PASTIRMA YAZI NİMETİ

• 5 Eylül 2015 Cumartesi 21:01:57

Bir perşembe akşamı geldi bana aşk... Penceresi açık olan malikanelere doluşan rüzgar gibiydi, serindi. Pastırma yazında bir 10 Ekim gününe sarkıyordu zaman...
Yazın tazeleğinden nimetler getirdin kalbimin kilerine. Başka dünyaların mevsimlerinde yetişmiş nimetlerdi eteğindekiler... Cennetten salıverilmiş bir melek edasındaydın. Belki bizi daha melekcil yapma amacındaydın. Amacını umursamıyordum ben. Ve ben ilk defa sevdanın yamacını aşma çabasındaydım.

Sabahleyin uyandığımda gözlerinle yıkar oldum yüzümü, gözümü. İçtiğim sütüme aroma oldu eşsiz çileklerin.. Bardağı kenarından içiyordum. İçiyordum ki sırf çilek dudaklarına öykündüğüm için. Gözlerimde doğuyorsun ve gözyaşlarımda sulanıyor, yeşeriyor gözbebeklerin...

Çam yaprağını ağzıma alıyorum dört mevsimdeki yeşilliğin hatrına. İsmini ağzıma çam sakızı yaptığımdan beridir, çobanlara armağan ettim dağlardan gelen ağzıma layık can suyumu. Uzanıyorum kar çöllerine... Ellerine, pamuk tarlasından kaynaklanan avuç içine aşktan kınalar çalıyorum. Salyangoz misali dolanıyorum, kıvrılıyorum. Geçtiğim yerleri parlatıyorum saflığınla...
Yorulduğumda hayaline sığınıyorum..