- 663 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ÇOCUK VE TORUN SEVGİSİ ÜZERİNE
ÇOCUK VE TORUN SEVGİSİ ÜZERİNE
Her yeni fikir, başlangıçta diğerleri arasında azınlıkta kalır. Thomas Carlyle
Tüm canlılar doğar, büyür, çoğalır ve ölür. Hepimizin bildiği bu döngünün kesintisiz devam etmesi kaçınılmaz bir olaydır. Bu döngü ki, yaşamın temelini oluşturur. Bu döngü içerisinde, çoğalma özelliği, başlı başına hayati öneme haiz olması gerekir. İnsanlar, çocuklarına diğer canlılardan daha fazla bağlılık görüntüsü içindedirler. Tabii istisnalar kaideyi bozmaz, kuralı çerçevesinde hareket edelim. Gerek anne, gerekse babalar ortaklaşa meydana getirdikleri yavruları üzerine titrerler. Çocuk sevgisi herşeyin üstündedir; özellikle anne sevgisi her şeyin üstündedir derler. Uzun yıllar boyunca kafama takılan bu konuyu kendimce irdelemeye çalıştım.
Aslında, anneler için çocuk bakmak bir “ evcilik oyunu” gibidir. Anneler çocuklarını, küçükken oynadıkları evcilik oyunundaki kendi oyuncak, cansız bebekleri gibi giydirirler. Anneleri çocukları ile oyun oynarken seyredin biraz. Çocuktan ziyade kendisi içindir bu evcilik oyunu sanki. Bu oyundan büyük bir haz duyarlar. Ama etrafa, çocukla oynamanın aslında bir annelik görevi olduğu görüntüsünü vermeye çalışırlar nedense! Anne ve babalar çocuklarına oyuncak alırken, çocuktan ziyade, kendi zevkleri, özlemlerini dikkate alırlar. Hatta oyuncağı nasıl kullanacağını öğretmek adına, ilk oyunu kendileri oynarlar. Hemen olur- mu öyle şey diye itiraz seslerini duyar gibiyim. Anne ve babalar, şöyle tarafsızca bir düşünün lütfen. Dediklerimin ne kadarı doğru?
Çocuklarını büyütmüş anne ve babalar, bu oyunlardan heveslerini hâlâ alamamış olacaklar ki, bu sefer torunlarını bu oyuna alet ederler. Onları gezdirirlerken aslında kendilerini gezdirirler. Onlarla oyun oynarken, aslında kendileri oynuyorlardır. Onlara masal anlatırken aslında kendilerini anlatıyorlardır. Onlara hediye alırken, hediye seçerken, aslında kendi zevklerini tatmin ediyorlardır. Örnekleri çoğaltmak mümkün.
Tüm bunları yaparken, hep kuyruğu dik tutarlar etrafa karşı nedense! Birinci plânda hep çocukları veya torunları vardır görüntüsü içindedirler: Ama gerçek bambaşkadır aslında. Birinci plânda kendi egolarını tatmin söz konusudur: Ama kesinlikle dile getirilmez; ve de asla kabul edilmez bu olgu. Altmış seneyi devirdikten sonra; gerek kendimden, gerekse gözlemlerimden, tarafsız bir bakış açısı ile böyle bir sonuca vardım. Biliyorum kabul edilmesi çok zor bir iddia. Ne kadar inkar edilirse edilsin, çocuk ve torun sevgisinin temelinde yatan husus bu olmalıdır bence.
Torunlar çocuklardan daha fazla sevilir derler. Tamamen yanlış bir ifade bana göre. Gençliklerinde çalışma hayatı, zaman darlığı veya toyluk nedeniyle çocukları ile fazla ilgile-nemeyen anne ve özellikle babalar; çocuklarla oynama zevkini ancak torunları ile giderirler. Kılıfta hazırdır:“ Torunlar çocuklardan fazla sevilir.” Böyle diyenlere ben şu soruyu soruyo-rum: Allah vermesin çocuğun ve torunun aynı anda hastalandı . Daha açık anlatmak için örneklemek gerekirse: Her ikisinin de karaciğeri iflâs etmiş olsun. Dede veya büyük anne olarak bir tek sizin karaciğeriniz uyuyor. İşin acı tarafı, sadece birine verebileceksiniz: Yani sadece birisini kurtarabileceksiniz. Hangisini tercih edersiniz? Ama nedense kimse vevap vermek istemedi, çeşitli bahaneler ileri sürerekten. Mantığınız devreye girerse farklı bir cevabınız; yüreğiniz devreye girerse tam tersi bir cevabı verirsiniz sanırım. Başkalarına söy-lemeyin; ama içinizden, böyle bir durumla karşılaştığınız zaman hengisini tercih edersiniz sorusunu, yüreğinize bir sorun bakalım. Yüreğinizin cevabı ne olacak? Çok zor bir seçim! Sanırım yüreğiniz kendi çocuğunuzdan yana meyledecektir.
Sonuç olarak: Çocuk ve torun sevgisi, insanın, yetişkinin, kendini tatmini ile ilgili bir olgu. Belkide kaybedilen çocukluk çağlarına duyulan gizli bir özlem. Siz ne dersiniz? Hiç bu açıdan baktınız mı bu olaya? Etrafınızdaki yakınlarınız, çevrenizdekiler bilmesin zihninizden geçenleri; gerçekten çocuk ve torun sevginizin temeli neye dayanıyor? Kendinizde irdeleye-bilecek cesareti bulabilecek misiniz bakalım? Ama bugüne kadar çevreden bize ezberletilen, âdeta ehlileştirilen zihin kalıpları ile değil, olması gereken şekli ile değil; sadece yüreğinizle düşünün lütfen?
YORUMLAR
İlgi çekici bir konu hele ki oyundan dem vurmuşken şu söz aklıma geldi formasyon aldığımda kulağıma küpe olan:''Oyun çocuğun en önemli işidir.''
Çocuğun gelişimine büyük etkisi olan oyun ve oyuncaklar.
Hocam, çocukluk çağı ne kadar geride kalsa da içimizdeki çocuk her daim oyun ve oyuncağa hasret. Hele ki o çocuğun sesi hiç susmuyorsa. Bu bağlamda içimdeki o çocuğa müteşekkirim yoksa hayatın yükü nasıl hafiflerdi...
Kutlarım efendim. Kaleminiz daim olsun.
Saygı ve selamlarımla değerli yazarım...