FOMO KABULENMİŞLİK
YIL 2023 Bir yaz mevsimin Ağustos ayı…
Metris, yirmili yaşlarda, siyah uzun saçlı ve uzun boylu bir gençti. Elinde bir “akılı telefon” vardı. “internet” sanala bağlanmış olmalı ki, Mega kentin ana caddesinde yürüdüğünün farkında bile değildi. Yanı başında çalan araba kornaları, sirenleri bile duymuyordu. O yüzden arkasından gelen araçlar sağa, önünden gelen arabalar da kaldırıma çıkmamak için sola çekilip, sanala dalmış Metris’e yol vermek zorunda kalıyorlardı. Sürücüler bir yandan da Metris’e “Kusursuz robot” deyip meraklı, yadırgarcı gözlerle bakmayı da ihmal etmiyorlardı. Kaldırımlardaki kalabalık da ondan kalır yanları yoktu; herkes enlideki telefonla meşguldüler, o yüzden bu sıradışı olayın farkında değillerdi.
Bu dalmışlık, bu vurdum duymazlık o kadar had safhadaydı ki insanlar, kaldırıma yığılan bir astım hastası olan kadını ezmekten son anda kendilerini kurtarırken bile kadının üzerinden atlayıp geçiyorlardı.
Metris, hala yürüyordu bazen gülüyor bazen de asabileşiyordu; anlaşılan birisiyle flörtleşiyordu. Telefondan “şarj zayıf” sinyali çaldı. Metris, panikledi ve kısa bir an sonra telefon kapandı. Metris, birkaç saniyesel devinimlerle etrafına bakındı. Bir dakika sonra Elindeki telefon asfalta düştü; bağlantı kopmuştu. Metris de az sonra sırt üstü yere devrildi. Sanırım telefon bağlantı kesiminden sonra türbülansa geçmişti hem genç hem de telefon…
Kalabalıktan biri “sanırım pili bitti!” bir başkası “Yok, yok kalbi durdu!” kalabalığın içinde bir çocuk gülerek “Atmayın abiler! Düpedüz bağlantı kesildi; bu aralar sık sık oluyor” dedi. Bir başka adam “bu kadar çene yapacağınıza biri phonebulansı(telefon ambulansı) arasın! hem de acil!” deyip gence doğru koşarak gitti.
Bir başka genç hemen tv plazma monitörü andıran cep telefonunu kulağına götürüp acili aradı “Tamam arıyorum” kuşkulu nazarlarla etrafa bakınarak:
“Acil mi? Evet adres veriyorum… Samsung bilişim caddesi, sanal sokak, Nokia bulvarı, TELESES AVM karşısında bir telefon kapandı… acil lütfen” dedi.
çağrı yapılan merkezden gence:
“tamam… Anlaşıldı. Tele ekip gelene kadar pil masajı yapın, telefonu sırt üstü yatırın! Bağlantıları kontrol etmeyi ihmal etmeyin, şebeke ne durumda?”
“telefon tamamen kapalı olduğundan şebekeyi kontrol edemiyoruz”
Tele acil servis:
“tamam anlaşıldı...
Phonebulans gelene kadar kimi gence kimisi de telefona masaj yaptılar. Fakat ikisinde de yaşam belirtileri yoktu.
Mega kentin tüm sokak, cadde ve mahalle isimleri sponsor alarak teknoloji markaların isimlerini almıştı; belediyecilik tarihe karışmıştı. Bu mega firmalar reklam karşılığından yol asfaltlama, şehir temizleme işini hatta ramazan ayında bedava yemek dağıtma işlerini üstlenmişlerdi.
Az sonra phonebulans, siren çala çala yolu yara yara olay yerine intikal etmiş bulundular. Tele ekip hemen olaya el koydular. Ekipten tele doktor telefonu alıp bataryasını değiştirdi seyyar prize şarj aleti takıp akım verdi. Telefon bir açıldı bir kapandı fakat doktor bir hamle daha yaptı batarya konektörünü diliyle ıslatıp tekrar telefona taktı ve telefon açıldı. Tele hemşire de gence kalp masajı yapmış genç kendine gelir gibi olmuştu fakat telefon ile genç arasındaki sanal bağlantılar hala kurulamıştı; şebeke de yoktu. Doktor hemşireye başını sallayarak:
“Hemen telehaneye götürmek lazım” dedi.
Kullanıcı ile telefon sedyeyle phonebulansa alındı. Phonebulans gene siren çala çala arabaları yara yara telehaneye uçarak uzaklaştı.
Telehanede kalp, şarj krizi geçiren hastaları hemen yoğun bakıma aldılar. Kullanıcıya birkaç anjiyo telefona da batarya takviyesi yapılmıştı. Genç, hayata bir türlü bağlanılamıyordu! Telefon ise şarjda hayati kıvılcımlar gösteriyordu fakat bağlantı hata veriyordu!
Telehanenin dev monitöründe reklamlar vardı; reklamlarda “TELSESLE hayata bağlanın! 4.5 G ile kesintisiz, hızlı internetin keyfini yaşayın”
Az sonra ameliyathanede Prof. Simcart ile Dr. Megabayt by Flash hemşire çıktılar. Hastanın yakınlarına “Maalesef hastalarımızın sanal hayattan, bitkisel hayata girmelerine engel olmadık tüm çabalarımıza rağmen GERÇEK hayatta da bağlayamadık. Hastaların fişi çekme işini size bırakıyoruz!” deyip uzaklaştılar.
Hastanın babası ağlayarak:
“Telesesi mahkeme vereceğiz… mega teknoloji çağında “Bağlantı kesilmesi imkansızdır demişlerdi. Bağlantı ve tele batarya bitmemiş olsaydı şimdi yavrum yaşıyor olacaktı!”
Kısa bir süre sonra Mega kentin ana caddesinde bulunan dev plazma monitöründe bir konuşma vardı “ Ben TELESES genel müdürü olarak ulusa seslenişi yapacağım; az önce aldığım bilgilere göre bir telefon ve kullanıcımız sanal hayattan kopup bitkisel hayata girmişlerdirr. Hepimize çok gitmiş olsun! Cihazımız teknoloji ruhuna yakışır bir merasimle “Tekno mezarlığına” gömülecektir. Sanalımız, bağlantılarımız ve başımız sağ olsun!”
Ana caddede binlerce kullanıcı “Sanala uzanan eller kırılsın! Kullanıcılar ölmez, sanal bitmez… Susmayacak telesesimiz, kopmayacak bağlantılarımız!” dev pankartlarla sloganlar atıyordu!
Uluslar arası Yabancı ülkelerin mega teknoloji bakanları olayı kınadıklarını basına açıklamışlardı “Robot halkımıza her zaman internet hakkı kutsaldır, erişimi engelleyenleri kınıyoruz çünkü sanal, ekmek kadar, su kadar zaruri bir ihtiyaçtır”
***
Polis geniş çaplı operasyonlarla suç-neden tanımını bulmuşlardı “batarya-pilin Çin malı olup yan sanayi malzemelerden imal edildiği anlaşılmıştır! Yan sanayi pillerin telefonu açtığı fakat bağlantı sağlamasından zayıf kaldığını” söyleyen yetkililer konuyu BM komisyonuna göndereceklerini söylediler.
***
Dünyanın her yerinde Çin mallarına boykot haberleri gelirken Dünya koalisyon savaş güçleri Çin Semalarına hareket ettiler. Dünya bilim adamları bir genelge yayınladılar, bildiride “İnsanlar sağduyularına sahip çıkmalı yoksa bu savaş 3.dünya savaşın bir başlangıcı olabilir” diye yazmışlardı.
SON
Dünya genelinde internet ve sosyal medya kullanıcı sayıları:
•Dünya üzerinde 2.5 milyar insan internet kullanıyor. Bu kullanıcıların 1.8 milyarının sosyal medya ağlarında hesabı var.
•Kıtalar arası bazda internet kullanımında Kuzey Amerika % 81’lik bir oranla başı çekiyor. İnternet kullanımının en az yaygın olduğu bölge ise Güney Asya (% 12).
•Yalnızca 2013’te, 135 milyon insan daha sosyal ağlarda hesap oluşturdu.
•Sosyal medya aktif kullanıcı sayıları her geçen yıl artıyor. Facebook, 1,184 milyarlık güncel aktif kullanıcı sayısı ile sosyal ağlar arasındaki liderliğini koruyor.
•Aktif kullanıcı istatistiklerine göre en popüler ilk 10 sosyal medya platformları ise şöyle:
1.Facebook (1,184 milyar)
2.QQ (Tencent) (816 milyon)
3.Qzone (632 milyon)
4.Whatsapp (400 milyon)
5.Google+ (300 milyon)
6.Wechat (272 milyon)
7.LinkedIn (259 milyon)
8.Twitter (232 milyon)
9.Tumblr (230 milyon)
10.Tencent Weibo (220 milyon)
***
Türkiye’de internet ve sosyal medya kullanıcı sayıları hangi boyutta?
•Türkiye’de internet kullanım oranı, tüm nüfusa oranla %45.
•Türkiye’de 35 milyonun üzerinde internet kullanıcısı, 36 milyon aktif Facebook hesabı var. (Sahte hesaplar dahil)
•Günde ortalama 4.9 saatimizi kişisel bilgisayarlar üzerinden, 1.9 saatimizi mobil cihazlar aracılığıyla internette harcıyoruz.
•Günde ortalama 2 saat 32 dakikamızı sosyal medyada geçiriyoruz.
•Türkiye’de en çok kullanılan sosyal medya platformu olan Facebook’u (%93), sırayla Twitter (%72), Google+ (%70) ve LinkedIn (%33) takip ediyor
Tablolar Alıntıdır Kaynak: Dijital /Ajanslar
Öngörülerim:
1-3. Dünya savaş senaryolarında adı geçen üç olasılık: Su savaşları, petrol savaşları ve telemonikasyon savaşları olarak öngörüyorum.
2- Güçlü devletler, kıyamete kadar dini savaşları İslam topraklarında, teknolojik savaşları da Çin topraklarında sürdürmeye devam edeceklerdir.
TANIMLAR:
Fomo: FOMO (Fear of Missing Out) yani ’gelişmeleri kaçırma korkusu’ nedir?
FOMO, gündemi kaçırma korkusudur. Özellikle ’nomofobi’ olarak bilinen, bağımlılık derecesinde telefon kullanma durumudur. Bu durum insanın kontrol duygusuyla ilgili bir korku. Her insanda bir kontrol duygusu vardır. Nasıl fiziksel bütünlüğün kontrolü kaybolunca vücutta ağrı oluşuyorsa, psikolojik bütünlük de bozulunca korku oluşuyor.
Telekomünikasyon (uzak iletişim): Fransızca télécommunication sözcüğünden geçmiştir. Bu kelimenin kökeni ise Yunancadaki "tele" ile Latincedeki "communicare" nin birleşimidir. Duyum, yazı, resim, simge ya da her çeşit bilginin tel, radyo, optik ile başka elektromanyetik dizgelerle iletilmesi, bunların yayımı ya da alınması.
Phonebulans: sanal ambulans
Telehane : sanal hastane
QRobin YAY© 2015 (Deman Ronahi)
YORUMLAR
İnternet işleri kolaylaştırıyor evet,
ama ben en çok kütüphaneye gidip o kitap kokusunun arasında saatlerimi harcadığım günleri özledim sanırım.
Ve bi konu hakkında bilgi sahibi olmak için emek etmek önemliydi.!
Bunun önüne geçilebilir mi?
Bence herkes kendini kontrol altına almayı öğrenirse mümkün,
ama insanlar kolay ulaşılabilir şeyleri seviyor (en basiti fast-food).
Güzel ve ilgi çekici bir yazıydı.
Tebriklerimle..
DemAN
Hoş geldiniz güzel yürek...
Değerli yorumunuz için çok ama çok teşekkür ederim, her daim sağolun efendim
Selamlarımla
İletişim çöplüğünün insanı ne hale getirdiği ve ayrıca günümüzden geleceğe ironik bir dokunuş olmakla birlikte siyasi ve toplumsal olayların karikatürize edilişini anlatan ve yazı zekası gerektiren bir kurgu... Oldukça iyiydi. Ama bir eleştirim var, daha öncekilerde olduğu gibi hala bir takım gramer ve vurgu hataları var. Tek tek yazmak istemedim. Dikkatinden kaçtığını düşünüyorum. Tekrar baktığında görürsün nasıl olsa.
Çok başarılı ve keyif verici bir yazı...
Tebrikler kardeşim...
DemAN
değerli yorumunla beni onurlandırdın ve güçlendirdin... gramere gelince çok çalışmama rağmen bir türlü yapamıyorum, sanırım imge ve gramerden çok zayıfım...
Bir daha bakayım :)
Çok teşekkür ederim, selamalrımla
:)
Durum bu kadar vahim işte...
Gözlemleriniz bir bilim kurgu gibi görünse de bizleri açık ve net anlatıyosun.
Ayrıca sizin kaleminizden ilk kez böyle bir yazı okudum. Günümüze cuk oturmuş bir yazı tebrik ederim.
Saygilar
DemAN
Merhaba hocam
Değerli yorumunuzla beni onurlandırdınız efendim... Çok teşekkür ederim, sağolun.
Selamlarımla hocam
Durum bu kadar 'absurd' mu?...
Evet!...
Böyle devam eder mi?...
Evet!...
Tv'de bir akademisyen, insan beyninin küçülmekte olduğunu söylüyordu...
Küçülen beyin, robotlaşmanın nedeni olacak herhalde...
Zaten, bugün de, robotlaşma ile insanlığın geleceği üzerine yapılıyor, projeksiyonlar...
Tanıklık ettiğimiz zamanımız, yazıdaki traji-komik durumların uzak olmadığını gösteriyor...
Şimdi, atı alan Üsküdar'ı geçiyor gibi, ama...
Tebriklerimle.
DemAN
Aynen... düşüncelerinizle hemfikir olduğumu ve çok ama çok teşekkür ederim, sağolun efendim
selamlarımla
Gerçekten çok keyif aldığım, değişik bir kurguydu. Fantastik öykülere bayılıyorum. Sevgili PLASEBO yu keyifle okurken sizi de keşfettim, okuyacağım bundan böyle.Paylaşmanız vesilesiyle yazınızı okumak imkanım olduğu için mutluyum...
Konuyu işleme şekliniz ve tarzınız okumaya keyif katmış.
Güzel paylaşımınıza,edebiyata verdiğiniz emeğe ve
yaşattığınız okuma keyfine teşekkürler... Tebriklerimle... Saygıyla...
NOT::
Bir şiir veya yazı okunur ve yazarı nezaketen tebrik edilir. Bunun için her seferinde tekrar tekrar yazmaktan kurtulmak için kopyala-yapıştır yöntemi kullanılması nezaketsizlik değil,
zaman kazanmak için baş vurulan bir yöntemdir.
Yazılara ve şiirlere YORUM YAPMAK detaylı bir çalışma olup konuya vakıf olmayı ve zaman ayırabilmeyi gerektirir. Ben o birikime ve zamana malik olmadığım için, yorum yapamıyorum...Siz saygıdeğer yazar dost; bu notumu Yorum yapmak değil, LÜTFEN bir TEBRİK ETME ve Teşekkür etme olarak kabul ediniz...
DemAN
Merhaba hocam;
sayfaya gelmeniz, beğenmeniz beni mutlu etti, değerli yorumunuz için çok sağolun efendim
Teşekkürler ve selamlarımla