Kamyon Radyosundan İşittiğim O Duyuru…

• 27 Ağustos 2015 Perşembe 08:31:40

Bütün hayatım o radyo ilanından sonra değişti.Rayından çıkacak olan trenin rayından çıkmayıp da tam rayına girmesi,oturması gibi bir hayat.Son vites aşağı doğru hızlanan otomobilin yavaş yavaş vites düşürerek normal hıza gelmesi gibi…

Gerçekten de radyodan o ilanı duymasaydım neler olurdu hayatımda.6 kardeşi bulunan babası belediyede çalışan işçi bir ailenin en büyük çocuğuydum.Fakirliğin,yokluğun diz boyu olduğu yıllar…İş sahasının, sanayinin olmadığı;liseden mezun olacak bir gençten aile adına ne beklenebilir ki…

Liseden mezun olup da üniversite sınavını kazanıp da yerleşemeyen birini gözünüzün önüne getirebilir misiniz? Evet, şimdi çok kolay…

Kazanamadı ise;

Evinde oturur bir daha planlı ve programlı şekilde çalışır çalışır çalışır… Üniversite sınavının yapılmasını ve iyi bir yere yerleşmesini sabırla bekler.Şimdiki yıllarda bu çok kolay tüm evlerde üniversite sınavları ile ilgili bir çok doküman var.Evinde bulunan kaynaklarla planlı programlı şekilde çalışan bir kişi bunun mükafatını mutlaka görür.Şimdiki zamanda her bilgi, her kaynak elinin altında ya da bir tuş ötede yeter ki çalışsın…
…
….
Birden liseden mezun olduğum yıllar geldi aklıma…Kaynak,kitap,dershane,internet,rehberlik ne arar? O zamanlar teknolojinin bu kadar gelişmediği, her evde TV nin bulunmadığı,siyah beyaz televizyonların yaygın olduğu ve TRT kanallarının çoklu yayın yaptığı yıllardı.TRT kanalları ise rüzgar estiğinde gidip gelen yayını ara sıra kesilen kanallardı.
…
…
Bizim üniversite sınavına girdiğimiz yıllar ÖSS’de (Öğrenci Seçme Sınavı)105 seçme barajının olduğu,bu barajı aşanların ÖYS’ye (Öğrenci Yerleştirme Sınavı) girmeye hak kazandığı yıllardı.Bulunduğumuz bölgede dershane bulunmuyordu.Dört şubenin liseden mezun olacağı yıl 4-5 öğrencinin 40 km uzaklıkta bulunan dershaneye gittiği yıllardı o zamanlar.Dershanenin her yerde bulunmadığı ,dershanelerin lüks olarak kabul edildiği yıllardı.
…
…
Cep telefonu mu dediniz? Cep telefonun c si bile icat edilmemişti ki…İnternet de her yerde bulunmayan bazı devlet kurumlarda bulunan belirli zamanlarda gelip giden lüks iletişim aracı idi.
…
…
Dedim ya çalışacak hiçbir kaynak kitabım yoktu. Bizde;Adana’dan mahallemize göçen, okula nakil yaptıran,bizden iki sınıf üstte öğrenim görüp de mezun olan komşumuzun kızının verdiği saman kağıdından basılmış olan ‘’Tüm Dersler ÖSS’’ adında çalışmam için verdiği bir kitap vardı.Tüm çalışmam ve bilgi birikimim komşumuzun mezun olan kızının,ablamızın verdiği bu kitaptan oldu.
…
…
Lise son sınıfta not tutarak bu kitaptan çalıştım.Çevremizde bizlere rehberlik yapacak bir kiş;,üniversiteler,sınavlar hakkında bilgi verecek ise hiç kimse yoktu.

Rehber öğretmen mi? O zamanlar Rehber öğretmen ne arar kardeşim? Avrupa;rehberliğin,rehberlik araştırma merkezlerinin önemini kavramıştı.Merak etmeye ne gerek var,nasıl olsa ülkemize yarım asır sonra gelir…
….
…
Heyecanla ÖSS ‘ye girdik.Sınavdan bir gün sonra gazeteler sınav sorularını verdi.Gazetede yayınlanan sınav sorularına ve cevaplarına şöyle bir baktığımda barajı aşacak doğru soru yaptığım kanaatine vardım.

…
Neyse sınav sonuçları posta ile elimize ulaştığında sayısal 133, sözel 117, eşit ağırlık 125 puan almıştım.Yerleştirme puanları ise:

Y Say ÖSS : 153,000
Y Sözel ÖSS : 138,00
Y Eşit ağırlık ÖSS:145,00

Bu ÖSS sonuçları ile ÖYS ‘ye girmeye hak kazandım.Okul tatil olduktan sonra da ÖYS’ye girdim.Bizim mezun olduğumuz yıllarda, sayılı illerde çok az üniversite vardı.Şimdiki gibi her ilde üniversite yoktu.Şimdiki zamanda her ilde birden fazla üniversite var.Üniversitenin çokluğu ilim ve başarıyı getirir.Üniversitelerin çokluğu ile övünmemiz gerekir.
…
…
Mezun olduğum yıl ÖSS barajını aştığım için ÖYS’ye de girdim ama 4 yıllık üniversiteye yerleşebilecek puan alamadım.O zamanlar canım iyice sıkılmaya başladı.Komşulardan,akrabalardan ve arkadaşlardan soran olduğu zaman yüzümüz kızarıyor söyleyecek bir söz bulamıyordum.Onlar da hayırlısı gelecek yıl çalışır ve kazanırsın diye motive etmeye çalışıyorlardı.Bu motive ile kendimi planlı ve programlı çalışmaya adayacak, gelecek ÖYS sınavında iyi bir yere yerleşmeye çalışacaktım.
…
…
Yaz mevsiminde çalışıp eve ve kendime harçlık biriktirmeliydim.Babam belediyede çalışan, maaşlarını zamanında ve her ay alamayan sigortalı bir işçiydi.Evin en büyüğü ben olduğum için çalışmam ve örnek olmam gerekirdi.
…
Bizim yörede insanlar bağcılık yaparak geçimini sağlar.Yaz mevsimi geldiğinde tarlada ve dağda olan bağlarda bulunan üzümler olgunlaşmaya başlar.Bizim mahalleden kadınlardan 10-15 üzüm kesici bayan 2-3 kişi de erkeklerden kasa taşıyıcısı olarak yevmiye için işçi götürülür.

Mezun olduğum yılın 1993 yılının Ağustos ayının bu günlerinde sabah ezanından sonra yola çıkar bizi işe götürecek olan kamyonları beklerdik.Sabahın erken ve karanlık saatlerinde yevmiye işine gidenler şen şakrak bir şekilde kamyona doluşur,üzümü kesilecek bağın yolunu tutarlardı.
…
İşte böyle Ağustos ayının son haftasında bağa üzüm taşıyıcısı olarak gittiğimiz bir gündü…Kasaları çekip kamyonun altında dinlendiğimiz bir sabah vakti, kamyonun açık olan radyosundan bir ilan duyurusu yapıldı.Evimizde radyo olmadığı gibi radyo dinleyicisi de değilim.Kulağım bu duyuruya dikkat kesildi.

-Sayın seyirciler, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Dörtyol Meslek Yüksekokulu Endüstriyel Elektronik ve Makine bölümlerine ön kayıtla her bölüme 30 olmak üzere toplam 60 öğrenci alınacaktır.Başvuruda bulunmak isteyenlerin Antakya’da bulunan rektörlüğe başvurmaları rica olunur.

Bu ilanı duyunca içime bir ferahlık doğdu.Yarın ilk işim rektörlüğe giderek bu başvuruyu yapmam olacaktır.Sabahın olmasını dört gözle bekledim.Sabah olunca ÖSS belgesini ve kimliğimi alarak Antakya’ya gittim.Başvuru tarihi bugün olmadığı için kapıda yazılan tarihte gelmemi belirttiler.Belirtilen tarihte gidip başvurumu yaptım.Bu ilan için 287 kişi başvuru yapılmıştı.Puanım diğerlerinden iyi olacak ki tercih ettiğim Endüstriyel Elektronik bölümüne kayıt hakkı kazanmıştım.Yerleştirme puanı olarak okula yerleşmede ilk on kişi içindeydim.
…
…
Nihayet memleketimden üniversite okumak için çıkacak, yabancı ellerde kalacaktım.Ailem, annem ve babam evin en büyüğü aynı zamanda ilk kez gurbete çıkacak olduğum için beni gözyaşları ile uğurladılar.
…
Okuduğumuz okulun ilk yılında,okulda sadece 60 öğrenci ve görevli öğretmenler vardı.Burada yüksekokulda çok güzel Matematik anlatan Bülent Toy adında bir öğretmen vardı.Bülent TOY adındaki öğretim görevlisi sayesinde üzerimde olan matematik önyargısını yıktım. Matematikten ÖYS’de, ikinci basamak sınavından 30 net yapar hale geldim.
…
…
İki yıl sonunda başarılı bir şekilde 78,5 ortalama ile bölüm üçüncüsü olarak mezun olup tekniker diploması aldım.İş diploma almakla bitmiyordu ki...Teorik bilgiler aldığımız için İskenderun Demir çelik fabrikasına stajerliğe gittik.O çalışma ortamını,her gün siyaha bürünen ellerimi ayaklarımı ,elbiselerimi görünce tüm hayattan ve elektronikten nefret etmeye başladım.
…
Ne yapmalıydım.Diplomalı işsiz kadrosuna ben de yazılmıştım.Mezun olduktan sonra memleketime geldim.Soran sorana…E şimdi ne yapacaksın.
-Hiç
1995 yılında ücretli öğretmen olarak görev yapmak için ilçe Milli eğitime başvuruda bulundum.Okul müdürü 6.7.sınıfların matematik derslerine girmem için beni görevlendirdi
Sevinçle,heyecanla öğretmenliğe başladım.19 yaşında daha sakalları bile yeni çıkan biri öğretmen olur da sevinmez mi?Bu aşk ve sevinçle okula gitmeye günler ise su gibi akmaya başladı.
…
İyi de benim kadro yok ki…
Gelecek yıl burada kalabilecek miyim?İyi düşün, karar ver.
…
Evet hem ücretli öğretmenlik yapacak hem de sınava hazırlanacaktım.Bir taşla iki kuş vurulamaz mı?Niçin vurulmasın?
Hem harçlığını kazan hem de tekrar bu tecrübe ile üniversite sınavına gir.İnsan istedikten sonra aşamayacağı hiçbir zorluk yoktur.Yeter ki azimli olsun…
…
…
Evet dedim ya; günler,haftalar,aylar çabuk geçti.Yeni bir yıla eriştik,yarı dönem oldu karneleri verdik.Öğretmenliği,öğretmen olmayı,öğrencileri,öğretmenlik makamını,az da olsa öğretmene karşı olan saygıyı beğenmiş, ben de öğretmen olmalıyım demiştim.
…
…Nihayet ÖSS’ye girdim.İyi de bir puan aldım.İş ÖSS ile bitmiyor ki…

Ya ÖYS…
Asıl olan o
ÖYS zamanı da geldi iyi bir puan aldım.Aldığım bu puan ile Hacettepe Eğitim Fakültesi Sınıf öğretmenliği hariç tüm eğitim fakültesi puanlarını aşmıştım.Tercihlerimi:
İzmir-9 Eylül Ün.
Ankara-Gazi Ünv.
Gazi Ünv-Kastamonu
…
..
…
Diye tercihleri yaptım.
Uzak yer;memleketten, ailemden uzaklaşmak beni korkuttu…Tercihin son günü tercihimi değiştirdim.
Şöyle bir düşündüm.Ben bu Eğitim fakültelerinin hangisinden mezun olursam olayım öğretmen olmayacak mıyım?

-Doğru hangisinden mezun olursan ol, sonuçta sınıf öğretmeni olacaksın.
-O zaman ne duruyorsun?
-Memleketinde okul dururken niçin uzak yerleri yazıyorsun?
-Son gün son saatlerde tercihleri iptal edip tek tercih yaptım.Mustafa Kemal Üniversitesi Eğitim Fakültesi-Sınıf Öğretmenliği.
İyi de etmişim; memleketimden, evimden 70 kilometre uzaklıkta olan 200 kişinin alınacağı okula 451 puan alarak 3.kişi olarak kayıt yaptırmaya hak kazanmışım.O yıl Hatay Eğitim Fakültesi 430 puan ve üzerini almıştı.
…
Yüksek puan ve ilk tercihte girmenin kazanmanın çok faydasını gördüm.öğretmenlik tercihini ilk tercihte yüksek puanla kazandığım için bana yetecek burs aldım.Dört yıl boyunca ders tekrarı yapmadan mezun oldum ve o yıl sevdiğim mesleğe Şanlıurfa-Suruç,Ölçektepe ilköğretim oklunda göreve başladım.
…
O yıldan beri de idarecilik ilkokullarda,ortaokullarda,liselerde öğretmenlik ve idarecilik yaparak bugünlere ulaştık.
…
Birçok okulda görev yaptıktan (5 okul) sonra geçen yılın eğitim öğretim yılı başında memleketimdeki bir okula tayin istedim ve o okula tayinim çıktı.

Şimdi 1995 yılında görev yaptığım ortaokulun yakınındaki bir okula;evimin önündeki ortaokulda Görsel Sanatlar öğretmeni olarak görev yapmaktayım.
…
Demek ki kulağımızı,gözümüzü,aklımızı iyi açmalıyız.Duyduğun bir duyuru ile hayatın tam rayına girebilir.
…
Gerçekten de öyle hayat; yaşanmış ,yaşanacak,yaşanması gereken bir öyküdür.Bu öykünün başını kötü ve yokluk içinde yaşadıysam da şimdi ortasını iyi ve güzel yaşıyoruz.İnşallah sonu da iyi ve güzel olur…

Dünyaya,Yurdumuza,Hepinize,hepimize…

İyi yaşamlar…

27.08.2015
Hasan Kaya
Eğitimci-Şair-Yazar