “Sabırlı ol, O misafir “ Dedim. Misafir olmasa O ‘ na söyleyecek çok şey vardı ya! Mesela “Fikirsiz oğlum benim,ben senin eşyalarını topluyorum,senin umurunda değil “ diyerek başlayabilirdim.. “Neyse..” dedim geçiştirdim.
Ertesi gün oğlum ben ve sekiz parça yükle Balıkesir yolculuğumuz başladı.Yüklerden en önemlisi saman içindeki seksen adet yumurta idi.Halis köylü yumurtası.Onların çarpmaması yani bir yere çarpıp kırılmaması lazımdı.Valizler unutulabilirdi bir köşede ama; yumurtalar asla…
Öyle komik bir durum içinde hissediyordum ki kendimi; O yumurtaların kılmaması için gösterdiğim gayrete kendim gülüyordum. “Aman, lütfen çarpmayın yumurta var içinde kırılırlarsa,otobüs yumurta falan kokar..” diyerek koltuğuma geçip oturdum.
Yolcu yoğunluğu aşırı derecede olunca karışıklık olmuş, bizim koltuk başkalarına da satılmış. Başkasına da satılmış olması benim için önemli değildi. Şimdi bu karışıklıkta ben o kalabalığın içinden bu yumurtaları kırılmadan nasıl geçirecektim. Aldı mı beni bir üzüntü. Neyse görevliler durumu düzeltti
Oğlum ,ben ve yumurtalar koltuğumuzda oturduk. “Oh !şükür Yarabbim..” diyerek rahatladım.En azından, yani şimdilik yumurtaların kırılma riski ortadan kalkmıştı.
Üç saat sonra oğlumun öğrenci evine ana oğul ve yumurtalarla gelmiştik,
Oğlum “Benim karnım çok acıktı, ben yemek yiyeceğim “deyip, evin altında bulunan lokantaya oturdu.
Eşeğe çüş demişler, canıma minnet demiş. Bende aynen o durum daydım.Kolay değil seksen yumurtayı onca kalabalığın, yükün içinden kırmadan çarpmadan sağ salim getirmek.O yumurtalar beni iyice yormuştu.Bende oğlumun yanına sandalyeye hemen oturdum.Kendime üç tane çay söyledim.Çayımı içerken etrafı seyretmeye başladım.En azından on gün burada kalacaktım.Ev şehir dışında, merkeze ulaşım baya zor, üç tane alış veriş merkezi,simit sarayı birkaç lokanta çok yakın olmasına rağmen,yinede bir yalnızlık,bir yabancılık, anlatılmaz sadece hissedilen garip bir duygu içindeydim.Gitmekle,kalmak, kaçmakla, yakalamak, tuhaftı duygularım.Kesin bildiğim ve kabul ettiğim “Buraya ait olmadığımdı”
Oğlum yemeğini yedikten sonra , sekiz parça eşyamızı üçüncü kata bin bir zorlukla çıkardık.Öncelikle yumurtaların güvenliğini sağladık.
Biz gelmeden eve temizlikçi girmişti. Onlarda evin bütün eşyasını odanın ortasına toplayıp,öylece bırakıp gitmişler.Valizleri hole koyduk.Öncelikle yumurtaları buz dolabına yerleştirdik.Özenle samanların arasından yumurtaları alıp,yumurta raflarına tek tek itina ile koyduk.
Bir sandalyeye oturdum.Sanki emanettim orada, ne yapacağımı bilmiyordum.Oğlumda karşıma oturdu.
“Anne ! oturmayalım şu eşyaları yerlerine koyalım.” Dese de
Ayağa kalktım “ Hayır önce alış verişe gidelim, doğal gazımız bağlanmadı, öncelikle su ısıtıcı alalım,ekmek yok, çay alalım, ben akşamları çay içmeden uyuyamam , akşama da az kaldı zaten ,şemsiye almayı da unuttuk, yarın sana şemsiye lazım aşırı yağışlı olacakmış hava, birde şemsiye alalaım “ Dedim.
“Tamam önce önce alış veriş yapalım” Dedi.Oğlum
Ana oğul alış veriş için yola koyulduk..
Ah ah ah ! başıma gelecekleri bilseydim gider miydim alış verişe ama; nereden bilecektim….
YORUMLAR
Tebessüm ederek okudum yazınızı ah analık yok mu? Memlekitim mutluluk getirsin size...Selamlar.