Laik değilim...
Keyfe göre uygulama yapan takiyeceler ;
Anayasanın bir çok yerinde devletin ideolojisi budur denilmediği halde kendini hissettiren bir güç var. Bu güç nedir peki ? Atatürk’ün ismi kullanılarak yapılan sahte Kemalistliktir. Bu resmi bir ideoloji gibi hisettirir kendini.
Peki demokratik bir devlet eğer farklılıkları özendirecek bir devletse, dayatmacı ve tek tipçi olmayan, bütün inançlara, ırklara ve mezheplere eşit mesafede duran bir yapıda olacaksa ideolojik olmamalıdır.
Çünkü ideolojilerde dayatma, zorlama, kabul ettirme, yaptırım gücü vardır. Eğer devlet ideolojik bir devlet dersek o zamanda bahsetmiş olduğumuz tüm haklara, inançlara, farklılıklara kendi dediğini şart koşan bir yapı söz konusu olacaktır.
Demokrasi yok sayılacaktır.
Bu gün Türkiye’de tüm siyasi partiler buna uymak zorundadır.Bütün dernekler, kurumlar, kuruluşlar v.s. ama farklı şartların içerisinde farklı düşüncelerin birbirine tahakküm etmeden birlikte, özgürce yaşaması gerekmektedir.
Bu sebepten kısaca ben Kemalist bir düşüncenin resmi bir ideolojimiş gibi lanse edilmesinin takiyecilik olduğunu düşünüyorum.
İsteyen istediği kadar Kemalist, Laik, Sosyalist, Milliyetçi, İslamcı olabilir, isteyen ise başka türlü tercihini kullanır. Herkese bunu dayatırsak düşünceye de, inanca da , isteklere de saygı duymamış oluruz.
Şartların değişkenlik gösterdiği dünyada halen 1925 yılına ait psikoloji ile yaşamaksa devletin önünü kapamak olur diye düşünüyorum.
2050 yılının yarısına doğru giderken resmi bir ideoloji gibi herkese dayatılması ve bireyler mecburmuş gibi düşündürülmesi medeni ve demokrat bir devlet yapısından uzaklaşmış, yerinde sayan, çatışmacı bir devlet yapısına döneceğini düşünüyorum.
Kemalizm mi doğmatizm olarak kabul edecekseniz, 1925 yılı ile 2008 yılı içerisinde hiç bir şey değişmemiş gibi düşüneceksiniz..
Dünya değişiyor, fikirler, düşünceler, ideolojiler, belki arzular, istekler talepler değişiyor. Hepsine cevab verecek bir demokrasiye evet, ama takiyeciliğe hayır.
Bu değişim içinde her birey Laik bir Devlet yapısı altında Demokrasideki haklara sahiptir diyecek ama o insanların farklı hayatları ve fikirlerini, düşüncelerini, isteklerini sol alttan sıyırıp alacaksınız.
Bu şekilde bir yaşama sürülen insanların ise demokrat bir devlet yapısına güvenmesini isteyeceksiniz.
Bu çok büyük bir sapkınlık ve abartılı bir yanlış olur.Bununda farkına varamayacak kadar takeyeciliğinize şaşırılır.
Demokrat bir devlet yapısı içinde düşünceye, fikre, inanca , farklı talep ve isteklere cevab veren bir devlet yapısı olmak dileği ile…
Yıl 2008 ve belki 2020’de Nihilistler olacak ve haklarını isteyecekler..Nasıl çözeceksiniz bu istekleri ?
Başörütüsü gibi çözersiniz herhalde, kamusal alana Nihilistler giremez. Onlarda şunu der size yuhunuz,
YORUMLAR
"Bu gün Türkiye’de tüm siyasi partiler buna uymak zorundadır.Bütün dernekler, kurumlar, kuruluşlar v.s. ama farklı şartların içerisinde farklı düşüncelerin birbirine tahakküm etmeden birlikte, özgürce yaşaması gerekmektedir."
"Bu değişim içinde her birey Laik bir Devlet yapısı altında Demokrasideki haklara sahiptir diyecek ama o insanların farklı hayatları ve fikirlerini, düşüncelerini, isteklerini sol alttan sıyırıp alacaksınız.
Bu şekilde bir yaşama sürülen insanların ise demokrat bir devlet yapısına güvenmesini isteyeceksiniz."
Herşey insanlar için sevgili Binyıl,
Bak bilmem kaçıncı yıla girmişiz ve istersek yüz yıl daha yaşayalım. Her insan olayları kendine yontacaktır. Bencillik doğamızda var. Empati olmadığı sürece de mutlaka ses getiren farklı sesler olacaktır. Zaten olsun, olmazsa bu hayat oldukça monotonlaşır. Çeşitliliği kaybederiz.
Kimse kimseyi sevmek zorunda değil, ama saygı göstermek zorunda. Benim dinime, inancıma, özgürlüğüme el konuyorsa sesler elbet yükseltilmeli. Lakin aynı objektif bir bakışla... İnsan ayrımının olduğu yerde hiçbir şey olmaz...
İnsan ayrımı olan milletlerin iç çatışmalarıda artar. Ki bariz görünüyor.
Özgür yaşamak mı?
İstediğin gibi öyle mi?
Bu biraz zor kısıtlı alanlarda taraflı isteklerle çok zor. Ne zaman insana saygı olursa işte o zaman yaşarsın özgürlüğü.
Laik değilim başlığında da sakıncalı bir durum yok aslında. İçerik anlaşılmadıysa üzücü hadiseler oluşabilir.
Sadece taraflı değil objektif bakılmasını rica ediyorum. Yoksa ;
Konu uzar gider...
Ama ben tatildeyim. Keşke daha fazla vaktim olsaydı da daha uzun yazabilseydim. Yazı altındaki yorumları pek okumaya vaktim yok açıkçası. Sadece konuya göre bildiklerimi yazıp kaçıyorum. Döndüğümde bakmaya çalışırım.
Sevgiyle...
yazınız giriş kısmına atıftır :
ANAYASANIN DEĞİŞMEZ MADDELERİ
1) Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
2) Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, LAİK ve sosyal bir hukuk devletidir.
3) Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe'dir.
Bayrağı şekli kanunda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.
Milli marşı "İstiklal Marşı" dır.
Başkenti Ankara'dır.
4) Anayasanın 1 nci maddesindeki devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 ncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.
VE SİZİN İÇİN DEĞİŞMEYECEK YORUMUM: KALEMİNİZ NE YAZDIĞINI, NASIL YAZDIĞINI BİLMİYOR.
EK: İDDİALARINIZIN AYAKLARI YERE BASMIYOR!
devir sizin devriniz, haykırın ''LAİK DEĞİLİM'' diye, marifettir!!!
Bakınız ben miadı dolandan değil ki öyle bir sözde yok zaten yazımda. bazıların 1925 psikoloji ile günümüze bakmalarının aşırılığında yanlışlıklara meyil verdiklerni düşünüyorum.
O dönemde olmayan bir çok görüş ve düşünce var ve doğal olarak 2020 yılında da başka düşünceler belkide yeni nesle hakim olacak.
Bunların dışlanmadan dinlenmesi ve çözümlenmesi içlerinde gelişime uygun yada farklı yaşam sürmek isteyenlere çözüm sunan bir devlet anlayışına yaklaşım sunan bir toplum olamayı irdeledim. ve bunun doğru olacağını düşünmek ve yazımda da bunu belirttim neresi kötü bu düşüncemim ?
Bunun için mi ümmetçi oluyorum.
Bunun olması gerektiğini söylediğim için mi kötü insan oluyorum.
Rusya yaşadı bunu dostoyevski, turgenyev ve tolstoy eserlerinde yer alır.
Değişimi süreç olarak başlatan turgenyev babalar ve oğullar eserinde yeni gelişen ve neslin farklı yaşamlarının ölçülü olarak hak ve yaşam farklılıklarının toplum olarak kabul edilmesi gerektiğini bunun kötü bir durum oluşturmayacağını o dönemdeki toplum tarafından kabul görülmesini bir çok defa söz konusu ettiler.
Niçin ? Değişen dünya düzeninde güçlü bireylere ulaşan devlet olmak için..
Örgütlenmenin önünü kesmek için.
Gelişime siyasi çıkar doğrultusunda bakmamak için.
Paylaşımın devletsel olarak gören yeni nesil oluşturmak için.
Kısaca ben bunu anlatmaya çalışıyorum,
Kimsenin kapısının önüne taş atmak değil amacım, yanlış ve anlamadan bunu bana yakıştıranlara ise bundan sonra susarak cevab vercem.
Saygılar..
Tıpkı benim gibi istediğinize inanabilir ve savunabilirsiniz.Ama bir şeyleri eleştirir , eksik yanlarını koyar,ardından alternatifini sunmazsanız,"olması gereken tarz,biçim budur,adıda budur" demezseniz,okuyucu da bunu kendince yorumlar.Son cümlenizde tarif ettiğiniz biçim ne?İdeoloji mi,siyaset mi.Öyle ise adı ne.Hitler'de ,Stalin'de,İsrail'de,ABD ve AB' de son cümlenizi ,sonuna kadar savunur.
Yine de herkez bilirki birinin adı faşizm,diğerinin sosyalizm,ötekinin siyonizm,son ikiz kardeşlerinki de emperyalizm'dir.Sizin 1925'lerin Atatürk ideolojisi yerine ikame ettiğiniz ne?Adı ne, ne değişti de miadı doldu.Saygılarımla...
Doğrudur,Kemalizm "1925"li yııllardan dünyaya bakışın perspektifidir.Sene 2008 ve her şey değişmiştir.Emperyalizm ortadan kalkmış,sömürgecilik tarihe karışmış,dünyayı yöneten "uluslarötesi barış konseyi" işgal , baskı ve savaşlara engel olmak için bütün orduları silahsızlandırmıştır.Herkez kardeşçe birarada yaşamakta ve,ve,ve bilim,sanat,üretim insanlığa hizmetin doruklarındadır.
Böyle bir ortamda "1925" lerin Atatürk'çülüğü terkedilmeli."1725'lerin ılımlı,ümmetçi" politikalarına dönülmeli.Herkez ümmet olacağından Türk'lüğe de gerek kalmayacak,etnik ayrımcılığı kimse körüklemeyecek kardeş kardeş yaşayacağız.
Ben inandım...
Sayın Binyıl;Dün sayın Göktürkmen ile olan yazışmalarınız hiç hoş değillÖrnekleri ben de var!.Burası bir edebiyat sitesi ve siyaseti her iseteyenin istediği yöne çekebileceği bir keyfiyet erenası ya da bir SİYASİ ARENA değil.Doğuya ilişkin;sözettiğiniz olayları sol diye prezante etmek kimin gözünde sola ne kazandırır bilemem ama ; ABD nin bu örgütlerle yıllardır dirsek temasında olduğunu bilmeyen kalmadı.Bu nedenle benim gözümde bu örgüt sol değildir.
Yazınızın başlığını siz bence bir daha gözden geçirin ve bunu
TCK 'muhalif olup olmadığını irdeleyin.Şimdi biraz sonra sayfanıza ,genel bakışımı sunan bir şiir ekleyeceğim ve başkaca tartışmayı uzatmak istemediğimi bilmenizi isterim.
BİZ BİR MİLLETİZ
Atatürk’ün kolundayız,önce aklın yolundayız,bilim teknik dalındayız,çağdaş uygar bir milletiz
Güçsüzleri ezdirmeyiz,canı candan bezdirmeyiz,yürekte kin gezdirmeyiz,sevgi dolu bir milletiz
Alnı açık başı dimdik,üç kıtada ata bindik,yedi düvel’i biz yendik,oldukça güçlü bir milletiz
Doğusunda Ural Altay,batıda Balkan’ı saran,devlet yıkıp devlet kuran,Oğuz-Yavuz bir milletiz
Ne Napolyon ne İskender,tanımadı şanlı gönder,rastlanamaz eşsiz ender,çok cengaver bir miletiz
Savaş elbet hiç hoş değil,yavaş altı hiç boş değil,düşenler hep sarhoş değil,toprağı can bir milletiz
Uyu Hektor rahat uyu,kalmadı Aşil’in soyu,yurdun Fatih-Atatürk yurdu,biz mert cesur bir milletiz
Biz tarihten çok ders aldık,zalimlere korku saldık,hep şanla ayakta kaldık,bayrakla-şan bir milletiz
’ Ne Mutlu Türk’üm diyene! ’ ,aynı sofradan yiyene,hele bir bak ailene,can kaynaşan bir milletiz
Koyunumuz kuzumuz var,kavalımız sazımız var,bizim sizde kızımız var,kan kaynaşan bir milletiz
Bizim dağlar sizin dağlar,serin olur yazın dağlar,sular bir ağızdan çağlar,çağlar-a-şan bir milletiz
Farklı düşünce duygulu,insan insana saygılı,ne kaygısı hep sevgili,dayanışan bir milletiz
Ne dil ne din renk farkı yok,herkes eşit tek farkı yok,hiç kimsede ön yargı yok,biz ayrışmaz bir milletiz
Ruh ile- ten yürekte can,hep birlikte bir heyecan,gözler var ya kahve fincan,etle tırnak bir milletiz
Hak hürriyet Anayasa’da,keder kıvanç ve tasada,elin işine gelmese de,el eleyiz bir milletiz
Bak dünyaya gör oyunu,düşman çığsa durdur onu,o vurmadan sen vur onu,uyan sezgin bir milletiz
Hap sattırıp yutturan kim,sana kurşun sıktıran kim,devletini yıktıran kim,ben sen o biz bir milletiz
Parçala böl ve yönet, uyarsan işte ihanet,herkes anladı nihayet,biz tek vücut bir milletiz
Vatan millet bölünemez,ayrı düşüp ölünemez,bölük pörçük yürünemez,tek bir bayrak bir milletiz
Aktaş’ım susmaz yüreğim,dünyada barış dileğim,ATA bayrak,TÜRK direğim,bağımsız özgür bir milletiz...
Şaban Aktaş
03.02.2006
Şaban Aktaş tarafından 7/20/2008 2:44:00 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sayın Şaban bey ;
BU ÜLKE KEMALİST OLACAK,ONUN KOYDUĞU ESASLAR ÇERÇEVESİNDE İLERLEYECEK !ONUNREFORMLARINI İNKILÂPLARINI, GERİ GÖTÜRMEK İSTEYENLER MAHVI PERİŞAN OLACAKLARINI UNUTMAMALILAR.
Bu zihniyetinın kokusundan bahsediyorum bende.
Yazıyı bir daha okuyun bence.
Kemalist olmayanlar da var !
Devlet'i bir ideolojinin bireylerini savunan bir mekanizma haline getiremezsiniz.
Buna kimse müsaade etmez. Slogan atanları görüyoruz.
Bu arada Doğuda pkk tereröstlerinin yetiştirildiği cd ve kitabların kapak ve cd içeriğinde sosyalistlere ve sol görüşlü örgütlere ait olduğunu biliyormuy dunuz ?
Ne alaka demi , yazı ile bağdaşan hiç bir yanı yok bu sözümün..
Sosyalist oldukları için bu ülkede başlarına gelmeyen kalmadı , siz ne sundunuz çözümsüzlük , ve sonuçları bu tarz silahlı örgütlenme oldu.
Ahmet kaya mesela ve kovmak gibi bir çözüm buldunuz.
kendisi kovanlara inat terör başını öven şarkılar söyledi.
Sol görüş düşüncede yaşamak isteyenlerde aynı konumda, alevi diye yıllarca bu ülke de kendi inançlarını saklamak zorunda kaldılar, neden ? demokrasiye güvenmediler belki de, çözümsüzlük sunan bir ideoloji vardı karşılarında.
İslam inancına göre yaşamak isteyen kızlarda aynı sorunu yaşıyor..çözümsüzlük...
Farklı yaşamlarını, farklı düşüncelerini , kültürlerini anlamamak için elinden geleni yapan anti demokrat bir sistemi savunanlara hayır diyorum.Ölçülü ve eşit hak sunan, çözüm üreten kendi vatandaşının ne olduğuna bakmayan bir devlet yapısı olmak neden korkutuyor sizi ?
Alakasız yorum yazmayın lütfen.
Yazıya uzak ve yazıyı anlamak yerine suçlayan ve karşı taraf oluşturmaya çalışan yorumda yazmayın.
binyıl tarafından 7/20/2008 1:57:41 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ben kendimce yaşarım dinimi bu benim özelimdir Allah ile aramdadır, yaşayana da yaşamayana da saygı duyarım. Benim derdim bazı şeylerin siyasi simge yapılması. Bir de demokrasi diyerek kastınızı anlayamadım. Şimdi ben okuduğum yıllarda ne liseye ne üniversiteye sakallı veya uzun saçlı gidemezdim, okulun kurallarıydı, bir örnek giyinirdik. O zamanlar anlayamazdım bu mantığı fakat sonradan ortak kıyafet giymenin nedenini de saç sakal kesiminin de nedenlerini anladım geç de olsa...
Bazı yerlerin bazı kuralları vardır, ben pijamayla veya iç giyimle okula, işe gidemem. Ben üstümde Galatasaray formasını giyip devlet dairesinde veya kıyafet kuralı olan özel bir sektörde çalışamam. Fakat hiç bir zaman kimse neden benim Galatasaray aşkımı kısıtlıyor demedim, bu tip yerler harici heryerde giydim formamı kimse de niye giyiyorsun kardeşim demedi.
Aslında burdaki tek problem şu, din konusu şova dönüştürülmek istenince ve yandaş bulma kayırma aracı haline geldiğinde hoş olmuyor.
Aynısını bazı laik'im diye geçinen fakat konuşma esnasında "inşallah hallolur", "Allah izin verirse yarın yola çıkıyorum" gibi konuşmalar duyduklarında cin çarpmışa dönen, yüzünüze aval aval bakıp irticacı ve yobaz muamelesi yapan insanlar için de söylerim açık yüreklilikle...
Olay taraf yaratmak isteyen, kendini akıllı çobanlar zanneden insanların çıkarları uğruna yaptığı bölme çalışmaları. Laik'e dinsiz, dinini kendince yaşayana da yobaz muamelesi yapan insanlar bu ülkeyi bu hale getirdi. Bir insan hem laik hem dindar olabilir, bunları birbirine karşıt kavram olarak koyanların pisliğidir bu ayrım. Aynı şekilde de uç noktaya çekenler de vardır, bir insanın ibadetini şova dönüştürüyorsa zaten o ibadetten hayır gelir mi gelmez mi Kuran-ı Kerim'i açıp okumak lazım (bilmeyenler için) orda çok net yazmaktadır...
Dini özgürlüğünü yandaş bulmak için kullanlarla, gerçekten dinini yaşamak isteyenlerin ayrılması lazım önce. Benim dini özgürlüğüm kısıtlanıyor diyenler, zamanında çok Cuma olaylarına katılanlar şimdi hiç ortalıklar da yoklar, hayret ediyorum yer yarılıp içine mi girdiler yoksa...
Yoksa işin aslı başka mıydı, işin aslı bize laiklik dayatılıyor dini özgürlüklerimiz kısıtlanıyor diyenlerin, içten içten yavaş yavaş dayatmaları mıydı bunu düşünmek lazım...
İki kısım demekten nefret ediyorum, çünkü bu iki kısım veya kesim suni olarak yapılmıştır. Sadece şöyle ikiye ayırıyorum, art niyetli olanlar ve olmayanlar, inşallah milletimiz bunu çok iyi ayırır bundan sonra, o zaman demokrasi de, laiklik de gayet iyi uygulanır.....
Saygılarımla.
''Dünya değişiyor, fikirler, düşünceler, ideolojiler, belki arzular, istekler talepler değişiyor. Hepsine cevab verecek bir demokrasiye evet, ama takiyeciliğe hayır.''
..........................................................................EVET DÜNYA DEĞİŞİYOR; DAHA DOĞRUSU DEĞİŞTİRİLİYOR
ADI DA ZATEN ÇOKTANDIR KONMUŞ; YENİ DÜNYA DÜZENİ,DÜNYA SERMAYESİNİ ELİNDE TUTAN 350-400 AİLENİN İSTEMLERİ DOĞRULTUSUNDA DEĞİŞTİRİLİYOR,ÖYLE DEĞİŞTİRİLİYOR Kİ:
IRAK İŞGAL ALTINDA ,AFGANİSTAN İŞGAL ALTINDA, ARAP ÜLKELERİ ABD'NİN ARKA BAHÇESİ KONUMUNA GETİRİLMİŞ,AVRUPA BİRLİĞİ HER GÜN YENİ DAYATMALARLA TÜRKİYEYİ EKONOMİK BAĞIMLILIK VE SİYASİ OTORİTE ALTINA ALMAĞA ÇALIŞIYOR.
BENZERİ BİR TABLOYU ÇOK ACI DAYATMALARLA( İNGİLİZ FRANSIZ, ANZAK, YUNAN, İTALYAN) YAŞAMIŞTIK ; ÇOK ÇABUK UNUTUYORSUNUZ VE ASIL TAKİYYECİLERİN KİM OLDUĞUNU GÖRMEZLİKTEN GELEREK KİMLERİ UYUTUYORSUNUZ?
EMPERYALİST FİİLİ İŞGALE ATATÜRK KADAR BAŞARILI BİR SAVAŞ VERMİŞ, BAŞKA BİR LİDER VAR MI YERYÜZÜNDE?ELBETTE BU ÜLKE KEMALİST OLACAK,ONUN KOYDUĞU ESASLAR ÇERÇEVESİNDE İLERLEYECEK !ONUNREFORMLARINI İNKILÂPLARINI, GERİ GÖTÜRMEK İSTEYENLER MAHVI PERİŞAN OLACAKLARINI UNUTMAMALILAR.ONA KARŞI ÇIKANLAR 9 EYLÜLDE İZMİR LİMANINDA HAZİN SONLARINI GÖRDÜLER, DENİZİN İÇİNDE KARPUZ KABUĞUNDAN MADALYA TOPLADI HEPSİ; AYNI HAZİN SONLA KARŞILAŞMAYI HİÇ KİMSEYE TAVSİYE ETMEM!
Şaban Aktaş tarafından 7/20/2008 10:58:28 AM zamanında düzenlenmiştir.
"Türkiye halkı IRKİ VEYA DİNİ VE KÜLTÜREL yönden BİRLEŞMİŞ, BİR DİĞERİNE KARŞI KARŞILIKLI HÜRMET VE FEDAKARLIK hisleriyle dolu ve kaderi, geleceği ve çıkarları ortak olan bir toplumdur."
"Her birey istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine özgü siyasal bir düşünceye sahip olmak, bağlı olduğu dinin gereklerini yapmak ya da yapmamak hak ve özgürlüğüne sahiptir. Kimsenin düşünce ve vicdan kanaatlerine karışılmaz.
"Yetişecek çocuklarımıza ve gençlerimize, görecekleri öğrenimin sınırı ne olursa olsun, ilk önce ve her şeyden önce Türkiye'nin bağımsızlığına, kendi benliğine, milli geleneklerine düşman olan bütün unsurlarla mücadele etmek gereği öğretilmelidir."
"Milletimiz dil ve din gibi kuvvetli iki fazilete maliktir. Bu faziletleri hiçbir kuvvet MİLLETİMİZİN KALP VE VİCDANINDAN ÇEKİP ALAMAMIŞTIR VE ALAMAZ. DİN LÜZUMLU BİR MÜESSESEDİR. Dinsiz milletin devamına imkan yoktur. Din vardır ve lazımdır. Temeli sağlam bir dinimiz vardır. Artık Türkiye, din ve şeriat oyunlarına sahne olmaktan çok yüksektir." (Gazi Mustafa Kemal Atatürk)
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü okuyup anlayabilmek gerekiyor bu aralar.
Yazı kısmında Binyıl, dini meselelere yapılan bitimsiz saldırılar yüzünden "yeter istemiyorum" noktasına gelmişken düşüncesinde, yorumcu arkadaşlar hala vayyy seni gidi gidi zaten hepiniz böyle düşünüyorsunuz noktasından bir milim öteye geçememişler.
Ama binyıl güzel ve akılcı bir hamle yapmış yazısında... Bugüne kadar kimi düşünce sistemlerini karalayarak bağıranlara siz kimsiniz diye sorulduğunda verdikleri "Kemalistler" cevabı sonrasında, farklı düşünce sistemlerinin de madem öyle siz Kemalistler diye başlayan ve hatalarını yüzüne vuran bir söylem tarzı belirlemeleri elbet kaçınılmazdı. Bu anlamda görünen o dur ki, Atalarımızı sevmek ve onlara saygı duymak konusunda hiç bir zümrenin bir diğerine üstünlüğü yoktur. Üstelik Atalarımız düşünce özgürlüğümüzle ilgili bize bir vizyon vermişken.
Ne dinini yaşayanlar "Şeriatçi" denilip yaftalanarak susturulmaya kalkılmalı, ne de laiklikle din ve devlet işlerini birbirinden ayrı tutan M. Kemal Atatürk'ün ismi kullanılarak kendini milletten üstün bir zümreymiş gibi Milletin haklarını gaspetme hakkını kendine yakıştırmalı.
Oturun oturduğunuz yerde. Ortak bir geçmişimiz olan bu topraklarda yanyana ve birbirinin iyi niyetini anlayacak kadar yüksek değerlere sahip bir milletin evlatlarıyız hepimiz. Kendini bilmez üç beş provakatörün "başörtüsü yüzünden Cumhuriyet elden gidiyor" sözlerine inanacak kadar safmısınız siz. Misak-ı Milli'yi çizende koruyacak olanda bizleriz. Hem laik'iz, hem Cumhuriyet'çi Atamız kadar İnkılapçı, Onun kadar Devletçi ve Onun kadar Milliyetçiyiz çok şükür. Yönümüz ne doğu'dur ne batı. Kopya bir medeniyet niyetiyle kurulmayan Cumhuriyetimizle, Muassır bir Medeniyet olup örnek alınmak gen haritamızda kodlu bizim.
Sevgim ve Saygımla...
asran tarafından 7/20/2008 11:32:58 AM zamanında düzenlenmiştir.
Yazımda geçmeyen bir konuyu sayın Burcu şener ifade etti..
gidiniz sözcüğü kendisi kullandı.
Ben kendi ülkemde demokrasi istiyorum, başka ülke umurumda olmadığı gibi gitmek gibi bir düşüncemde yok,beni kovacak bir güçte tanımıyorum.
Laik demokratların gerçek demokrasi adına her bireyin hakkını vermelerinin demokrasi olacağına inanıyorum.
Gerçek demokrasi.
Takiyeci olmayan.
Ve sizde soruya cevab verebilirsiniz, diğer yorumumda soru ve sorun açık..
Konuyu farklı alanlara kaydırmak yerine cevab ve çözüm sunun..
Sorun olarak gordugunuzu,siz yanli cumlelerimizle cozecegiz ?
Eger oyleyse kendi kendinize kurtarin kimseye ihtiyaciniz yok ..
Git derken kimleri ornek aliyorsunuz siz ? Bu kadar mi kolay farkli gorusleri yok etmek ..
Vicdan sadece din ile fikirlerinizin arasi midir ki sadece siz odakli konusuyorsunuz ..
Saygilarimla .
Cevab veremiyeceğiniz konularda uzak duruyorsunuz, dediğim gibi işinize geldği gibi alıyor ve okuyor, kabul ediyorsunuz..
Farklı hayatlara hitab edemeyen bir yönetim mi diye düşünmeye başladım laikliği...
Çözüm sunamıyan bir yönetim mi ? yoksa keyfi uygulanan bir yönetim mi ?
Türkiyede bu sorun var işte.
Çözümsüz kalınca anlayan anlar zaten...
Ben söylemem gerekeni söyledim. Anlayan anlar! Anlamanızı beklemedim zaten.
Polemiğe girmeyeceğimi de söyledim. Bu konu bence burada kapanmıştır.
--------------------------------------------------------
Bir polemik yaratmaya çalıştığınız belli, ama kendini ve geçmişini dahası tarihini bilen Atasını bilen Cumhuriyetin ne demek olduğunu bilen hiç kimse bu polemiğe girmeyecektir bence.
BurcuŞener tarafından 7/20/2008 4:18:36 AM zamanında düzenlenmiştir.
Önce inanca ve farklı hayatlara saygı duyun !
Sonra da kendi vicdanınızın söylediklerine bir ölçün, sadece siz yaşamıyorsunuz bu ülkede..
İnancını kısıtlayarak okuma hakkı alınan insanlarda bu devletin bireyi..
Hakları nerde ?
Hani din ve vicdan hürriyeti ?
Hani demokrasi ?
Size mi has bir sistem bu, bunu mu diyorsunuz başka ülkeye irtica edin dediğinize göre...
Ben merkezli tek tip bir devlet, demokrat değildir.
BU sorunu çözen yorumlar yazın alakasız yorumlara ihtiyaç yok.
Sizin nasıl yaşama hakkınız varsa o insanlarında yaşam hakkı var..
Birileri gidecekse onlarda önce siz gidersiniz.
Bu vatan kimsenin babasının malı değil..
Demokrasinin olmadığı yerdeki karmaşa ise budur..
Güle güle..
Üzüldüm...
Hem de çok , bu yazıyı yazarken hiç mi vijdanınız sızlamadı siz Kemalistlere, Cumhuriyet rejimine dahası demokrasiye ne yüklemeye çalıştığınızı farkında değilsiniz sanırım.
Tarihimizi silelim öyle mi ?
Bunu diyorsunuz yani ve bizler o tarihi yarına taşımaya çalıştığımız için takiyeci oluyoruz öyle mi ?
Atamızı unutalım, kanları unutalım, toprakların nasıl alındığını unutalım, geçmişimizi silelim. Vay be!!!!
İşte aslında bugünki gençliğe yapılmaya çalışılan da bu değil mi ?
Bir polemik yaratmaya çalıştığınız belli, ama kendini ve geçmişini dahası tarihini bilen Atasını bilen Cumhuriyetin ne demek olduğunu bilen hiç kimse bu polemiğe girmeyecektir bence.
Buyrun engelleyin, siz duyun yeter!
Vijdanınızı da bir yoklayın lütfen sonra isterseniz Türkiye dışına çıkıp daha demokrasiyle yönetilen bir ülkeye gidebilirsiniz, hatta irtica yapın devlet demokratik değil deyin, zorba deyin, buyrun !
Onlar inanacaklardır size.
Saygılar (?)
Demokrasi sınırsız özgürlük müdür sizce? Nedir tam tanımı demokrasinin? Demokrasi dini özgürlükleri şova dönüştürmek midir? Yoksa demokrasi insanları giyim kuşamlarına göre kategoriye sokup yandaşlara yol vermek midir?
Benim bildiğim başkasının özgürlüğünün başladığı yerde sizin özgürlüğünüz biter, yanlışsam lütfen düzeltiniz. Saygılarımla...
Bu yaziyi buraya asmakta amaciniz nedir bilmiyorum ama karsi fikirleri duymak istemediginiz belli .
Bir onceki yazinizda savundugunuz birseylerin oldugunu ve paylasmak adina astiginizi dusunmustum ama silerek arkasinda durmadiginizi belli ettiniz .
Birde yazinizda da uslubunuz dikkat cekici .
Nasilsa beni de engelleyeceksiniz ama biliniz kimse yalniz degil .
Saygilarimla .
Mavi/i tarafından 7/20/2008 2:32:15 AM zamanında düzenlenmiştir.
YORUMSUZ YORUM:
"Tarih:19 Temmuz 2008 Cumartesi 22:04:21
....
derdin ney evladım...
göTtürk....
hadi başka kapıya...
bir daha yorumunu görmücem..oyarım, "
Yukarıda alıntıladığım "yazı" ( doğrusu seviyeölçer) değerli(!) "Binyıl" rumuzu ile sitemizde yazılar ve şiirler yayımlayan "insan"a aittir.
Ne denir artık? Yazılarına yaptığımız yorumlar istenirse görülebilir !. Ben bunu hakedecek ne yapmışım bilmiyorum?!
Tek şey diyorum, insan tanımından çıkmamayı diliyorum.
Bir de insan ne yapsa, iyi veya kötü; kendinden başka kimseye bir şey yapamaz !..
Edebiyat, bilim, şiir,nesir, nazım kısaca entellektüelizm ya da Millenar (Binyıl) arkadaşımızın seveceği lisan-ı münasiple "münevveran"lık kolay değil, hele özü ve görüntüsü uymayanlarla hiç mümkün değil.
Size hiç bir şey demiyorum, değerli Binyıl'ın Millenar'ı kardeşim. Sizi affediyorum. En büyük ceza bu olsun size !..