Zenginimiz bedel öder, fakirimin canı gider
Zenginimiz bedel öder, fakirimin canı gider
Bedelli kaçakların bedelini, Bedelsiz Mehmetçikler canıyla ödüyor
Bedelli askerlerin bedel ücretleri devletin hazinesine değil, askerlik yapan Mehmetçiklerin kendilerine eşit miktarlarda ödenmelidir.
Ödenmelidir ki; parasızlığı yüzünden askerlik yapan yavrularımızın geride bıraktıkları anaları, babaları, eşleri, yavruları mağdur ve perişan olmasın
Bedellilerden toplanan bu paralar askerlik yapan askerlerimize ana sütü gibi helaldir ve hakkıdır eksiksiz ve eşit bir şekilde askerlerimize seve seve dağıtılmalıdır.
Kaldı ki ‘’her Türk asker doğar asker ölür’’ askerlik yapmayanı eskiden adamdan bile saymazlardı bu bizim kültürümüzde ve devlet geleneğimizde esastır, vatana millete devlete olan sevgi ve saygı anlayışı daha anamızdan doğar doğmaz aile ocağında aşılanmaktadır
Zira Devlet geleneğimizde milli sınırlarımızı koruyan ve milli değerlerimize hizmet eden Mehmetçiklerimizi ödüllendirmek ve haklarını temin etmek esastır
Askere giden vatan borcunu namus borcu olarak kabul edip vazifesini yerine getiren askerlerimizin tek suçu fakir oluşumu ki zenginler para ödeyerek askerlik yapmayıp yaşasın, fakirler askerlik yapmaya ve hain kurşunlarına hedef olmaya mahkûm olsun
Ve siz sihirli laflarıyla bu milleti bayıltan temsilciler kibrinizden nereye bastığınızın bile farkında değilsiniz, boy gösterip parmak kaldırıp alkış tutmak yerine neden çare üretmiyorsunuz neden bu vatandaşın sorunlarını dile getirmiyorsunuz neden susuyor ilgilenmiyorsunuz
Oysa bu millet sizin sırtınıza Hz. Ömer’in cüppesini giydirdi yükünü vurdu, hükmünü verdi ne umutlar sardı kimselerin şahsınızdan bir lütuf bir ihsan istediği yok yasaları okuyun çalıştırın gerçekleştirin kendinizi zenginleştirirken de bu necip milleti de biraz rahatlatın mutlu edin, millette huzur bulsun devletin gücünü milletin lehinde kullanın.
Devlet babadır, Devlet anadır, Devlet haktır, Devlet hukuktur, Devlet adalettir, Devlet nizamdır, Devlet intizamdır peki bu nasıl bir anlayış ki, bedelli yanar, bedelli kavrulur ateş düşer ocağa, eş, dost, akraba, acısında kavrulur. Bedelsizler villalarda kahkahalar içinde, bir elinde şarabı diğerinde maşası gülerek oynayarak o yangınında ısınır.
Dağda, bayırda, köyde, kasabada, şehirde, her gün onlarca Mehmet şehit oluyor, canıyla, kanıyla, şanıyla, yanarak, kavrulup kül oluyor, olan garibim milletime oluyor ölen garibim Mehmet’im ölüyor yanan garibim can evim yanıyor.
Ya bedellilere ne oluyor, sefa içinde, bolluk içinde, kimisi sıcacık çorbasını yudumlarken eşiyle dostuyla, kimisi tatillerde keyfine keyif katıyor, kimisi yatlarda geziyor, katlarda yatıyor streste neymiş ki keyif içinde keyif satıyor vesselam.
Hazanda Deli Gönül
Her gün bir Mehmet şehit ağlıyor ana bacı,
Sel oldu akan kanlar kesilsin dinsin acı,
Eskiden zaferlerdi şanlı bayrağın tacı,
Hazanda deli gönül, şimşek çakıyor hilal!
Yine hangi şehide sela okuyor Bilal
Haykırıyor arzında milyonlarca şüheda,
Yalvarıyor mevcudat helak eyle ey Hüda,
Şahlansın yankılansın yeniden altın seda.
Hazanda deli gönül, şimşek çakıyor hilal!
Yine hangi şehide sela okuyor Bilal
Göklere yükseliyor Yarab kahret sesleri.
İnfialde milletim, tutuldu nefesleri,
Kırılmalı zalimin bölücü hevesleri.
Hazanda deli gönül, şimşek çakıyor hilal!
Yine hangi şehide sela okuyor Bilal
Çağlayan sular gibi meydanlara taşarız,
Bir emir verin yeter cephelere koşarız,
Şereflice ölürüz şereflice yaşarız.
Hazanda deli gönül, şimşek çakıyor hilal!
Yine hangi şehide sela okuyor Bilal
Artık dostu düşmanı bilmenin tam zamanı,
Hainleri defterden silmenin tam zamanı
En başta tek yumruk olmanın tam zamanı
Hazanda deli gönül, şimşek çakıyor hilal!
Yine hangi şehide sela okuyor Bilal
Üç kıtada namımız neden hala sürmesin
Ermeni oyununu neden âlem görmesin,
Çakalların inini neden ölüm sarmasın
Hazanda deli gönül, şimşek çakıyor hilal!
Yine hangi şehide sela okuyor Bilal
Anasına selam var şehit oğlu Mehmet’ten,
Dua ediyor şimdi dolaştığı cennetten,
Müjdeleri görüyor okuduğu ayetten
Hazanda deli gönül, şimşek çakıyor hilal!
Yine hangi şehide sela okuyor Bilal
Nuh Comba
www.edebiyatdefteri.com/s…/144311/hazanda-deli-gonul/
YORUMLAR
Öyle bir koridordan geçiyor ki bu millet haksız haklı, haklı haksız olmuş.''at izi ,it izine karıştı '' din tüccarlığının sonu hüsran oldu. Gözümüzün içine baka baka ülkeyi bir savaşın içine sürüklediler ki; ceddimizin kemikleri sızlıyor. Cumhuriyeti topla tüfekle kuran bu asil millet, gönlüyle toprakları bayrak/sızlara bıraktı .Tek bir kişi çıkıp demiyor ki ; evet biz bir hata yaptık ve bu faturayı halka kestik.İçimizde o kadar kudurmuş, hain var ki bu hainlere ilah gibi tapıyorlar .Şu bir gerçek ''şerefini makamdan alanlar, makamdan sonra şerefsiz kalır.Şöyle Hz Ömer'in devlet anlayışına bakın, bir de bunların yaptığı devlet yönetimine bakın yazıklar olsun.Fakirin çocuğu doğuştan vatana borçlu ...zenginin çocuğu doğuştan çürük raporlu çarpıklık üstüne çarpıklık. Dünya üzerinde ki tek gerçek ''insanlık siyasetin kurbanı'' birileri rahat etsin diye birileri ölüyor bunun adına ADALET deniliyor. Olmaz olsun böyle adalet..
yazınız çok boyutlu hocam
saygımla