BİR AŞKIN ANATOMİSİ
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Geleceksin biliyorum...
Umutsuz mu avunuşlarım,zamansız mı sana bu yakarışlarım. Sensiz sabahlara teslim etme beni, anla ki tadı yok , adı yok sensizliğimin... Gözlerimde asılı kalır damlalar ağlayamam... Derin senin bende ki yerin anlamsız sevgi sözlerin ağlama. Sarıl bana dediğimde tutmalıydın bedenimi , anlamalıydın o zaman. Ne çok acıya gebe ne çok söze esir bıraktık yüreklerimizi... Sen tek başına sevmeyi becerebildin mi?... Geleceksin biliyorum…
Ve bir şiir tadında seveceksin yeniden beni… Kendini koyup o kapıların ardında yüreğinle geleceksin... Bekledim, bekliyorum... Geleceksin biliyorum.
______Telefonlar ellerinde terleyecek, tıpkı bedenim gibi. İçine işleyecek bensiz her gece ; beni iğnelediği gibi… Ansızın bir kapı açılacak sırtın dönükken…Dudaklarında yalnızca bir kelime asılı kalacak ; “ hoş geldin ”. Ne çok beklemiştin beni bilirim. İstediğin bedenimse eğer , bakma gözlerimin içine kirlendim sevgilim. Acıttım yerlerini dudaklarının ve bir ürperişe koy verdim ürkek ceylanını…
Üşüdüm sen benden gidince. Çok üşüdüm yalnız gecelerimde… Kulaklarımda sesin yankılanırken hafızamda tek bir kelime ; bekle…
_______Bilmesem de zamanını bu aşkta dönüşler anlamsız günlere gebe. Otur karşıma dokunmalıyım o ürkek ceylanıma. Özledi bu şehir seni ve kokunla doldu adeta. Bana başka bedenlerde beni yaşatmaya çalıştığını sakın söyleme. Morlukların benim hatam. Uzat gözlerinden öpeyim o kanları ancak bu hafifletebilir belki aldatmaları. Ne söylesen hak bana, hak ettim biliyorum yeter ağlama. Yüreğimde damıtılıyor gözlerinden düşen her damla… Yok meleğim yok biz ayrılmadık… Yalnızca bir süre yalnız kaldık…
________Bir şafak vaktiydi uyandığımda. Bilirsin sabahları karşılarım sen olmadığında. Başucumda bir bardak su … Yudum yudum içtim seni içercesine… Günaydın dedim kendime oysa gün kararmıştı olmayan senle… Elim sesini bana kavuşturan telefona uzandı… Yalnızca birkaç satır… Oysa benim sevdalım bana kitaplar yazardı…
” Aradım. Ulaşamadım. Sevgimle kal ama hep bende.”
Ve gözlerimde bir damla yaş… Sonrası yok , öncesi zaten hiç olmadı…
Dedim ki kendi kendime “ yorma bu adamı” …
İnatlarımı bıraktım geceliğim düşerken üzerimden. Pencereden baktım ne bir güvercin var ne de mavi bir sen. Anladım o an ben çorak topraklardayım hatta senin değiminle belki de taşradayım…
________O gün bir Temmuz akşamıydı… Benden başka herkes hayatta anlamlıydı. Anlattım… Anlattım onlara saatlerce… Daraldım… Bir yeşil göz çarptı suretime… İçim , içine ağladım… Odama çekildim sonra teslim olabilmek için uykuma o kan uykuma… Teslim olamadım ki sensiz yatağa… Özlemiştim sesini, tenini, nefesini… Özlemiştim sende ki beni… Elim acemice uzandı ve biraz utançla telefona… Kararsız ama sana olduğunu bilecek kadar kararlı o üç cümle düştü parmak uçlarımdan payına… Ve şimdi bu bir tokatsa bana … Bir an bile düşünme . Tükür yüzüme… “ Ben senden beni terk etmeni dilemedim “ de… Hâlâ taptığın erkek değilim biliyorum… Dileme meleğim benden … Dilenme . Senden daha yoksul , senden daha aç içim …Sende benim tüm sefaletim…
________O halde şimdi söyle bana… Hangimiz söyledik bunu “ geleceksin biliyorum ‘ u “ . Kim yenildi bu aşkta… Hangimiz bir adım daha yakın bu aşka… Kokumu içine çek ve beni o sefil kalabalığınla kucakla …
________Sus artık ! Söyledim ben sana . Toprak rengi bedenin bereketli ovalarındır bana… Elbette bu beden benimle hazırdır aşka…
17 Temmuz 2008 ( kayıp bir şehrin anısına )
NeNa
YORUMLAR
Bandalı adam, kentinin bandalı kızını kutluyor yine ve yeniden ve başarısından ve nice başarıya imza atacağından kesinlikle emin olarak.
Sen türkülerini söylerek yazmaya devam et.. et ki ben belki bir daha olmayabilirim.. Gitmelerdeyim... Gitmek yok olmak istiyorum...
Sevgiyle.
bernam çok güzeldi yazın...su olmuş akmış kelemin...
bu arada bu başlık, günlerdir aklımdaydı benim, ama bir türlü yazamadım, kaskatı oldu dilim...
kesişiyoruz diyorum ya hep sana, gerçekten öyle...aklımızdan geçiyor aynı başlıklar...bu arada her geçen gün güçleniyor kalemin....bir öncekini gölgede bırakıyor, kendini yeniyorsun adeta...
kalbin kanamasın artık yeter diyorum, ama kalemin hiç susmasın..
sevgilerimle...
________O halde şimdi söyle bana… Hangimiz söyledik bunu “ geleceksin biliyorum ‘ u “ . Kim yenildi bu aşkta… Hangimiz bir adım daha yakın bu aşka… Kokumu içine çek ve beni o sefil kalabalığınla kucakla …
________Sus artık ! Söyledim ben sana . Toprak rengi bedenin bereketli ovalarındır bana… Elbette bu beden benimle hazırdır aşka…
Sistemin azizliğinden dün bu satırları okumaktan mahrum kalmıştım...Her zamanki deminde,tadında olan bir yazı oldu....
Tebrik ederim sevgi dolu yüreğini...
Selâm ve sevgilerimle...
harika bir dil,
ustaca betimlemeler,
oldukça lirik ve su gibi akan cümleler...
hepsinden önemlisi yazının ruhu olan öz, yalın ve samimi duygular..
Doğrusu kendince aşka dair yazılar yazan
ve bu iştede iddialı olan biri olarak kıskandım... yo.. yoo yanlış oldu imrendim....
"...
Sahi kaç yıl oldu seni görmeyeli…
Kaç zaman boğulduğum hayalinle...
Kaç zaman öz yalnızlığımla kavrulup, nice çağlayanlar kurutan yüreğimdeki fırında seni sakladım…
Ne kadar çiğmiş sensiz yalnızlık…
Ne diriymiş sana olan bu güçsüzlüğüm…
Yüreğimin koru söndü de seni hala pişiremedim…
..."
Fil ve Çimen diye adlandırdığım bir yazımda geçen bu cümleri yeniden yaşadım sanki...
saygıarımla
günun yazısı ve yazarını kutluyor,
avuçlarım çatlayıncaya kadar alkışlıyorum...
nena deyince aklıma çok güzel şeyler geliyor ....kocaman sevgi dolu bir yürek.....biraz hüzün....biraz keder..yoğun duygular..
ve güçlü bir kalem
Bir papatya baharı bekleyecek kadar mevsimlerim yok yaşayacağım..sonbahar değilim artik güz gülleri çoktan kaldı geride.kırmızı tonlarımı kaybettim.gelincikler çoktan terk etmiş baharı….
Ateşlerinde kavrulduğum yaz bile çok soğuk bana.
Üşüyorum
Gözlerinin dehlizlerinde bir labirent çiziyorum durmadan
Tanımsızım
Hiç kimsenin bilmediği,hiç yaşayamadığı beşinci mevsim gibiyim seninle…infazındayım belli belirsiz bir zamanın siluetinde usulca filizleniyorum..hangi kuşun gagasında taşınacağım yeni bir serüvene.. hangi yöne eseceği belirsiz bir rüzgarda durmadan yol alacağm..
Gidecek bir yerim ya da yurdum olmayacak..
Öylece kuruyacağım hiç yeşermeden...
Oysa bir yağmurda ıslanmak isterdi tenimin sancıyan yanları..belki yağmur sonrası içe çekilen toprak kokusunda nefes olabilmek yeni bir çehrede..
Yüzü mimiklerinden farklı,eli dilinden ayrı bir sevgilinin son dokunuşlarında tanımsız bir mevsimde can bulabilmekti bütün umudum.
Şimdi belli belirsiz gölgeler çiziyorum ardında. Tutunacağım tek bir dal bile olmadan gövdende tutunuyorum savrulmadan..
Yüreğimde tek bir sevda silueti olmadan siliniyor izlerim..
sevgiler.................................................aspendos
Benim anlamadığım ve aslada anlayamıyacağım böylesi seven bir kalbin ve bunu ifade edişte hiç bir proplemi olmayan bir kadının neden terkediliyor olması bir erkek tarafından ... Sanırım bunlarda gerçekten ve ciddi ciddi bir şeylerin eksik olması durumu ile alakalı bir şeydir diye düşünüyorum ... Acaba diyorum onları bu haliyle kabul edemiyor diye hata biz kadınlarda mı yoksa bu hataları bile bile işleyen erkeklerde mi ?
Ama ihanet dugularıda affedilecek bir duygu değildir diye düşünüyorum , neden ihanet diyorum çünkü derki B.Brecht '' Bilmeden yapılan hata yanlışlıktır, bilerek yapılan hata ise ihanettir. ''
Kendine has ifadeli bir anlatım, güzeldi NENA, sevgilerimle ......
Guldane Dal tarafından 7/17/2008 10:04:34 PM zamanında düzenlenmiştir.
sayın lokmacı bu değerli yorumunuzu hangi yaşanmışlıklara borçluyuz acaba aslına bakılırsa geçmiş gelecek diye sınıflandırmak yanlış olur bence uyarlamak ise hiç zor deildir...insanlar istediği sürece aşkı bütün anlamıyla anlamsızlığıyla yaşayabilir bence ayrıca aşk bir düşünme anıdır oluru olmazı aşk içimizde eskir büyür yaşlanır...sevdalar yarım kalsada insan sewdikçe olgunlaşır...
BİR AŞKIN ANATOMİSİ
Geleceksin biliyorum...
Umutsuz mu avunuşlarım,zamansız mı sana bu yakarışlarım. Sensiz sabahlara teslim etme beni, anla ki tadı yok , adı yok sensizliğimin... Gözlerimde asılı kalır damlalar ağlayamam... Derin senin bende ki yerin anlamsız sevgi sözlerin ağlama. Sarıl bana dediğimde tutmalıydın bedenimi , anlamalıydın o zaman. Ne çok acıya gebe ne çok söze esir bıraktık yüreklerimizi... Sen tek başına sevmeyi becerebildin mi?... Geleceksin biliyorum…
Ve bir şiir tadında seveceksin yeniden beni… Kendini koyup o kapıların ardında yüreğinle geleceksin... Bekledim, bekliyorum... Geleceksin biliyorum.
______Telefonlar ellerinde terleyecek, tıpkı bedenim gibi. İçine işleyecek bensiz her gece ; beni iğnelediği gibi… Ansızın bir kapı açılacak sırtın dönükken…Dudaklarında yalnızca bir kelime asılı kalacak ; “ hoş geldin ”. Ne çok beklemiştin beni bilirim. İstediğin bedenimse eğer , bakma gözlerimin içine kirlendim sevgilim. Acıttım yerlerini dudaklarının ve bir ürperişe koy verdim ürkek ceylanını…
Üşüdüm sen benden gidince. Çok üşüdüm yalnız gecelerimde… Kulaklarımda sesin yankılanırken hafızamda tek bir kelime ; bekle…
_______Bilmesem de zamanını bu aşkta dönüşler anlamsız günlere gebe. Otur karşıma dokunmalıyım o ürkek ceylanıma. Özledi bu şehir seni ve kokunla doldu adeta. Bana başka bedenlerde beni yaşatmaya çalıştığını sakın söyleme. Morlukların benim hatam. Uzat gözlerinden öpeyim o kanları ancak bu hafifletebilir belki aldatmaları. Ne söylesen hak bana, hak ettim biliyorum yeter ağlama. Yüreğimde damıtılıyor gözlerinden düşen her damla… Yok meleğim yok biz ayrılmadık… Yalnızca bir süre yalnız kaldık…
________Bir şafak vaktiydi uyandığımda. Bilirsin sabahları karşılarım sen olmadığında. Başucumda bir bardak su … Yudum yudum içtim seni içercesine… Günaydın dedim kendime oysa gün kararmıştı olmayan senle… Elim sesini bana kavuşturan telefona uzandı… Yalnızca birkaç satır… Oysa benim sevdalım bana kitaplar yazardı…
” Aradım. Ulaşamadım. Sevgimle kal ama hep bende.”
Ve gözlerimde bir damla yaş… Sonrası yok , öncesi zaten hiç olmadı…
Dedim ki kendi kendime “ yorma bu adamı” …
İnatlarımı bıraktım geceliğim düşerken üzerimden. Pencereden baktım ne bir güvercin var ne de mavi bir sen. Anladım o an ben çorak topraklardayım hatta senin değiminle belki de taşradayım…
________O gün bir Temmuz akşamıydı… Benden başka herkes hayatta anlamlıydı. Anlattım… Anlattım onlara saatlerce… Daraldım… Bir yeşil göz çarptı suretime… İçim , içine ağladım… Odama çekildim sonra teslim olabilmek için uykuma o kan uykuma… Teslim olamadım ki sensiz yatağa… Özlemiştim sesini, tenini, nefesini… Özlemiştim sende ki beni… Elim acemice uzandı ve biraz utançla telefona… Kararsız ama sana olduğunu bilecek kadar kararlı o üç cümle düştü parmak uçlarımdan payına… Ve şimdi bu bir tokatsa bana … Bir an bile düşünme . Tükür yüzüme… “ Ben senden beni terk etmeni dilemedim “ de… Hâlâ taptığın erkek değilim biliyorum… Dileme meleğim benden … Dilenme . Senden daha yoksul , senden daha aç içim …Sende benim tüm sefaletim…
________O halde şimdi söyle bana… Hangimiz söyledik bunu “ geleceksin biliyorum ‘ u “ . Kim yenildi bu aşkta… Hangimiz bir adım daha yakın bu aşka… Kokumu içine çek ve beni o sefil kalabalığınla kucakla …
________Sus artık ! Söyledim ben sana . Toprak rengi bedenin bereketli ovalarındır bana… Elbette bu beden benimle hazırdır aşka…
-------------------------------------------------------------------------
CANIM İSTİSNASIZ SÖYLÜYORUM AŞK KONUSUNDA CEZMİ ERSÖZ'DEN SONRA EN SEVDİĞİM KALEMSİN.
SEN YAZ,HEP YAZ.BİZLERDE OKUMANIN DOYUMSUZ HAZZINI YAŞARKEN AŞKIN DERYASINDA KAYBOLALIM YÜREĞİNİN SESİYLE.
EDEBİYAT DÜNYASININ YEN KRALİÇESİ
SEVGİLERİMLE.GÜLLER YÜREĞİNE.
"Geniş varlık denizinin her yanında geniş bir aşk akışı vardır. Fiziksel devinim, bitkisel yaşam, zihinsel yaşam... hep evrensel aşkın derece derece yükselen aşamalarını oluşturur. Aşağı derecelerinde yanılmayan aşk, akılla aydınlandığı zaman iyilik ve kötülüğe eğilim kazanır.
Aşk kusursuz olmayan iyiliklerin üzerinde de vardır. Hatta irade, hile ve şiddet kullanmak yoluyla bir başkasının kötülüğüne çalışmış olsa bile yine aşka uyar. Kötülükler aşktan uzaklaşma oranında bir takım derecelere sahiptir ve kötülük aşka yaklaşmak için sarf ettiği üç oranında erdeme yaklaşmış olur... Cehennem bile adalet kadar aşkın eseridir." Dante...
________Sus artık ! Söyledim ben sana . Toprak rengi bedenin bereketli ovalarındır bana… Elbette bu beden benimle hazırdır aşka…
Sustum.. Okudum.. Kutladım.
Olgun Ekinci tarafından 7/17/2008 11:35:24 AM zamanında düzenlenmiştir.
Gönlümü avutamaz oldum...Denizi olmayan hayal dünyamda kulaç atıyorum...Habire...
Gelmeyecek birini beklemek..
Yalan olduğunu bile bile..
Ne de zormuş...
Sahte güneşin sıcaklığına kanmışım...Aldanmışım.Asıl sana bağlanmışım...Can teslim etmişim...Can..
Ben kendimden vazgeçtimde..
Üzüldüğüm !
Sende ölüyorsun bende...
Nena yine süper
ben yazmayacam dedim ama bir gün kız yazacam ama kıyamam ağlamana
yazan yüreğin artık seni sevenle olsun
kutlarım