Kıyıya Vuran Onur
Doyumsuz ve sınırsız ihtirasları uğruna gözlerini bile kırpmadan fütursuzca kuralsız ve adaletsiz bir şekilde,
Coğrafyaları kendi emel ve hayallerine göre şekillendirmeye kalkışanların ayıplarıdır denizin bile kabul etmediği bir zulmün iz düşümü. Artık Eserleriyle övünebilirler kafası kumda olan muktedirler. Nefes almayı bile kontrol etmek isteyen sadist ruhlu kişiler kara/r verselerdi bir an önce
Hangi dilde ağıt yakılacak ve hangi renkte göz yaşıyla ağlanacak bu bebeklere keşke onu da söyleselerdi.
El kadar çocukların körpe bedenleri parçalara b/ölündükçe hükümdarlıklarının tek parça kalacağını planlayanlar bu plan uğruna gençlerin kanlarını sebil edenler diriyi değil de ölümü kutsayanlar ileride ne kadar yanıldıklarını anlayacaklar ama ne yazık ki iş işten geçmiş olacak.
Her ne kadar içimizdeki ses bize fısıldıyorsa korkak etiketli kelimeleri içimizden geçiyorsa şiirimsi dizeler;
kalk gidelim kimliksiz eşkiyalar üşüşmeden üstümüze leş kargaları gibi. Kurtaralım insanlık onurunu zedelenmişken en ince yerinden.ve zirve yapmışken vatan millet edebiyatı ülkemde gencecik bedenlerin
b/ölünmüş fidan gibi vücutlarında dile geliyorsa kirli siyaset. Gitme vaktidir gidelim dememizi bekleyenlere inat gitmeyelim kalalım ölümlere ve kıyımlara inat.
El verirdir ki söyleyecek bir sözümüz ve yine gönül isterdi ki bu sözü söyleyecek yüzümüz olsun insanlık olarak.
O sabah kıyıya bir sabinin ölen bedeni vurmamıştı ,kıyıya vuran insanlığımızın menfaat denizinde boğulan onuruydu aslında.
.imcinitas03092015/tuzluçayır-mamak
YORUMLAR
kıyıya vuran insanlığımızın menfaat denizinde boğulan onuruydu aslında.
Ben bugün hala aynı konuyu ele almışsam, yıllardır çözülemeyen bir sorunla karşı karşıyayız demektir.
Allah yardımcımız olsun.
cinitas
Duyarlılığınız için çok teşekkür ediyorum saygılar sunuyorum 🙏
cinitas
Nefes almayı bile kontrol etmek isteyen sadist ruhlu kişiler kara/r verselerdi bir an önce
ve işte geldiğimiz nokta.
bitti her şey dost şairim
insanlık tükendi
aile denen mefhum ve aşkın isyanı
aşık olduğu karısını öldüren cani koca
sapkın ve sapık insanlar tacizi ve nefreti ve onursuzluğu giyinmiş yüzünde maske ile dolaşan
azınlık kaldık.
dünya zaten miadını doldurdu.
umut diyoruz
sevgi diyoruz
inanç ekiyoruz
acı biçiyoruz
zalimler zulümde sınır tanımazken
ama görünürde herkes inançlı ve sevgi dolu ve masum
yazık ettik en çok çocuklara ve geleceği şimdiden tükettik
sonsuz selamımla
yüksek mevkilerdeki muktedilerin böyyük işleri var, çocuklarla mı ilgilenecekler, bak nelerle iligleniyorlarmış?!
Yüreğine sağlık...
...
Antalya körfez gazetesinin bugün ki manşeti Antalya gündemine bomba gibi düştü Gazetedeki habere göre AKP’li meclis üyeleri, belediye başkanı Türel, AKP İl Başkanı Rıza Sümer’in MHP’den AKP’ye gecen Osman kepez gibi birçok isminde içinde bulunduğu kişilerin rüşvet zinciri oluşturdu iddia edildi İşte o haber "
reklam alanı
Erdoğan’ın gözdesi Fethullah’ın kankisi
AKP İl Başkanı Sümer’in “Hakkında birkaç dosya var” dediği Merhatun’la ilgili iddialar dudak uçuklattı. Merthatun’a 239 bin lira avantaverdiklerini ifade eden firma yetkilileri, “Erdoğan’ın transfer için 1.5 milyon lira getirdiğini söyledi. Yanımızda Fethullah’ı aradı” dediler
ÖZEL HABER
Dudak uçuklatan iddialar arasında Merthatun’un Türel’i ortağı olarak tanıtması, hatta Türel’in eşinin adını kullanarak ofis döşetmesi de yer alıyor. Kemal Kılıçdaroğlu’na da ‘pirim’ diyen Merthatun, siyasi nüfuzunu kullanarak ceviz ticareti bile yapmış.
CHP’den AKP’ye sansasyonel bir şekilde transfer olan meclis üyesi Ercan Merthatun’un ihraç talebiyle disipline gönderilme gerekçelerinden biri Mavi Akdeniz isimli temizlik şirketinden çeşitli aralıklarla aldığı iddia edilen toplam 239 bin TL’lik rüşvet. Şirket yetkilisi Barış Sak, Merthatun’un kendisini Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in vekili, sağ kolu olarak tanıtıp, Türel’in de bilgisi varmış izlenimi yaratarak çeşitli zamanlarda rüşvet aldığını iddia etti. Merthatun’un kendilerine büyük otellerin atık yağ ve atık posa işlerinin bağlanmasında yardımcı olma teklifinde bulunduğunu, daha sonra da şirkete yüzde 25 ortak olduğunu ileri süren Sak, bunun karşılığında birçok ödemeyi elden yaptıklarını, 50 bin TL’lik olan bir bölümünü de eşi Eylem Albayrak Merthatun’un banka hesabına havale olarak gönderdiklerini açıkladı. Meclis üyesi Merthatun’un, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan Menderes Türel’e, Fethullah Gülen’den CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, Türel’in eşi Ebru Türel’den dönemin AKP İl Başkanı Mustafa Köse’ye kadar herkesin ismini nasıl kullandığını ve kendilerini nasıl aldattığını anlatan Barış Sak, suç duyurusunda bulunduklarını da belirtti.
http://www.antalyakorfez.com/PnlErisim/UploadedItems/02092015104624avanta.jpg
‘TÜREL’İN SAĞ KOLUYUM’ DEDİ
Hakkındaki ‘birkaç dosya’ nedeniyle AKP tarafından İl Disiplin Kurulu’na gönderilen ve geçen hafta yazılı savunma veren Ercan Merthatun’un hakkındaki dosyalardan biri ortaya çıktı. Merthatun’a toplam 239 bin TL rüşvet verdikleri iddiasıyla hem Menderes Türel’e, hem de AKP’ye başvuran Mavi Akdeniz Geri Dönüşüm San. Tic. Ltd. Şti. sahipleri, Türel’in, “Savcılığa başvurun. O zaman bu işin önünde miyim, arkasında mıyım, üstünde miyim, ortaya çıkar” demesi üzerine suç duyurusunda da bulundular. Merthatun’la ilk kez Konyaaltı’nda Turka Grup adlı bir işyerinde karşılaştıklarını ve kendisini “Menderes Türel’in sağ kolu” diye tanıttığını aktaran firma yetkilisi Barış Sak, “Daha önce CHP’den Muratpaşa Belediye Meclis Üyesi olduğunu söyledi. ‘Sonrasında Recep Tayyip Erdoğan beni havaalanına çağırdı. Kendisiyle sık sık görüşürüz. Ben o zaman kırtasiye işi yapıyordum, batırmıştım. 1 milyon 300 küsur milyon civarında bir borcum vardı’ dedi” diye anlattı.
ERDOĞAN’DAN VIP’DE 1.5 MİLYON
CHP’de önseçimde ikinci sıradan çıkarak meclis üyesi olan Merthatun’un AKP’ye transfer olmasını, “Ak Parti benim oyuma muhtaçtı” sözleriyle açıkladığını belirten Sak’ın bundan sonra söyledikleri ise daha da ilginç. Recep Tayyip Erdoğan’ın çanta içinde getirdiği 1.5 trilyonu transfer karşılığı VIP’de kendisine teslim ettiğini söylediğini ileri süren Sak, Merthatun’un sözlerini şu şekilde aktardı: “Erdoğan’la bu şekilde görüştük, anlaştık. Menderes Türel’le tamam dedim. Recep Tayyip Erdoğan ‘Bundan sonra bana bağlısın’ dedi. 1.5 trilyonu da verdi. Ben de menfaatim dolayısıyla geçiş yaptım. Geçiş yaptığımın sonrasında bütün meclis üyeleri kendine göre bir şey istedi. Ben sadece para pazarlığı yapmadım. Bana aynı zamanda, ‘İkinci dönemde sen Muratpaşa Belediye Başkanı adayısın. Bunun için sana yol veriyoruz’ denildi. Türel de, Erdoğan da aynı şekilde. ‘Yasal bir problem oluşmayacak, herhangi bir ceza gelmeyecek şekilde sen işlerini yürüt’ dediler. ‘Seçim için kendine en azından 30 trilyon liralık bir hazırlık yap’ denildi”.
TÜREL KADAR HÜKMÜ OLAN BİRİ
Kendilerin atık yağ ve geri dönüşüm işi yaptıklarını öğrenince de, “Antalya genelinde 2 bin 500 otel var, hepsini size bağlarım” dediğini aktaran Barış Sak, “Antalya ve Akdeniz bölgesinde bizim gibi 10 tane firma var. Bizim de işyerimiz yeni, otellerin satın alma departmanlarıyla ya da otel sahipleriyle çok fazla samimiyetimiz yok. Siyasi kimliğini kullanarak tüm ilçe belediye başkanlarını arayabileceğini söyleyince işimize geldi” diye konuştu. Merthatun’un kendisini “Büyükşehir’de başkan vekili olmam nedeniyle Türel kadar hükmü olan bir insanım” şeklinde lanse ettiğini söyleyen Mavi Akdeniz yetkilisi Sak, gerekirse belediye başkanlarını ve otel sahiplerini Türel’e arattıracağını ve otellerin kaçak bölümlerini yıkmakla tehdit edeceklerini söylediğini ileri sürdü. Yıkma tehdidi nedeniyle otel sahiplerinin istediklerini yapacaklarını belirttiğini iddia eden Sak, “Bize destek sözü verdi. Tanıştığımız Turka Grup’un ortağı olduğunu da söyledi. Kendisiyle tanıştığımız için çok mutlu olduk” dedi.
6 AYDIR YAPILMAYAN TESLİMAT
Merthatun’un bu ilk tanışmadan birkaç gün sonra arayıp hal hatır sorduğunu kaydeden Sak, “Bize, ‘Müsait bir zamanda yemek yiyelim’ dedi. Ulupınar’da işyerimiz var, Şelale Restoran. Kendisini yemeğe götürdüm. Ailemle tanıştırdım. Sohbet ettik. Bir kızı olduğunu, havaalanı civarında Arya Grup diye temizlik firması olduğunu söyledi. ‘Temizlik malzemesi ihtiyacınız oluyor mu?’ diye sordu. Biz de otellerin yağlı kanal, davlumbaz ve baca temizliğini yapıyoruz. Yağ çözecek tarzda kimyasallara ihtiyacımız var. Kendisinden fiyat istedik. Fiyat da cazip geldi. ‘Fiyatımız cazip, ama biz ön ödemeli çalışıyoruz’ dedi. İstediğimiz ürünün fiyatı 19 bin lira tuttu. Elden nakit olarak ön ödeme istedi. Ödemeyi elden nakit olarak kendisine yaptık. ‘Bir hafta sonra elinizde olacak’ dedi. Biz bu olayı yaşadığımız zaman yaklaşık üçüncü aydı. Şu anda dokuzuncu aya geliyoruz. 6 ay geçti biz bu ürünleri daha alamadık; mağduruz” diye yakındı.
CEVİZ TİCARETİ BİLE YAPMIŞLAR
Meclis Üyesi Merthatun’un daha sonra kendilerinden ceviz istediğini aktaran Barış Sak, “Restoran sektöründe, otellerde gıda işinde olduğumuz için, ‘Bir ceviz işim var, ceviz alabilir miyiz?’ dedi. ‘Tabii’ dedik. Konyaaltı’nda Deniz Kuruyemiş vardı. Arkadaşımızdı. Telefon açtık, çağırdık. Aldığı ürün 29 bin TL tutuyordu. Ceviz karşılığında ‘ortağım’ dediği Turka Grup’un çekini yazıp vermek istedi. Kişi de dedi ki; ‘Ben sizi tanımıyorum, daha önceden bir ticaretimiz yok. Bizim satmış olduğumuz ürün nakit olarak alınıp satılıyor’. Bana, ‘Barış Bey, sen kefil olursan, ben bu ürünü Ercan Başkan’a veririm’ dedi. Turka Grup’un çekini kesiyor, ürünü Ercan Merthatun alıyor. Mal Ercan Merthatun’un deposuna teslim edildi. Ercan Başkan’a, ‘Biz seninle tanışıyoruz. İyi bir arkadaşımızsın. Ama netice itibari ile bu çek. Sözlü olarak da olsa bu kişi beni kefil olarak alıyor. Bu konuda herhangi bir sıkıntı yaşanır mı?’ diye sordum. Bana verdiği cevap yeteri kadar itimat etmemi sağladı: ‘Sıkıntı olursa Büyükşehir Belediyesi’ne gelirsin, makamımda ben sana ödemeyi yaparım. Gününde ödenmezse, bir gün sonra gelir oradan alırsın’ dedi” şeklinde bilgi verdi.
15 BİNLİK ‘UFAK TEFEK’ SIKINTI
O günlerde, 20.01.08 kodlu bir atık posayı Antalya’da bertaraf ettirme konusunda sıkıntı yaşadıklarını belirten firma yetkilisi Sak, “Büyükşehir Belediyesi daha önce bunu kabul ediyordu. Tekrar kabul etmeyle alakalı, ‘Çöp tesisine alabilir mi?’ diye biz kendisine sorduk. Ya da şehir dışında, Kocaeli, İzmit, İzmir gibi yerlere göndermemiz gerektiğini söyledik. ‘Ben size daha sonra bu konuda haber vereceğim’ dedi. Birkaç gün sonra aradı, ofisine çağırdı. ‘Ben bu konuyu çözeceğim ama ufak tefek sıkıntılarım var, kafam çok karışık, bu işi çözerim ama 15 milyar gibi paraya ihtiyacım var’ dedi. Şirketin sahiplerinden olan Mustafa Vural, HSBC Bank Güllük Şubesi’nden 19 bin lira kredi çekti. 15 bin lirayı götürdük Murat Bayrakçı, Mustafa Vural ve ben ofisinde kendisine teslim ettik. ‘Ben yarın arayacağım’ dedi ve aradı. Murat Bayrakçı ve beni kendi arabasıyla, Manavgat’ta Kalemirler Enerji olarak geçen, Rani Çiftliği adlı yere götürdü. Burası Fethi Yılmaz Sezer’in işlettiği bir tesis. ‘Ben her ne kadar Ak Partili olsam da, Kılıçdaroğlu bizim pirimizdir’ diyerek, Fethi Yılmaz Sezer’e CHP’li bir milletvekilini arattırdı, bir görüşme yaşandı” şeklinde bilgi verdi.
5 DAKİKADA SİLİNEN ASAT BORCU
Fethi Yılmaz Sezer adlı kişinin ASAT’a 370 bin lira civarındaki cezalı borcu için Merthatun’dan yardım istediğini de aktaran Barış Sak, “Ercan Merthatun, ‘Ben bunu iptal ettiririm, ama tesisinizde Antalya bölgesinde sadece benim atığımı kabul edeceksiniz’ dedi. Yılmaz Sezer de bunun karşılığında bir yıl boyunca ücret almayacağını söyledi. Fethi Yılmaz Sezer’den dosyayı istedi. Bir gün sonra bizi arayan Ercan Merthatun, ‘Yılmaz Sezer’in işini çözdüm, cezasını iptal ettirdim, devlete herhangi bir borcu kalmadı, bu iş bizim için 5 dakikalık iş, biz iktidar partisiyiz’ dedi. Bir gün sonra Fethi Yılmaz Sezer bizi protokolü yapmak için aradı. Bizim firmanın adına protokol yapıldı. Bize bertaraf hizmetiyle birlikte yetki ve lisans da vereceğini söyledi. Otellere gittiğiniz zaman, ‘Biz bunu Kalemirler Enerji’ye teslim ediyoruz’ diye gösterebileceğimiz yazılı evrak verdi” diye konuştu.
http://www.antalyakorfez.com/PnlErisim/UploadedItems/02092015104626korfez.jpg
ASAT MÜDÜRÜNE RÜŞVET İDDİASI
ASAT’taki cezalı borcu çözen Merthatun’un, “100 bin TL nakitim vardı, cezayı iptal ettirmek için bu parayı harcadım. Konyaaltı’ndaki firmamda 85 bin TL çek açığı oluştu. ASAT’ın müdürüne rüşvet olarak verdim. Vermem gerekiyordu. Bu işler avantasız olmaz. 85 bin lira Konyaaltı’ndaki firmamızda ceviz alırken kestiğim bir çek var. Bu çek nedeniyle sıkıntıya girdim. Çeki yatırmam lazım. 85 bin lira bana ver. Hesaptan düşeriz” diye aradığını dile getiren Sak, “Çeki yazılacak, mağdur olmasın diye ben 85 bin lira daha borç para verdim. Çeşitli aralıklarla beraber iş yapıyoruz diye 7 bin lira, 9 bin lira derken alınan ceviz dahil 139 bin lira gibi bir parayı kendisine vermiş bulundum” ifadelerini kullandı. Bütün bunlardan sonra Merthatun’un ‘atık işini başlıyoruz’ dediğini vurgulayan Sak, “Atık için bizim personelimiz otellere evraklarını dağıtmaya başladı. ‘Büyükşehir Belediyesi ile de protokol yapmamız, protokolü Menderes Başkan’a imzalatmamız gerekiyor. İşimiz daha kurumsal, daha resmi olur’ dedi. ‘Peki’ dedik. ‘Ben Menderes Türel’le bir görüşüp geleyim. Türel’e bu işi ben yapacağım dediğim zaman, Antalya’da bütün kapılarını bize açar’ dedi” iddiasında bulundu.
TÜREL’İN ADIYLA OFİS TUTTURDU
Türel’le görüşüp geldiğini iddia eden Ercan Merthatun’un, bu sefer de ‘kurumsal bir ofis’ meselesi gündeme getirdiğini, hatta bunu Menderes Türel’e dayandırdığını söyleyen Sak, “Kurumsal bir ofisimiz yoktu. Yeni esnafız, ofisimiz sokak arasında. Organize Sanayi’de depomuz, birkaç tane de atık yağ aracımız vardı. Menderes Türel’in eşinin yakınlarının kurumsal ofisler kurma üzerine işletmeleri, işyerleri olduğunu söyleyerek, Türel’in ‘Bu işin olmasını istiyorsan, el eli yıkar, el de yüzü yıkar’ diye kendisine talimat verdiğini anlattı. ‘Bu alışverişi Menderes Türel’in eşinin akrabalarından yapacağız’ dedi. Biz de, ‘Başkanım bize yardımcı oluyorsa, tanımadığımız bir insandan alacağımıza, Menderes Türel Başkanımıza yardımımız olsun’ dedik. Bir ofis tutmamızı istedi. Emel 2 İşhanı’nda bir ofis vardı. Kendisi tavsiye etti, gittik orayı tuttuk” diye konuştu.
‘BİRAZ PAHALI, AMA TÜREL İSTEDİ’
Mobilyacıları, bilgisayarcıları, elektronikçileri çağıran Merthatun’un 29 bin lira hesap dile getirdiğini belirten Barış Sak, “Bunun biraz pahalı olduğunu söyledik. ‘Biraz pahalı; ama arada Menderes Türel var, sıkıntı olmasın’ dedi. 29 bin lirayı elden verdik. Sonradan öğrendik ki farklı kırtasiyelerden, bilgisayarcılardan, elektronikçilerden almış, hiçbirine doğru dürüst ödeme yapmamış. Bunların Menderes Türel’le alakasının olmadığını öğrendik. 29 bin lira verdiysek 7-8 bin lirası ön ödeme olarak yapılmış, kalanı kendisi cebine koyup harcamış. Firmalar bize ödeme için fatura göndermeye, icra tebligatı çıkarmak için telefonlar gelmeye başladığı zaman bunu anladık” ifadelerini kullandı. Ofis kurulduktan sonra Merthatun’un ‘Yarın protokolü yapıyoruz’ dediğini aktaran Sak, “Türel’le görüştüğünü ve her şeyin hazır olduğunu söyledi. ‘Bu işi yüzdük kuyruğuna getirdik, her şey çok güzel olacak’ dedi. Ama Türel’in de ‘Bu işler bedavaya olmaz’ dediğini ileri sürdü. Türel’in seçimde 3 trilyon para harcadığını, bu paraların böyle böyle çıkacağını söyledi” şeklinde bilgi verdi.
OSMAN KEPEZ’DEN 500 BİN AVANTA
Merthatun’un kendisinin de çok büyük masraf yaptığını sözlerine eklediğini ileri süren Mavi Akdeniz firma yetkilisi Sak, “Yaptığı işlerde Menderes Türel’le ortak olduklarını anlattı. ‘Sizden 50 bin lira istiyorum, ama eşimin hesabına aktaracaksınız. Bunun adı aslında rüşvet değil, bunu biz hep alıyoruz, Antalya’da ne kadar petrol ruhsatı veriyorsak, oralardan 500 bin, 1 milyon gibi paralar alıyoruz’ dedi. Hatta (MHP’den AKP’ye transfer olan) Osman Kepez’den bahsederek, ‘Ona Isparta yolunda akaryakıt istasyonu için ruhsat verdik. 500 bin lira alınması gerekiyordu. 250 binini alıp Menderes Türel’in hakkını verdik. 250 bin de benim alacağım var. Sizden daha önce aldığım paraları da Osman Kepez’den alacağım avanta ile ödeyeceğim’ dedi. Bize beyan ettiği buydu” iddiasında bulundu.
50 BİNLİK ‘KALEM YAZMAZ’ PARASI
Merthatun’un Osman Kepez’den avanta iddiasından sonra konuyu Türel’in adını kullandığı başka talebe getirdiğini aktaran Sak, “Menderes Türel’in, ‘Kalem yazmaz, sen bir 50 bin lira para al gel, 25’i senin olsun, 25’i benim’ dediğini söyledi. ‘Yeter, dayanacak gücümüz yok, biz böyle bir para veremeyiz’ dedik. O da bize, ’50 buraya, 15 de Kaş Belediye Başkanı Halil Kocaer’e vereceğiz. 15’in acelesi yok; ama 50 bin lirayı bugün vereceksiniz. Yoksa Menderes Türel bu işi tersine çevirir. Menderes Başkan benden şu anda bu parayı bekliyor. Acilen eşimin hesabına yatırın. Yoksa sizin Antalya’da bu işten ekmek yeme şansınız yok’ dedi. Şirket ortağı Mustafa Vural, kendi İş Bankası hesabından Merthatun’un eşinin Vakıfbank’taki hesabına 50 bin TL’yi aktardı. Merthatun bu paranın 25’ini Menderes Türel’e takdim ettiğini, 25 bininin kendisinde kaldığını söyledi. Hatta ‘Hesabım eksideydi, o sebeple bankadaki 25 bin TL de eksi hesabıma düştü, o para da gitti’ dedi” diye konuştu.
KAŞ BELEDİYE BAŞKANI’NA 15 BİN
Dudak uçuklatan iddialarını sürdüren Barış Sak, Merthatun’un Mavi Akdeniz’in atık posa bertaraf protokolü için meclis kararı alınacağını, 3-4 gün beklemeleri gerektiğini söyleyerek, “Biz de tabii bekleyelim dedik. ‘Protokol yarın imzalanacak’ diyen Merthatun, ‘Yarın Kaş Belediye Başkanı gelecek, protokolü ona da imzalatalım, 15 bin lira da ona verelim’ dedi. Bizim verecek paramız kalmadığını söyledik. ‘Bu işe 200-300 bin lira masraf ettiniz, bu 15 binden de kaçmayın. Kocaer’e para verilmesini Menderes Başkan istedi’ dedi. Bu 15 bin lirayı da elden verdik” iddiasını dile getirdi. Taahhüt edilenler yerine gelmediğini, protokolün de imzalanmadığını vurgulayan Sak, “Kendisini Emel 2 İşhanı’ndaki yerimize çağırdık. ‘Kardeşim biz bu işten huzursuzuz. Sen bizden o avanta istiyor, bu avanta istiyor deyip paralar istiyorsun, ne kadarı doğru ne kadarı yanlış bilmiyoruz’ dedik. ‘Yarın protokol imzalanıyor, her şey tamam, ama ben bu işi buraya kadar getirdim, bu işin yüzde 50 ortağıyım’ dedi. Kabul etmedik” diye bilgi verdi.
FETHULLAH HOCA’YLA TELEFON
Bunun üzerine Merthatun’un kendilerini, “Bu masada ya bunu kabul edersiniz, ya da sizin hayatınızı ters döndürürüm, bitkisel atık yağ lisansınızı iptal ettiririm, Rani Çiftliği’yle yaptığınız protokolü bir saat sonra iptal ettiririm. Benim arkamda Menderes Türel var, iktidar partisi Ak Parti var, bu memlekette size ekmek yedirmem” diye tehdit ettiğini anlatan Sak, “Daha önce de bunun ofisinde konuşurken şunlara şahit olduk: ‘Bu iktidar gider bir başkası gelir, biz her zaman iktidarda kalırız’ dedi. Ne demek istediğini sorunca, ‘Bak da gör’ dedi, telefonda biriyle konuştu. Telefonda, ‘Muhterem babacığım, muhterem zatım ellerinizden öperim’ diye hitap ettiği kişinin kim olduğunu sorduğumda, ‘Fethullah Gülen Efendi’ olduğunu söyledi. Fethullah Gülen’den manevi babası olarak söz etti” iddiasında bulundu.
RIZA SÜMER’İ BEN BAŞKAN YAPTIM
Merthatun’un Mustafa Köse ve Rıza Sümer’le ilgili şok iddialarını da gündeme getiren Sak, “Fethullah Gülen’le telefonla görüştüğü numarasından sonra, ‘Tayyip Erdoğan gider, bir başkası gelir. Çevre İl Müdürü’nün görev yerini değiştirtebilirim. Mustafa Köse’yi bu memleketten göndertmiş, il başkanlığından aldırmış adamım. Mustafa Köse’nin yerine, ‘Bizim sözümüzü tutacak mısın?’ diye söz aldığımız Rıza Sümer’i koyan benim. Gerektiği zaman Menderes Türel’e dahi bu memlekette yol verilir’ dedi” diye konuştu. Merthatun’un Whatsapp kaydında Recep Tayyip Erdoğan’la samimi bir pozunu özellikle kullandığını belirten Sak, “Söyledikleri doğruydu, fotoğraflar doğruydu. Yüzde 50 şirketimize ve mal varlığımıza ortak edemeyeceğimizi söyledik. ‘Sizi bitireceğim’ diye kapıyı çarparak çıktı gitti. Bir saat sonrasında Kalemirler Enerji’ye ait Rani Çiftliği’nin sahibi Fethi Yılmaz Sezer’e bize mail attırttı ve faks çektirdi. Mesajda, ‘İşletmemizle olan bitkisel atık posalarınızın sözleşmesi bu tarihten itibaren feshedilmiştir’ deniliyordu” açıklaması yaptı.
BÜTÜN LİSANSLARI İPTAL ETTİRDİ
AKP’nin disipline sevk ettiği Merthatun’un eşinin üstünde bulunan şirketle aynı çiftlikten lisans sözleşme yapıp bitkisel atık posa işine kendisinin girdiğini ileri süren Sak, “Daha sonra siyasi kimliğini kullanarak Çevre İl Müdürlüğü’ne baskı yapıp lisanslarımızı da iptal ettirdi. Kastamonu Tosya’daki geri dönüşüm tesisinden bayilik lisanslarımız vardı. Bunları iptal ettirdi. Biz kendisine artık bu konuda sesimizi duyurmak istediğimizi söyledik. ‘Fark etmez, kime giderseniz gidin, herkes benim adamım. Menderes Türel’e de gidebilirsiniz, Ak Parti’ye de gidebilirsiniz’ dedi. Bu şahsın gerçekten doğru söylediğini, arkasında durulduğunu düşünüyoruz. Bizimle beraber mağdur olan kişiler de var. Ak Parti İl Teşkilatı’na gidip sözlü olarak konuyu aktardığımız zaman, beş dakika sonra bizi arayıp, ‘İl Başkanı’na gidip böyle böyle söylemişsiniz, terbiyesizlik şerefsizlik yapmayın, sizi bu memleketten sileceğim, bitireceğim, yok edeceğim. Bu resmiyse bunun bir de gayri meşrusu var. Senin iki çocuğun var, eşin var, annen baban var, biz de Erzincanlı Alevi olarak gözüksek de Tunceliliyiz, bizim yarımız dağdadır’ diye tehdit etti” iddiasında bulundu.
TÜREL BENİ PAHALIYA SATIN ALDI
Kendisinin ve Mavi Akdeniz firması sahipleri Mustafa Vural ile Murat Bayrakçı’nın can güvenliği olmadığını da dile getiren Barış Sak, “Arkasında siyasi bir güç var. Biz Menderes Türel’in bu işin içinde olmadığını düşünüyoruz. Çünkü kendisine gittik, durumumuzu ifade ettik. ‘Bu işlerin hiçbir tarafında yokum, savcılığa suç duyurusunda bulunun’ dedi. İl Teşkilatı’na gidip şikayet ettik. ‘Menderes Türel beni bu memlekette hiçbir şekilde yediremez, çünkü beni çok pahalıya satın aldı. 1,5 milyon liraya satın aldığı bir adamı senin 300 bin lira paran gitti diye hiçbir şekilde sokağa atamaz. Siz de göreceksiniz bu işin sonunda zararlı çıkan siz olacaksınız. Bu işin bir de gayri meşrusu başlayacak. Ne zamana kadar bizim karşımızda durabileceksiniz, biz bir aşiretiz’ diyor. Sesimizi duyuramıyoruz” diye yakındı.
İdris ÖZYOL
http://www.antalyakorfez.com/PnlErisim/UploadedItems/02092015104628mert2.jpg
http://www.antalyakorfez.com/PnlErisim/UploadedItems/02092015104621mustafa.jpg
MERHATUN'U BÖYLE ANLATTI
http://www.antalyakorfez.com/PnlErisim/UploadedItems/02092015104615murat.jpg
BİR ZAMANLAR CHP'NİN EN AZILI MİLİTANIYDI
Şaban Aktaş tarafından 9/3/2015 3:56:01 PM zamanında düzenlenmiştir.