- 294 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
YA VARSA
Ramazan ayı ve ramazan bayramını geride bıraktık. Allah inşallah daha nice ramazanlara ulaştırır bizleri. Çünkü ramazanlar olmasa bizim yıl içinde işlediğimiz küçük günahların affedilme durumu olmayacaktır.
Ramazanlar adeta yıllık temizlenme aylarıdır. İnsan illaki günah işleyecektir. Ancak peygamberler günahsızdırlar. İşte işlediğimiz bu günahlardan kurtulma dilimleri vardır. Günlük günahlarımızdan günlük namazlarımızla, haftalık günahlarımızdan Cuma günü ve namazıyla ve yıllık günahlarımızdan ise ramazan ve mübarek geceler vasıtasıyla temizleniriz. Allah bu değerli zamanların kıymetini bilenlerden eylesin.
Ramazan geçti diye ibadetlerimizden ayrılırsak gelecek ramazanlar bizim günahlarımızı temizlemeye yetmeyebilir. Belki de gelecek ramazana ulaşamayabiliriz. Özellikle namaz ibadeti için birkaç kelam edeceğim. Daha önce yazmış olduğum “NAMAZ, NAMAZ, NAMAZ” konulu köşe yazımda namazın dünyadaki faydalarından bahsetmiştim. Sağlık, zaman, psikoloji ve kişiyi günahlardan alıkoyma faydalarını orada yeterince anlatmıştım.
Allah’a yönelen eller harama uzanmamalıdır. Allah’ın huzurunda secdeye varan kafalar başkasının önünde eğilmemelidir. Allah’ın divanındaki midede haram lokma olmamalıdır. Gıybet, dedikodu, iftira, yalan söyleyen, kul hakkı ile yapılan dualar diğer duaların gerisinde kalacaktır. Biz nasıl olursak olalım, ne kadar günahkâr olursak olalım yine gideceğimiz tek kapı onun kapısı olacaktır. Özellikle Hz Ali’nin şu kıssası bize çok şey anlatmaktadır.
Hz Ali’nin Allah’a ve ahiret gününe inanmayan bir komşusu vardı. Bir gün bu komşusu Hz Ali ile yolda sohbet ederlerken Hz Ali’ye der ki;
-Siz dünyada istediğiniz gibi yaşayamıyorsunuz. Dünyanın zevklerinden faydalanmıyorsunuz. Zaten dünyadan sonra ahiret hayatı yok ki, toprak olup gideceğiz.
Bu sözler üzerine Hz Ali:
-Tut ki senin dediğin gibi olsa biz ne kaybederiz. Bizde toprak olur gideriz. Fakat ya varsa, senin dediğin gibi değil de bizim dediğimiz gibiyse, sen ne yapacaksın?
Bu sözler üzerine günlerce düşünen komşusu Müslüman olmuştur.(bu kıssayı değişik kaynaklarda değişik kişilere de mal edenler olmuştur.) saygıdeğer okurlarımız Allah’ın emir ve yasaklarını bu dünyada yaşamanın her şartta bize bir zararı yoktur.
Peygamber Efendimiz (SAV) buyurdular ki; namazı savsaklayanlara Allah’ü Teâlâ (CC) dünyada, ölürken, kabirde ve ahirette olmak üzere 15 ceza verir.
Dünyada:
Ömrünün bereketini kaldırır, yüzünden iyiler siması silinir, Allah (CC) hiçbir iyiliğe sevap vermez, duaları kabul olmaz, iyilerin dualarında payı bulunmaz.
Ölürken:
Zelil, kötü, çirkin can verir, aç olarak can verir, bütün dünya denizleri gırtlağına akıtılsa kanmayacak şekilde susuzluk çeke çeke ölür.(Ölüm acısının bir damlası, dağlara damıtılsa dağlar dayanamaz erirdi.)
Kabirde:
Kabir onu sıkar, kemikleri birbirine geçer, kabri ateşle doldurulur(gece gündüz onu yakar)Allah(CC) Şuca isimli dehşetli çok büyük bir yılan gönderir, her gün her namaz vaktinde onu sokar bir an bırakmaz. (Efendimiz (SAV) “kabirden korkunç bir manzara görmedim.)
Ahirette:
Cehenneme sürükleyen azap melekleri yanından ayrılmaz, Allah(CC) onu kızgın olarak karşılar, hesabı çetin olup cehenneme atılır.(Cehennemdeki en hafif azap ayak çukuruna konulan bir ateş parçasının beynini fokur fokur kaynatmasıdır. Cehennemlikler çok çirkindir alt dudakları göğsüne sarkmış, üst dudakları yüzüne kaplamış olduğu halde bir dişi (azabı daha iyi tatmaları için) Uhud dağı büyüklüğündedir. Cehennemlikler dünyadaki ateşi görseler, ferahlanmak için içine dalarlardı. (İhya-u Ulumiddin)
Muhabbetle!..
22.07.2015
Osman GİRGİN
Eğitimci-yazar
osmanlıhaber.com
[email protected]
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.