- 742 Okunma
- 7 Yorum
- 1 Beğeni
KOL BÖREĞİ -4-
Ak sakallı Dede çocukluğu yıllarında bir gecekondu, şimdilerde ise sosyete semti olan İstanbul’un Zeytinburnu ilçesine geldiğinde ‘’ Ah Seyit ah.’’ Dedi ve gözleri doldu.
Şimdi diyeceksiniz ki ‘’ Seyit kim? Ak sakallı Dedenin niçin gözleri doldu?’’
Efendim Seyit bu ilçeye ilk yerleşen şahıs idi.Ak sakallı Dedenin ana tarafından hemşerisiydi. Aslen Karadenizli olan Seyit’in her Karadenizli gibi oldukça haşmetli, dehşet bir burnu vardı. Gel zaman git zaman bu semt giderek insanlar tarafından dolmaya başlayınca ona bir isim vermek zarureti hasıl oldu. Uygun ismin Seyit’in burnuna izafeten ‘’Seyit’in burnu olmasına karar verildi. Zamanla bu ‘’Seyit’in burnu’’ da Zetyinburnu olarak söylendi ve öyle kaldı.
İki saat kadarlık bir uçuştan sonra Şenay Teyze’nin evine vardı Ak Sakallı Dede. Şenay Teyze evinin bahçesine bir kazan koymuş, altına odun atıp yakarak bir şeyler kaynatıyordu. Hemen yanına yaklaştı.
Ak sakallı Dede’yi gören Şenay Teyze hemen elindeki işi bırakıp yanına koştu.
-Viiiiiiyyy. Ak sakallı Dedem gelipti. Hoş gelmişsen dedem.
-Hoş bulduk Şenay. Ne var ne yok. Neler yapıyorsun böyle hararetli hararetli.
-Behmez yapirem ay balam. Tut gaynatirem. Biraz da bestil yapacam.
Ak sakallı Dede içinden ‘’ Bu hamarat hatuna börek yaptırmak hiç de zor olmayacak. Baksana İstanbul’da üstelik Zeytinburnu gibi bir sosyete semtinde Hâla gelenek-göreneklerinden kopmamış.’’ Diye düşündü.
-Aferin kızım. Çok güzel ediyorsun. Yalnız ben sana söyleyeyim. Böyle pestille, pekmezle kurtaramazsın yuvanın saadetini. Börek yapman lazım.
Şanay Teyze heyecanla atıldı.
-Böbregi boş ver ay dedem. İstirsen sene güzel bir gaz cigeri yapam.
Böreği böbrek anlamıştı besbelli. Kaz ciğeri de malum Kars’ın en meşhur yemeklerinden biriydi.
‘’Yok yok. Böbrek istemiyorum’’ dedi Ak sakallı Dede. Tam ‘’ Börek yap’’ diyecekti ki Şenay Teyze lafı ağzına tıktı.
- Kaşar istiyipsen ay balam?
Kars’ın Kaşarı da meşhurdur ama onca yolun yorgunluğu ile Ak sakallı Dede bu kaşarı başka türlü algıladı ve yanakları kıpkırmızı oldu bir anda.
-Kız ne kaşarı. Bu yaştan sonra? Tövbe tövbe…
Şenay Teyze sıralamaya başladı.
-Bal getirem? Sen tatlıyı seversen.
Ak sakallı dede ‘’ ooooo…İşimiz zor. Bu evde maşallah beslenme oldukça iyi.’’ Diye düşündü. Tam ‘’ Bal da istemem’’ demişti ki Şenay Teyze içeri koştu ve iki dakika sonra bir tabak dolusu kayısı getirdi.
-Abrugoza hayır demezsin sanıram ay dedem.
Ak sakallı Dede ‘’ bari bir iki kayısı yiyeyim’’ diyerekten ağzına bir kaysı atmıştı ki Şenay Teyze bir anda pestil, köme, kaz yumurtası, tereyağı, otlu peynir, lavaş ekmeği, yeşil soğan, halis lor, dut, ceviz, elma, armut, kak ( meyve kurusu), kavurma ne varsa koydu önüne.
-Yoldan gelmişsen, açsandır. Ye menim dedem.
Ak sakallı Dede bu evde bütün yolların mideden geçtiğini fark etti. İşi oldukça zordu. Çünkü bütün yolların mideden geçtiği bir evde huzursuzluk olmaz, dolayısıyla da böyle bir aileyi kurtarmak için evin hanımına börek yaptırılamazdı. Hem ona nasıl diyebilirdi ki ‘’ Kocanı iyi besle, yoksa gider başka birini bulur’’ diye. Tek umudu vardı o da Şenay Teyzenin biraz saf olmasıydı. Daha küçük bir çocukken ceviz ağacından tepe üstü düşmüş olduğundan beyni biraz hasarlıydı.
-Kızım bak. Bunlar iyi güzel de karbonhidrat, protein, vitamin ve minerallere de ihtiyacı var. Milleti iyi beslemen lazım.
İşte tam o anda Şenay Teyzenin kocasının öce göbeği, on saniye kadar sonra da kendisi göründü evin kapısından.
-Te be n’oolur burada beaaa.
Şaşırdınız değil mi. Bizim Karslı Şenay Teyze sen taaa Kartsan kalk, bin kilometreden fazla yol al, sonra git elin Trakyalı Mestan Agası ile evlen.
Şenay Teyze kocasına ‘’ Görmiyipsen ay gede. Ak sakallı Dedem gelipti’’ diye cevap verdikten sonra Ak sakallı dedeye fısıltı ile ‘’ Görirsen ay dedem. Beslenme ile ilgili bir sorunu olmayıptı gedenin. Maşallah camış kimi oluptu.’’
Ak sakallı Dede, Şenay Teyzeye ‘’ Kız öyle deme adama. Ne ayıp.’’ dese de gördüğü manzara karşısında hak vermeden edemedi. Evet. Bu evde bir beslenme sorunu yoktu. İlle velakin yerine getirilmesi gereken bir görevi vardı ve bu görevde son halka Şenay Teyze idi. Mestan Aga çatlasa da patlasa da o börek mutlaka yaptırılmadı.
Mestan Aga, Ak sakallı dedenin önündeki sofrayı görünce teklifsiz tekalifsiz oturdu hemen.’’ Benım karbon idrat ilen minerala ihtiyacım var beaa’’ diyerek. Bütün bir lavaşın içine kavurma doldurup komple ağzına tıkıştırdıktan sonra Ak sakallı Dedeye döndü.
-Ojj gelmişsin beaaa. Angi rüzgarlar attı böle?
Ak sakallı Dede cevap verdi.
-Ya bir börek meselesi vardı da onun için gelmiştim Sevgili Mestan.
Mestan Aga börek lafını duyunca yaşın yaşın ağlamaya başladı.
-Te be bürek deme de ne dersen de. Bu ain gacı yapmaz bize bi bürek.
Ak sakallı Dede ‘’ Yuh anasını satayım. Yatayım beni de ye. Bu kadar şey var, adam hâla börek diyor’’ dese de ‘’ Tamammm. Şimdi oldu. İşte buradan çalışmam lazım’’ diye düşündü ve hayret etmiş gibi sordu.
-Kız Şenay. Niçin herife…Pardon…Sevgili kocacığına börek yapmazsın bakayım?
Şenay teyze ağzını açıp cevap verecekti ki Mestan Aga atıldı.
-Te be bilmez ki yapsın.
Ak sakallı Dedenin gözleri hayretten fal taşı gibi açıldı.
-Kızım sen börek yapmayı bilmiyor musun?
Şenay Teyze teaccüble başını önüne eğdi.
-Ya mesela en basiti parça pinçik böreğidir. Bilmiyor musun?
Şenay Teyze boynu bükük bir küheylan gibi cevap verdi
-Bilmirem.
Ak sakallı Dede sormaya devam etti.
-Hıngel biliyor musun?
-He onu bilirem.
-Erişte biliyor musun?
-He onu da bilirem.
-Gagala yapmayı biliyor musun?
-He onu da bilirem.
-Lavaş ekmeği de yapabiliyorsun?
-He lavaş eppegi de bilirem.
-Hıngel biliyorsun, erişte biliyorsun, gagala biliyorsun, hatta lavaş ekmeği yapmayı da biliyorsun ama börek yapmayı bilmiyorsun. Acayip.
Şenay Teyze ezim ezim ezilerek cevap verdi.
-Anam örgedecahtı ama tam börek konusuna geldiğimizde ham bu gedeye kaçtım ay dedem. Böregi örgenamadım.
Mestan Aga yine atıldı.
-Bılmez bu susak. Te bu yüzden boşayacagım ben bunu.
Ak sakallı Dede neredeyse ‘’Zıkkımın kökünü ye e mi. Kadın sana bu kadar yiyebileceğin şey hazırlıyor. Börek de olmayıversin ölmezsin’’ diyecekti lakin yerine getirmesi gereken bir görev vardı.
Sakallarını sıvadı ve ‘’ İş başa düştü. Ben öğreteceğim artık’’ dedi içinden. Daha sonra Şenay Teyzeye seslendi.
-Kızım şimdi ne yapalım biliyor musun? Şu fili ( Metan Agayı kast ediyor tabii ki) memnun edebilmek için ben öğreteceğim sana börek yapmayı. Hımmmm. Nasıl bir börek yapalım? İstersen şöyle farklı bir börek yapalım seninle.
Ak sakallı Dede İzmir’den geldiği için o anda aklına Ege Bölgemizin meşhur böreği serpme böreği geldi ve heyecanla bağırdı.
-Evettt. Serpme böreği yapalım seninle.
‘’Serpme böreği’’ lafını duyan Mestan Aga’nın gözleri parladı. Lakin Ak sakallı Dede daha ‘’Serpme böreği’’ der demez hemen fırlayarak evin bodrumuna inen Şenay Teyze az sonra Mestan Aga’nın balık tutmak için kullandığı ve serpme denen ağı getirince onun börek konusunda umutsuz bir vaka olduğu anlaşıldı. Yine de Ak sakallı Dede pes etmek niyetinde değildi.
-Kızım Tatar böreği..
Der demez Şenay Teyze ‘’ Tatarı nerden bulam ay dedem.’’ Demez mi?
Hay Allah’ım Ya Rabbim. On parmağında on marifet olan bir hatunun börek konusunda bu kadar cahil olması aklın alacağı şey değildi.
Ak sakallı Dede için yapılacak tek bir şey kalmıştı artık. Kendisi bir tepsi börek yapacak ve Şenay Teyze yapmış gibi kendinse bu görevi veren hakimler heyetine yutturmaya çalışacaktı.
• Yavaşça kalktı oturduğu yerden. Şenay Teyze de heyecanla kalktı.
-Gidipsen ay dedem?
-Yolcu yolunda gerek sevgili Şenay. Bir an önce gidip kendim bir börek yapmalıyım.
-Az daha kalaydın. Sana kete yapaydım.
Ak sakallı Dedenin gözleri fal taşı gibi açıldı. Heyecan ve sevinçten neredeyse kalbi duracaktı.
-Kete mi dedin sen?
-He kete dedim menim dedem.
-Kete yapmayı biliyor musun?
-Bilmez miyem ay balam. İnsan Garslı olar da kete bilmez mi?
-Allah seni davul etsin e mi. Kız madem kete biliyorsun da niçin börek bilmiyorum diyorsun.
-Kete börek degildir ki ay dedem. Kete ketedir.
Ak sakallı Dedenin ketenin börek olup olmadığını tartışacak durumu olmadığı gibi kete deyince akan sular dururdu onun için. Ayrıca Ak sakallı Dede ile Şenay Teyze konuşurlarken sofrada ne var ne yok silip süpürmüş olan Mestan Aga’nın da gözleri parlamıştı kete lafını duyunca.
Şanay Teyze kete yapmak üzere kolları sıvadığı anda Mestan Aga ateş üzerinde kaynamakta olan dut şırasına başını daldırıp kana kana içti. Sonra kümese yöneldi ‘’ Ben şuradan iki kaz keseyim de karnımız doysun’’ diyerek.
KETE ( KARS USULÜ)
MALZEMESİ
• 2,5 Su bardağı süt
• 1 Büyük paket margarin
• 1 Tatlı kaşığı maya
• 1 Kaşık, tuz
• Aldığı kadar un
• İçi için:
• 2 kaşık yağla kavrulmuş 4 kaşık un.
• YAPILIŞI
• 1 Yarım bardak sütle mayayı kabartınız.
• 2 Erimiş yağı, sütü, mayayı ve tuzu karıştırarak aldığı kadar un ile yumuşak bir hamur yapınız.
• 3 Hamuru ılık bir yerde bir saat bekleterek kabartınız.
• 4 Yumurta büyüklüğünde parçalara ayırınız.
• 5 Yuvarlıyarak yarım cm. kalınlığında açınız ve İçine iki kaşık margarinle kavrulmuş undan serpiniz.
• 6 Unlu taraf içte kalacak şekilde iki taraftan rulo yapıp ortada birleştiriniz.
• 7 Rulonun üst kenarlarını iki ucundan bastırıp bir ucundan başlıyarak kendi etrafında döndürünüz ve uç kısmı ortaya sokarak yok ediniz.
• 8 Tepsiye aralıklı dizerek üzerini bastırınız.
• 9 15-20 dakika beklettikten sonra yumurta sarısı sürüp kızgın fırında pişiriniz
Ak sakallı Dede bir iki saat sonra önüne konan ketelerin yarınsı mideye indirmiş, diğer yarısını da Mestan Aga götürmüştü. Şenay Teyzeye ise her zamanki gibi bu ağır işin yorgunluğu kalmıştı. Ama olsun. Sevdikleri mutluydu ya o da mutluydu…
BİTTİ
YORUMLAR
sami hocam, bu seriyi çok sevdim. börek savaşçısı ak sakallı dede mükemmel bir tipleme. belirsizlikler absürd komediye öyle bir uyuyor ki bence siz komedi dizisi senaryosu yazıp televizyonlar gönderin. daha çok insanı güldürüp sevindirmek büyük iyiliktir. yanlız ak sakallı dede ile canan karatay karşılaşırsa ne olur diye düşündüm. çok tebrikler.
sami biberoğulları
Senaryo yazmayı çok isterdim. Lakin o tamamen başka bir olay. Biraz araştırdım, düz bir anlatımdan çok farklı. Kısacası o konuda bayağı bir eğitim almam gerekiyor.
Belki tiyatro olabilir. Bu sitede bir denemem de oldu zaten. Zamanında bayağı beğenilmişti. Onda da yine sitedeki dostları çeşitli rollere büründürmüştüm.
İleride inşallah yine yazarım.
İlginize çok çok teşekkür ederek selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
En güzel tarafını da, en sona saklamışsın hocam.
Kete dedin mi, akan sular durur valla bizim evde.
Doğuda çalışmadık, uzun süreli seyahatlerimiz da olmadı oralara ama,
bu kete bir yerden geldi yerleşti işte damak tadımıza.
Sanırım Erzincan yöresinden gelip, memleketimize yerleşen dostlarımız sayesinde.
Bizim hanım da öğrenmiş bir yerlerden yapmayı,
arada bir ziyafet çekiyor ev halkına.
Valla,
nerede ise bir roman yazacaktın börek hakkında hocam.
İşin doğrusu,
olayı biraz kısa bile kestiğini düşünüyorum.
İyi ki birileri çıkıp, bu börek hakkında bir laf etti.
Yoksa,
bu güzel börek muhabbetini yapamayacaktık.
Sağ ol.
sami biberoğulları
İlginçtir ki google amcadan kete tarifi alayım derken ketenin Karadeniz yiyeceği olduğunu öğrendim. Karadenizden yayılmışmış diğer bölgelere.
Diziyi uzatmam mümkündü elbette fakat 1-1-3-4 gibi numaralandırsam da değerli dostların bazıları o rakamları g''Sami hoca bu gün bir şey yazmamış'' zannediyor ve yazıyı okumuyorlar. Zaten ben de Kol Böreği 1-2-3-4 demek yerine Boşnak Bçreği, Su Böreği, Kete deseymişim daha iyi olacakmış art. Ama geçti artık.
Yeni mizahlarda ve yazılarda buluşmak dileklerimle.
Selam ve sevgiler.
Dört günde dört börek.
Ak sakallı dedenin sakallarını pişmaniye olarak görüyorum artık :)
Mizah yeteneğinize saygılarımla.
sami biberoğulları
Denemekte fayda var:
Selam ve sevgilerimle.
oyyyy men sene gurvan sende sevdiklerine abim garnım cırıldı gülmekten öyün ocağın şen olsun yuvana hoşbetlih otursun sen meni güldürdün Allahta seni güldürsün torpah avuçlayasan Altın tapasan sabahın huzur akşamın mutluluk olsun yuvana ay akşamdan güneş erkenden doğsun seni sevirem men çok uzun yaşayasın yengem evlatların ve sevdiklerinle saygılar şelale👑
Emine UYSAL (EMİNE45)
Dua eden dilin dert görmesin, hepsine birden Aminnn
sami biberoğulları
Rabbim benim için ettiğin tüm duaları senin için de nasip eylesin.
Selam ve sevgilerimle
Merhaba Sami hocam, bu yazın da çok güzel olmuş.
Uzunca bir anı yorum yazayım dedim ama vazgeçtim çünkü bu böreklerle ilgili benim de çok anilarim var yazilacak.
En iyisi suböreğinden başlamak galiba, hem senin yazıya da cevabı yorumum olur ne dersin :-)
Saygilar
sami biberoğulları
Senin yazacağın yazının ( Ya da yazıların) da oldukça ilginç olacağından eminim. Merakla bekliyorum:
Selam ve sevgilerimle.