baba , gelmeyecek misin?
-pardon?
+....
-pardon uyudunuz sandım
her yer karanlıktı. koridorun ucundan kısık bir ışık süzülüyordu. sensörlü lamba sesleri sessizliğin içinde yitip gidiyordu. köşe başından tavana kadar yükselen merdivenlerden hıçkırık sesi geliyordu. sessizliğin kuytusunda nefesini tutarak ağlayanlar. bir birlerini görmüyorlardı. sadece nefeslerindeki çığlıklarla anlatıyorlardı dertlerini. diğer insanlar derin uykudaydı ya da düşüyle meşguldu. seviniyorlardı, üzülüyorlardı, gülüyorlardı. bir tek ben sayıklıyordum geceyi. "kimse gelmeyecek, kimse, hiç kimse kurtarmayacak" sadece ben sahipleniyordum gözyaşımı. sadece ben anlatıyordum uzun, upuzun yollardan geçtiğimi, tükendiğimi,toplayamıyordum geceyi içimde. bitmek bilmeyen bir zulüm oluyordu. gözyaşım yüzümü yakıyor, yüzümde kuruyor, tekrar ıslanıyor, tekrar kuruyor, tekrar ve tekrar... vücudum sağa sola sallanıp sessizliğin ritmini tutuyordu. insanlar gülüyor, ben ağlıyordum, insanlar konuşuyor ben susuyordum. tek bir şey söylüyordum.
"Anne! babam beni almaya ne zaman gelecek. "
Annem cevap vermiyordu. Boşlukta yayılan kısık sesim kulaklarımda çınlıyordu. Yanımda kimse yoktu. koridorun ucundaki pencerenin dibinde kıvrıldığımı farkediyordum. hafif rüzgar saç tellerimin arasında dolanıyordu. duvara yasladım başımı. üşüdüğümü hissetmeden titriyordum. yağmur yağsa kendime gelirdim diyordum. sabahı beklemek istemiyordum. beklemek istemiyordum.
Baba!? Gelmeyecek misin?!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.