- 428 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Gerçekte cahil insan kimdir?
Son yıllarda,gerek yazılı basında gerekse de görsel medyada halkın,"cehaletine" dair nice değerlendirme ve yaftalamalar duyduk...Sanırım bir süre daha devam da edecek gibi.
Sözcük dağarcığımıza,deruni diyebileceğimiz yeni kavramları da soktuk böylece ama gayriinsani bir biçimde.
Bazen "bidon kafalılar" öne çıktı;bazen de "kıllı bacaklılar" ya da "göbeğini kaşıyan adamlar."
Bunları kullananlar da genellikle okumuş(!) idiler...Halk da bir tür "parya".
Acaba hayat bu kadar basit midir ya da düz çizgiden ibaret midir ki diye sormak ve düşünmek gerek sanırım!
Halkı,bu nitelemelerle "tahkir" edenler,acaba bu yetkileri kim ve ne adına kullanmaktadırlar ki!Benim böyle bir vekaletim yok;üstelik buna itirazım da var!
Bu sosyolojik ve siyasi olarak sorunlu olması yanında,ahlaki olarak da arızalı bir bakış açısıdır.
Şimdilerde Hintli bilge J.Krishnamurti’nin(Krişnamurti)birkaç kitabını okumaktayım.
Orada yıllardır kafamda cevap aradığım bu konulara net bir değerlendirmeye rastladım.
Şöyle diyordu bilge "Eğitim ve Yaşamın Anlamı" kitabında:
-Cahil insan,öğrenim görmemiş olan değil,kendini bilmeyendir.
Bu satırlar aklıma 17.yüzyılda yaşayan halk ozanımız Şair Talip’in şu satırlarını da getirdi:
-Aynı insaf gibi arife mizan olmaz/Kişi noksanını bilmek gibi irfan olmaz!
Sözü fazla uzatmaya da gerek yok sanırım!