Sevgili Gençler

• 17 Ağustos 2015 Pazartesi 02:32:56

SEVGİLİ GENÇLER
Türkü, kürdü, çerkesi, alevisi, sünnisi genç arkadaşlarım. Bu yazıyı bir ağabeyiniz olarak yazıyorum. İnanırmısınız cesur ve yürekli olmak hiç ummadığı dertler açıyor insanın başına. Ama cesaret ve yüreği mantık yolunda sergileyebilirse, hiç ummadığı mutlu sonlarla karşılaşabilmektedir insan. Cesaretinizi ve yüreğinizi heba etmeyin biz ağabeyleriniz gibi.

Bizler de şu anda sizerin yaptığı gibi yüreğimizi koymuştuk bir zamanlar davamıza. Kimimiz sağcı, kimimiz solcu olduk. Köşe başlarında vurduk birbirimizi. Hepimizin amacı da aynıydı biliyormusunuz? Müreffeh mutlu bir Türkiye. Evet birileri gerçekten mutlu oldu. Dünyada cennet hayatına kavuşanlar bile oldu. Ama bu ülkenin mutluluğu uğruna hayatını ortaya koyan biz cesur ve yürekli gençlere ne oldu söyleyeyim mi? Tanklar geçti üzerimizden. Can verdik işkencelerde. Aç bırakıldık, dışlandık. Halbuki biz hepimiz gerçek yurtseverlerdik.

Eğer ki bizlere kurulan tuzaklara düşmemiş olsaydık hepimiz de çok mutlu olacaktık. Akıl mantık ve bilim çerçevesinde kullanmış olsaydık cesaretimizi ve yüreğimizi kocaman bir dünya yaratmış olacaktık. Dünyanın en saygın en mutlu ülkesini bizler kuracaktık. Ama olmadı sevgili gençler. Şu anda sizler için de kurulmuş olan tuzaklara zamanında bizler de düştük. Kaybettik geleceğimizi.

Lütfen genç dostlarım. Önünüzde bizler varız. Görün dinleyin bizleri. Türkiye’nin gelişmesini istemeyenler aynı tezgahları sizler üzerinden uygulamaya koydular. Sonuç ne olur biliyormusunuz? Kiminiz kör bir kurşuna kurban, kiminiz işkencelerde, kiminiz hücrelerde yok olur gidersiniz. Ssğ kalanlarınız ise ekmek derdinde, iş derdinde, pişmanlıklar okyanusunda boğulursunuz. Ülkenize gelince sizlerin yok olmuşluğu görünmez bile. Nasıl bir ülke kurgulanmışsa istenilen raylara oturtulur birileri tarafından. Cesaret ve yüreğinizi yanlış kulvarlarda kullanırsanız olacağı mutlaka budur.

Bakın genç dostlarım biz dünyanın en kıymetli topraklarını yurt edinmişiz. Bu toprakları vatan kabul ettiğimiz günden beri hepimizi bu kutsal topraklardan söküp atma hesabı yapılmaktadır. Eğerki bu güne kadar vatan diyebildiysek bu topraklara bunu birliğimize dirliğimize borçluyuz. Bunu sakın unutmayın derim. Eğer ki bozulursa birliğimiz kimse hayal kurmasın. Kimseye yar etmezler bu cennet toprakları. Unutmayın bir ve bütün olduğumuz sürece sonsuza dek anamız kalır Anadolu.

Sevgili kürt kardeşlerim. Günde beş on yirmi kişi öldür biter mi yetmiş milyon? Bakın sizi temsil eden partiniz var. Temizleyin partinizi art niyetli ellerden. Gelin meclise yapın demokratik mücadelenizi. Bence mantık budur.

Valla çok acı günler yaşamış bir abiniz olarak size tavsiyem bu. Sakın hayal etmeyin etnisite kökenli bir devlet kurmayı. Birlik bütünlük bozulursa öyle bir yutarlar ki sizi; en fazla otuz yıl içerisinde ne kürdüm, ne de müslümanım diyebilirsiniz. Benden söylemesi.

Davut Tunçbilek/Elmadağ