- 767 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ESKİDEN
Eskiden kimseyi incitmezdik biz.
Daha doğrusu incitmemek için ne gerekirse onu yapardık .
Mesela: karşımızdaki adam bizim ırkımızdan değilse ona ismiyle bile hitap etmez gönlü hoş olsun diye Küre,dayı,emmi,abe,yeğen gibi sıfatlar takar öyle çağırırdık.
Kadın kısmına da abla,eze,bibi,bacı diye seslenir onları daha çok onure ederdik.
Sonra ne olduysa birden bire hanzolaştık.
İnsan olduğumuzu unutup ayrıştırdıkça ayrıştırdık.
Sofuları biryana yıkıp,sakilerle ilişkimizi kestik .
Badecilere ise Selam bile vermedik.
Anlayacağınız,İnsanlar arasında nifaklar arttıkça arttı.
Şekilcilikte!
Badem bıyıklılara fetocu , Namaz kılana da cemaatçi dedik.
Kadın kısmına ise saçı uzun aklı kısa.
Hızırdan medet umanı ummana atıp,ana diliyle konuşan Kürde buğz ettik.
Kimseden ses çıkmayınca daha da ileri gidip ‘’Ya bizden olacaksınız yada bertaraf olursunuz’’ deyip insanlık suçu işledik yine de ses veren olmadı.
Baktık ki toplumda tık eden yok, Şu bizden bu sizden demeye başladık.
Suskundu herkesler.
Fermana boyun eğmeye başlamıştı korku psikolojisine yenik düşenler.
Aynı kömürden ısınıp aynı makarnayı bölüşenler neysede
Mekteplimizle medreselimize ne olmuştu?
Onlar neden susmuşlardı ?diye soracağım ama sormasam daha iyi.
Çünkü üzerlerine gidince kızıyorlar MUBAREKLER!
Arada ‘’Susan dilsiz şeytandır ‘’diyorlar ama konu kendileri olunca.
Ülke meseleleri ve ölen insanlığa gelince herne hikmetse susuyorlar.
Hemde sus pus.
Bazen susmak güzel şey.Dinlemek daha makbul bunu bende biliyorum ama sustukça aliçengez köyünde yağmur yağmaz oldu.
Birtek yağmur mu?
Leylekler başta olmak üzere kuşlar dahi uçmaz oldu.
Sayemizde sazlar bile değişti.
Onlar bile ayrı telden çalmaya başladı.
İnsanoğlu hala ayıkmıyordu.
Lakin Tabiat uyanıktı.
Bazı şeyleri haber veriyordu ama insan denen varlık inattı.
Koca Dağlar kaymaya
Yollar çökmeye
Köprüler yıkılmaya
Yağmurlar taşkına dönüşmüştü.
Yapmayın diyordu Yaradan!
Etmeyin.
Eden bulur kulum.
Fesatlıkla olmaz bu işler.
Doğrulun ve kendinize gelin ama gördüğü ve bildiği halde umursamıyordu kimse.
20 yaşındaki delikanlıdan tutun 80 yaşındaki Hasan dayıya kadar herkes yoldan çıkıp maddeye ram oldu.
Ülkede kindarlık tavan yapınca dindarlık uçup ta gitti.
Bu yüzden de Babasının yanında çocuğunu kucağına almaktan haya eden toplum yerine babasının yanında sevgilisini öpecek kadar arsız bir toplum peyda oldu.
Yine de ayıkmadık yada inkar ettik.
Sadece tuttuğumuz takıma zarar gelmesin diye.
Göz yumdukça yumduk.
Çok şeye sebep olduk vesselam.
Uzatacağım konuyu buda olmayacak.
En iyisi bizlerin tutarsızlığını ve umursamazlığını gören 17 yaşında evlenen çocukları da yazayım kapatalım gitsin konuyu.
Çok af edersiniz eşekleri atların önüne bağladığımızı gören gençlerden
Bazıları saç uzattı ,bazıları sakal, bazıları da bıyık.
Küpe takanı bile oldu aralarında.
Daha çocuk denecek yaşta evlenip çocuk yapanı da.
Yaptılar yapmasına ama kaldıramadılar onlarda.
Akşam evlenip sabah boşandılar.
Daha doğrusu boşanmak zorunda kaldılar.
Çünkü başımızdakiler ve bizler elele verip Türk aile yapısının içine ettik.
Tabiri caizse DOYUMSUZLAŞTIRDIK herkesi.
Tıpkı kendimiz gibi gençlerimizi de.
Yeter yav derdi seni mi almış salla gide diyor şeytanım.
Onun içinde burada kesip herkeslere mutlu Noeller diliyorum.
Gıjlamadan,ağlamadan ve cehennemeye giderken Yarabbi ben pişmanım diyemeden.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.