- 944 Okunma
- 10 Yorum
- 1 Beğeni
Y A S E M İ N
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Genç kız, göğsünün ortasına iki eliyle bastırdığı kocaman bir papatya demeti, kendinden emin adımlarla gelip, vapur iskelesinin bekleme salonunun tam ortasında durdu. Oturacak bir yer için etrafına şöyle bir göz gezdirdikten sonra, boş bir yer göremeyince, doğruca iskeleye açılan sürgülü cam kapının önüne gidip durdu ve yüzünü denizden yana çevirdi.
Mert, elindeki gazetenden kafasını kaldırdığı an fark etmişti onu. Üzerindeki hardal rengi montu, siyah kadife pantolonu ve yine hardal rengi süet botlarıyla, dalgalı kızıl saçlarının üzerine oturttuğu ekoseli kasketinin altındaki minyon yüzü ile apayrı bir havası vardı genç kızın.
Gen adam görür görmez çok beğenmişti bu çıtı pıtı genç kızı. Dikkatli bakışlarının etraftan anlaşılmaması için arada bir elindeki gazeteyi okurmuş gibi gözlerini satırlarda gezdiriyordu, ancak okumuyordu yazılanları. Cep telefonunun çalışıyla, gözlerini genç kızdan ayırmadan cevapladı. Arayan yakın arkadaşlarından biriydi.
“Az önce bürodan aradım, erken çıkmışsın kanka ” diyordu, “ Neredesin? “
“Bizimkileri ziyarete gidiyorum” diye yanıtladı.
On yıl önce, evlilik yıl dönümlerini kutlamak için çıktıkları bir akşam elim bir trafik kazasıyla kaybetmişti anne ve babasını genç adam. Her yıl aynı tarihte mezarları başına gidiyor, yarım kalan kutlamayı dualarıyla tamamlıyordu.
Bu arada beklenen vapur, iskeleye yanaşmıştı. Sürgülü cam kapının açılmasıyla birlikte insanlar, vapur sanki hemen kalkıp gidecekmiş gibi pür telaş koşturmaya başladığında genç adam;
“Hadi sonra konuşuruz kanka, acelem var şimdi” deyip telefonu kapattı. En son kapı önünde gördüğü genç kız çoktan gözden kaybolmuştu. Hemen yerinden kalkıp, o da herkes gibi vapura koşturdu. Aklı genç kızda takılı kalmıştı. Önce alt tarafın kapalı kısmına göz gezdirdi, genç kız orada yoktu. Doğruca üst kat merdivenlerine yöneldi.
Yanılmamıştı, genç kız cam kenarında yine yüzünü deniz tarafına çevirmiş oturmaktaydı. Yanındaki ve karşı sırasındaki koltuklar çoktan dolmuştu. Bunu gören genç adamın canı çok sıkıldı. Çaresiz koridorun sağ tarafında, genç kızın tam karşı hizasına rastlayan bir kanepeye geçip oturdu. En azından bulunduğu yönden onu daha rahat izleyebileceğini düşünüyordu. ***
Vapur hareket ettiğinde neredeyse koridorda bile yer kalmamıştı. Ayakta dikilen yolcular yüzünden, görüş mesafesi kapanınca, Mert’in buna da canı sıkıldı. Çünkü artık genç kızı görebileceği bir aralık kalmamıştı.
“Ne oluyorsun yahu! Yeni yetmeler gibi!” diye kendini sakinleştirmeye çalışırken bu çıtı pıtı genç kızın onu neden bu kadar etkilendiğine ona baktıkça kendini pek bir mutlu hissetmesine hiçbir anlam veremiyordu.
Aslında onun elinde taşıdığı papatya demetinden çok etkilenmişti. Çünkü papatyalar anacığının da en sevdiği çiçeklerdi. Hem de tıpkı genç kızın kucağında tuttuğu gibi beyaz papatyalar.
Masumiyet simgesi gibi görürdü anacığı papatyaları. İşte bu genç kız da zarif ve masum görünüşüyle annesinin tanımına çok uyuyordu. Bu kadar etkilenmesinin sebebi belki de buydu. İşte o an kafasına koydu, fırsatını kollayıp onunla mutlaka tanışacaktı.
Vapur iskeleye yanaşmaya hazırlanırken, yolcular yavaştan ayaklanıp merdivene doğru yürümeye başladıklarında, Genç adam da, kafasında genç kıza söyleyeceği cümleleri sıraya koymaya çalışıyordu. Bunları düşünmek bile kalp atışlarını hızlandırmaya yetiyordu.
Az sonra koridor biraz seyrekleşince Mert daha fazla beklemeyip ayağa kalktı. Ancak genç kızın yine ortadan yok olmuştu. Ne zaman kalkıp da önünden geçmişti. Hiç fark edememişti. Tam merdivene doğru yönelmişti ki, alt kattan gelen feryatlar ve çığlıklarla neye uğradığını şaşırdı.
“Denize kadın düştü!!! Yardım edin!.. Çabuk!!! Diye bağrışıyordu insanlar. Vapur ile İskele arasında sıkışacak ecele edin!!!!! “ diyen feryatları duyunca merdivenlerden aşağı ikişer üçer nasıl indiğini bilemedi. Tam o sırada ön tarafta bir kişinin üzerine basmakta olduğu ekoseli kadife kasketi gördü. Elini göğsünün üzerine bastırarak,
“Yok!.. Yok, canım” dedi, “ O değildir, olamaz!”
Devamı sonra olsun :)
YORUMLAR
Edebiyat defterinin değerli seçici kuruluna kırmızı kurdelem için
ve beni özleyen, yazılarımı okumaktan zevk aldıklarını söyleyerek beni son derece
onurlandıran, motive eden tüm arkadaşlarıma çok TEŞEKKÜR EDERİM.
Saygılar, sevgiler cümlenize,
Not. Bazı cevaplar gitmedi sandığımdan mükerrer oldu. Silemiyorum da.. Affola...
Hoş geldiniz sayın hocam
Güne düşen yüreğe, emeğe, kaleme, kelama selam olsun...
Billur T. Phelps
Sadece yazmaya gönül vermiş biriyim...
Çok çok teşekkürler,
Billur T. Phelps
Teşekkür ederim Mücella hanım,,
Devamından da zevk alırsınız umarım..
Sevgiler,
Hoş geldin sevgili Billur. Hikayelerini de hoş getirdin.
Devamı da gelir inşallah.
Sevgiler.
Billur T. Phelps
Merhaba Aynur'cum,
İnan ben de senin ve daha bir çok arkadaşımın
yazılarını okumayı özledim..
Mecburi olan uzunca bir ara olmuştu.. Daha sık gelmeye
gayret ederim bundan sonra.
Sevgiler,
Billur T. Phelps
Çok teşekkür ederim..
Devamını da beğenirsiniz umarım.
Sevgiler,
Billur hanım sizi ve yazılarınızı özlemiştik efendim.
Çok duru ve içten bir anlatım ile ne güzel kaleme almışsınız hikayeyi. Büyük beğeni ile okumuştum dün ve tebriklerimi bırakmak adına yeniden konuk oldum gönül sayfanıza.
Sevgilerimle değerli yazarım ve can-ı gönülden bir kez daha kutluyorum.
Billur T. Phelps
Motive edici yorumlar, yazma cesaretimi arttırıyor.
Ara verdikten sonra geliş hele de i böyle kurdele ile taçlanınca
çok hoş oluyormuş :)
Sevgiler,
Billur T. Phelps
Motive edici yorumlar, yazma cesaretimi arttırıyor.
Ara verdikten sonra geliş hele de i böyle kurdele ile taçlanınca
çok hoş oluyormuş :)
Sevgiler,
Billur T. Phelps
Motive edici yorumlar, yazma cesaretimi arttırıyor.
Ara verdikten sonra geliş hele de i böyle kurdele ile taçlanınca
çok hoş oluyormuş :)
Sevgiler,
yok devamını yazsanızda okumuycam...bu yapılır mı ?
keyif ve heyecanla okudum ...
Billur T. Phelps
Gelin anlaşalım....
Ben bu akşam devamını ekleyelim,
siz de yazılarımı okumaktan vazgeçmeyin olur mu?
Sevgiler,
Billur T. Phelps
Gelin anlaşalım....
Ben bu akşam devamını ekleyelim,
siz de yazılarımı okumaktan vazgeçmeyin olur mu?
Sevgiler,
bulunmaz_hint_kumaşı
sevgi saygı bizden
Yaşasın, Billur T. Phelps ölmemiş, sağmış, geri döndü...:) Hızlı bir giriş ve devamını merakla bekleyeceğimiz bir anlatı... Harikasın değerli yazarım, iyi ki döndün...SELAM VE SAYGILAR.
NOT: Yediğin içtiğin senin olsun, bir ara Avrupayı da anlatırsın...BUGÜNKÜ YAZILAR İÇİNDE KAYITLI TEK ÖYKÜ BU YAZI VE KIRMIZI KURDELEYİ FAZLASIYLA HAKEDİYOR. BEN GÖNÜL KURDELEMİ TAKTIM BİLE...
..:
Kemnur tarafından 10/1/2015 9:57:09 PM zamanında düzenlenmiştir.
Billur T. Phelps
Beni ve yazılarımı merak etmenizden çok mutlu oldum.
Uzun zamandır elime kalem almıyordum. Bu da yarım bıraktığım
bir öyküydü. Baktım ki özlenmekteyim, bari tamamlayıp aranıza
döneyim dedim.
Saygılar benden...
selam..öncelikle hoş geldiniz güzel hanımefendi...kendinizi ve güzel yazılarınızı bu kadar özletmeniz inanın bizleri üzüyor..lütfen arkası yarınları ertelemeyin......sevgiler gönlünüzde harman olsun ..güller diyarından selam ve dualarımla
Billur T. Phelps
Çok teşekkür ederim..
Hatırlanıyor olmak ne kadar güzel bir duygu.
Güzel yorumlarınız kadar beni motive eden bir şey yok.
Sağ olun, var olun..
Sevgiler,