- 293 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Bonzai
BONZAİ
Blirmisiniz değerli dostlar kulağa hoş gelen bu kelimenin ne anlama geldiğini. Bilenler vardır mutlaka. Ama bilmeyenler için açıklamak isterim bu lanet olası kelimenin anlamını.
Bonzai, çocuklarımıza teknoloji çağınca kurulmuş en büyük tuzak. Sekiz dokuz yaşlarından başlayarak çocuklarımıza sunulan göz kamaştırıcı sahte bir hayat. Nihayetinde yavrularımızı örfüne, geleneklerine, ailesine, ülkesine, toplumuna yabancılaştıran, hatta düşman eden, daha ilerki zamanlarda ise eroin gibi bir illetin pençesine düşüren korkunç bir bağımlılık maddesi. Bağımlılığın sonucu ise er ya da geç korkunç bir ölüm.Bu illeti kullanan çocukların teleflerinin çarşaf çarşaf medyada yer alması gözünüzden kaçmamıştır mutlaka.
Geçmişde atalarımızdan dedelerimizden dinlediğimiz hikayeler vardır. Ahmedin ineği Hasanın tarlasına girmiştir. Hasan ne yapmıştır? Ya Ahmedi ya da ineği kurşuna dizmiştir. Cahilce ve de aptalca bir kan davası başlamıştır nesiller boyu süren. Bonzai de bir kan davasıdır belki de. Kimin davasıdır sizce? En son yürütülen haçlı seferi bile olabilir bence. Bir gram kendi kanından akıtmadan, Anadolu gençliğini, ailesine, toplumuna, dinine, milletine yabancılaştırma projesi.
Mesela aç, çaresiz, kendini güzel ve çekici bulan gençlerimize sunarsın gazetende, televizyonunda, medyanda rüya misali bir hayat. Dersin ona ki; sen çok güzelsin, tanrının dünyaya güzelliği müjdelemek için gönderdiği ayrıcalıklı insansın. Kuru soğan çorba senin neyine. Sen geceliği 1000 dolarlık otellerin prensesi olacak güzelliktesin. Aptallık etme kullan bu şanşını. Bu şans herkese nasip olmaz de. Teşvik et çocukları yarışmalara. Katılan katılmayan gençlerimizin sok hayallerine birinciliği. Gerisi kolay. Yıkım başlamıştır artık. Ve kur çocukların önüne leş kargalarının insanlıktan uzaklaşmış hayatlarına uzanan köprüleri. Sonuçda pırıl pırıl yavrularımıza sunulan, namussuz bir hayat. Amaç hasıl olmuştur. Kaybolmuş zavallı bir gençlik.
Olayın bir başka yönü. İşçi emeklisi Hasan. Aylık 800 lira. Dört çocuk. Evde dünya güzeli bir kız. Ah Hasan ne desem ki. Kız alımlı kız güzel. İster cep telefonu bir de internet. Ayda eder yüz elli lira. Her gece başlar Hasan duaya. " Allahım benim başımı düşürmeden biri çıksın kızımın karşısına, ben namusumla yaşadım. Bir leke düşmesin alnıma." Bize inşallah demek düşer, ama ya kız düşerse tuzağa Hasan ne yapsın?
Bu konuda yazacak, söylenecek o kadar çok şey var ki... Binlerce, milyonlarca sayfa yazı olur. Çocuğun ailede eğitilmesi çok önemli. Gencecik fidanlarımızın kurumaması için önce onu en iyi şekilde gözlemlemek düşüyor bizlere. Bir de çocuğunuzu karşılayamayacağınız istekleriden uzak tutmayı amaç edinin. Her konuyu çekinmeden bir arkadsşçasına konuşun çocuğunuzla. İyiyi kötüyü, doğruyu yanlışı sizden öğrensin çocuğunuz. Elinizden geldiğince çocuklarınızı geleneklerinizden uzaklaştırmayın derim.
Davut TUNÇBİLEK/ Elmadağ