- 1300 Okunma
- 5 Yorum
- 1 Beğeni
KABRİSTAN
* "Bendeki hayatı yok ederek kendi çorak toprağının gübresi yapmayı umuyordu." İdil Önemli
** Öykümde kullandığım fotoğraf/resim bana ait değil, internetten alıntıdır.
YORUMLAR
nitemtran
Teşekkür ederim.
Dostum ne yorum yapacağımı bilemedim böylesine hunharca işlenmiş bir cinayettin hakkında ne söylene bilir ki zaten
İnsan bazen düşünmeden edemiyor o mezarlıklarda yatan insanların kim bilir? Nasıl bir ölüm hikayeleri vardır.
Neyse yazının konusu üzücüydü ama sizin anlatımınız mükemmeldi.
Kaleminize emeğinize sağlık
Saygı selamlarımla
nitemtran
Sizli bizli konuşmayı bırakalım derim ve derin sevgilerimi yollarım. Ne iyi ettin de köşeme misafir oldun. Gerçek zamanlarda olması dileğimle, sevgiyle kal.
tıpkı Roma gibi 7 tepeli üstüste 7 kez kurulmuş, milyonlarca kişinin toprağın üstünde, bir o kadarının da toprağın altında yaşadığı şehrin (şehir demek haksızlık olur gibi, çünkü İstanbul başka bir ülke başka bir dünya gözümde), yüzlerce ilçesinin binlerce semtinden sadece birinden, gerek hüzünlü, gerek trajikomik, gerek maceralı bir sürü hayat hikayesi, usta yazarın harika betimlemeleriyle önümüze sunuluyor.
sonra insan hem hayranlıkla hem korkuyla düşünüyor. ne hayatlar öğüttün be İstanbul, ne hikayeler barındırıyorsun bağrında, çözülmeyi bekleyen sayısız gizeminle günden güne içinden çıkılmaz bir hal alıyorsun.
siz bir ozan sayılırsınız üstad. bir öykü satıcısı. yine çok güzeldi yine düşündürdü. elinize sağlık diyorum. saygılarımla.
nitemtran
Geçen günlerden birinde, sizden iyi olmasın bir dostumla şehirlerin meşhurlarını sayıyorduk. Sırayı İstanbul'a getirdi. Dur, dedim. Bir dur hele. Buna sohbete ayırdığımız ne zaman ne de enerjimiz yeter.
Öyle bir mekan işte, uçsuz bucaksız yerleri ve sonsuz öyküleri.
Teşekkür ederim değerli dostum. Bu bahaneyle de olsa, sizi görmek iyi geldi.
Saygılarımla
"Uzun cümleler anlamayı zorlaştırır.Bazen nasıl başladığını kaçırır sonunu yanlış bağlarsın"
Hiçte öyle değilmiş demek ki !
Bu yazıda da uzun cümleler var.Ama hiç birinde de kural hatası yok. hepside anlaşılır ve anlamlı.
Ustalık bu işte...
Yazının içeriğine gelince;
Allah kahretsin bu töreleri.
Ancak toplum kuralları da uzun deneyimler sonucu kökleşiyor.
Neyse konumuz bu değil.
İçimiz acısa da güzel bir yazı okuduk.
Teşekkürler,selam ve saygılar...
nitemtran
Ağzınıza,kaleminize, yüreğinize sağlık
Hüzün atmosferinin yorgunluğunu taşıdı sabah saatlerimize hikaye.
Kederlendik resmen.
Ancak,
cümlelerin mükemmel portresi,
anlatımdaki sıcaklık ve akıcılık,
alıp götürdü bizi Eyüp Mezarlığının o gizemli ortamına.
Nedendir bilmiyorum,
çokça ziyaret etmediğim o tarihi mezarlığı hep sevimsiz bulmuşumdur.
Eşimin amcasını defnetmişlerdi oraya da,
mezarını bulabilmek, bir Fatiha okuyabilmek için,
sincaplar misali epeyce bir süre mezardan mezara sekmek zorunda kalmıştık menzile uzanmak için.
Ne demeli?
Mezarlık konulu bu hikaye,
yazarının harika üslubu ile kendini o kasvetli ortamdan sıyırmış,
hoş bir esintinin akışına kapılarak,
gönlümüze kadar ulaşmış.
Güzeldi, güzel.
nitemtran
Bense, tabi mazimden olsa gerek ne kadarçok severim üyküye konu olmuş bu mezarlığı anlatamam. Hem Haliç'e bakarken hem de hemen eteklerinde yatan dostlarıma yakın kahve içmeleri çok özlerim. Keşke bir türk kahvesi içip, birlikte bir nefeslenseydik urada, güzel şeyler anlatırdım inanın ve inanın siz de severdiniz.
Saygılarımla
Bir tutam hayat
bir gün karşılıklı kahve içmek nasip olur oralarda.
Biz de çok arzulamaktayız inanın.
Ufaklık hala burada.
Sanırım çok kısa bir zaman sonra memleketine,
asıl yuvasına göç edecek.
Merakla bekleyenler de var ortada zira.