Bankacı Alev hanım, küçük kuoför dükkanından içeri girdi. Ortalık mis gibi ivrindi perfumunun kokusu yayıldı. Henüz bir kaç senelik usta olan. Kuoför Sevim onu büyük bir samimiyetle karşıladı. Son zamanlarda en daimi müşterilerinden biri olmuştu.
Kapıdan şen şakrak gülümsemesi yüzünden eksik olmayan, bu sevimli hanım kızlar beni güzelleştirin akşama kocam gelecek diye bir espriyle girdi. Küçük salona mütehayit olan kocası Kuşadasında inşaatlarda çalışıyor. Haftada bir veya iki haftada bir gelip gidiyormuş. İşte öyle bir şey!

Güzelliği, cana yakın tavrı, bulunduğu yere göre açık saçık giyim tarzı, bu küçük eski nahiyede dikkat çekiyordu.
Sanıyorum ki kırklı yıllarında yaşıyor olmalı kadın hem oldukça güzel, hem sohbeti tatlı, sevimliydi.
Ensesinde kızıl boyanmış saçları gün aşırı yıkatıp fön çekiyordu. Köy meydanında olan banka her sabah gidip öğlen arası arasıra evine geçer. Günde en
az iki geliş iki gidiş dört defa küçük esnaflar köy kahvehaneleri hepsi aynı alanda toplanmıştı. Alev hanımı ezberlemişlerdi.
Alev hanım, albenisi kuvvetli olan bir hanım, kötülükten değil. Ama illaki gözleri kayardı. Kahvehanede oturan genç, ihtiyar, orta yaşlı kim varsa. Onu masallardaki çay, kül tablaları ,yol kenarında ki sıralı ağaçlar, köy meydanındaki ulu çam ağacı bile bakmaya doyamazdı. Belki de herkes başını döndürür bakardı.

Küçük kuoför dükkanına girdiğinde ortalığı kullandığı ivrindi perfumunun gizli bahçe kokusu sardı. Diz üstü eteği, omuzları dışarda bluzu yine çok yakışmıştı.

Ara sıra mütehayit kocasının ne haltlar işlediğini anlatır, bunları bir espri olarak anlatır, ortam yapardı ki, orda bulunanların ağzı açık kalırdı.
Kızlar biliyor musununuz. Benim ilk aşkım lisedeki edebiyat öğretmenim derdi. Bunları dinlemekten büyük bir haz alırdı. Bütün gün Alev hanım konusu geçerdi. Aralarında bu dar kafalı küçük bucakta bunlar ne büyük düşüncelerdi. Ve ne büyük özlem bu yeni yetmeler. Plotonik sevdalarını yaşarken sohbeti hiç bitmesin istiyorlardı. Çay kahve ikram edip onun bulunduğu zamanı çoğalmak için! Doğrusu onunda bundan şikayeti yoktu.
Bir çay bahçesi bile olmayan ona göre mahrumuyet bölgesinde bankadan arta kalan zamanlarda vakit geçirmek hoşuna gidiyordu.
Kızlar, Alev hanımı imrenerek bakıyor hepsi de o konuşurken birer alev olmak istiyordu.

Sokakta iki taraflı esnaf sıralı küçük dükkanlar vardı. Alana varmadan. Bunlar Demirci, tüpçü, fotoğrafçı, çır çır pamuk çekirdeği çıkaran, iki eczane, ve köy baklaları köfteci ,sandavinçi ne ararsan vardı. Aslında bu küçük nahiyede asayiş berkemaldi. Temiz toplum yaşanacak yer, dışardan gelen gitmek istemezdi. Pazarı ucuz. İyi kötü bir maaşı olan zengin olurdu. Anlıyacağınız.
Yörede o yıllarda bir fukara tütün, pamuk her türlü bostan ekilirdi. Küçük yatırımlarını bu bankadan temin ederdi. Aslına bakacak olursanız burası köylünün kaçmak, memurunda yaşamak istediği yerdi. Memur, karakol askerleri komutan bucak müdürü lojmanları öğretmen evleri her şey bedava.
Ama Alev hanım, kirada otuyordu. Bakkalın evinde kuoför dükkanın karşısında bir zaman o mahallenin kızları hep Alev hanım olmak istedi. Hepsi alev gibi kızlardı İçinde ! Yıldızlar kadar uzak dokunacak kadar yakın!

Kaç sene kalmıştı o küçük nahiyede, bir akşam mı? Bir ikindi sonra mı? Banka kapanmıştı. Çekip gitmişlerdi. Küle dönen hatıralar bırakıp köy meydanında kaç Alev hanım, görmüştü . Kim bilebilir bu ihtiyar köy meydanı kaç bayramda taklar kurulmuştu.
Bankadan geriye kalan! Bucaklının aklında Alev hanımın kısa eteği, kızıl saçları, bulunduğu yeri saran ivrindi perfümunun gizli bahçe kokusu, birde ilk aşkını anlattığı kızların aklında şimdi büyümüş küçük bir hatıra arasıra hatırlanan!!

Sizinde bir hikayeniz olsun!! Ağustos sonu..

Bu öykü gerçek bir yaşamdan kurgulanmıştır. Sansürü boldur. Kafamda ki sansürü kaldırana kadar bu kadar..

Nurten Ak Aygen
31.08.2015

Not : Alev hanım, karakteri evli ve iki çocuğu olan saygıdeğer bir bayan kendisinin bir kabahati yok. Tabiki güzelliği kabahatsa onu bilmiyorum. Küçük bir yerde olması dikkat çekiyordu.
Yoksa bütün esnaf ve işi düşen bankaya gittiğinde mesafeli ve sadece işi ne gekekiyor ise onu yapıyordu. Alelece yazıp attığım için belki yeterince anlamamam benim eksikliğim. Karakterdeki isimler değiştirilmiştir.

Öyle, olağanüstü bir durum yoktur. Sadece köy yerinde genç kızların belkide yerinde olmak isteyeceği giyim kuşam bakımından ve çalışıyor olması bakımından. Belki de Kimbilebilir..

Paylaş

Beğenenler

(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı

Yazıyı Değerlendirin

Bankacı alev!! Yazısına Yorum Yap

Okuduğunuz Bankacı alev!! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?

Bankacı Alev!! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol

Yorumlar

mymartin, @mymartin

4.9.2015 00:50:56

Acaba müteahhit kelimesi bilerek mi öyle yazılmış.
Baş taraftaki cümlelerde noktalamalarda küçük hatalar gözüme takıldı. Alev tiplemesi çok başarılı, bizden biri . Kutlarım. Sevgiler

direniş, @direnis

4.9.2015 00:14:25

Tebriklerimi bırakıyorum hikayenize Nurten hanım

seloam ve saygıalrımla... uzaklardan

Tante Rosa, @tante-rosa

1.9.2015 16:03:30

Kurgunun içinde bir parça gerçeklik oldu mu etkisi de gerçek oluyor..
Sonuna kadar okuttu kendini öykü..
Alev, yakıcı bir karakter, çok gerçekti..
Tebrikler..

Tante Rosa tarafından 9/1/2015 4:04:34 PM zamanında düzenlenmiştir.

Tante Rosa tarafından 9/1/2015 4:05:01 PM zamanında düzenlenmiştir.

Ayşegül AKDAĞ BARUTÇU, @aysegul-akdag-barutcu

1.9.2015 14:13:21

10 puan verdi

Çok güzel bir yazıydı, kutlarım.
kaleminiz daim olsun :)

Hasan Özaydın, @hasanozayd305n

1.9.2015 11:10:05

ŞUH KADIN

Kuş sesleri doldurur bahçeyi .
Gonca idi güller ,açmışlar seni göreli .
O endâmlı yürüyüşünden ,
Gören erkeklerin oynar yüreği .

Sen kadınca güler geçersin .
Kaç sabah sensiz geçer aşıkların .
O dudaklarından dökülen kelimeler ,
Hayellerinde kalmaz boş yer .

Yine de bir umut diye ,
Kuyruğunu boşuna sallar mahallenin köpeği .
Değmez ellerin başlarına ,
Uysal bir kedi olur hepsi yanında .

Anaç tavuk gibi dönersin etraflarında .
Aslında hiç biri yok aklında .
Şahin gözlerinle tararsın etrafı ,
Dostlar iş yapıyor sanırlar seni .

Görmemiş hiç kimse yemek yaparken seni .
Yıllardır merak edip beklerler ;
Kimin ütüleyecek elbisesini ,
Eline verecek sabah kahvesini...

Demek ki her yerin Bir Alev hanımı varmış.
Tebrik ederim saygılarımla.