- 667 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İHMALSİZLİĞİN İHMALİ
[ /icerYaşanan ve yaşamak zorunda kaldığımız zorlukları, çarpıklıkları düşündükçe dünya sanki zorbalığa dayanmış, kötülerin dünyası gibi görünüyor ama hayır öyle değil…
Zorbalık, haksızlık, namussuzluk yapmayı beceremiyorsak, bir gücün bizi haksızlık, zorbalık, kötülük yapmaktan koruduğunu söylemek sanırım çok doğru bir söylemdir. Etraftaki her şey, herkes kötüyken kendini bu kötü ortamdan koruyabilmek çok zor bir şey. Bazen kendimize, çevremize uymayacak kişilerle bulsak da kendimizi, her zorluğa rağmen dürüstlüğü koruyabilmeliyiz…
Evet, gel gelelim vatandaş olarak neler yapaliriz? En önemli durum çocuklarımızı dürüstlük manasında inançla yetiştirmeliyiz. Dürüstlükten ne kadar kaçarsak batağa o kadar çok saplanacağımızın farkında olmalıyız.
Örneğin; ortalama dokuz yaş olan çocuklarımızın sigara tiryakisi olması, gençlerimizin uyuşturucuya teslim edilmesi, eğitimden uzaklaşmış bir nesil var elimizin altında. Bunlardan öte bazı gençlerimizin (bay-bayan) vucutlarının her yelerine taktıkları takılarla, kulaklarındaki sayıca fazla deliklerle, acaip tıraş ettirip rengarenk boyadıkları saçları, baş döndürücü saç şekilleri ve tuhaf tuhaf kıyafetleriyle kendilerince mutluluğu aramaktalar ne yazık ki.
Bu tip gençlerin çoğunluğunun cebinde bolca para, istedikleri eşyalar, son model cep telefon- larıvar ama yinede mutlu değillerdir. Son zamanlarda ilçemizde bu tip gençlerin oldukça fazlalaşması bu istekdikleri her şeyi yaptıkları ve her şeye sahip oldukları halde mutsuz gençleri yeniden mutluluklarını sağlamak, onları yeniden topluma kazandırmak, gözleri boş boş bakan hiçbir amacı olmayan insanların sayısını azaltmak hatta yok etmek elimizdedir inanın…
Niçin bunca gencimiz bu halde, bunalımda dersiniz? İş güç deyip hem kendimizi, hem kardeşlerimizi, çocuklarımızı, anne babamızı ihmal ettiğimizi ne zaman anlıyacağız?
Maddiyatın yani paranın ve parayla sahip olabileceğimiz her şeyin hayatımıza bu kadar yön vermesine daha ne kadar tahammül edeceğiz?
Belki parayla birçok şeyi satın alabiliriz ama şükürler olsun ki dürüstlük, sevgi, haysiyet, saygı paraylan satın alınmıyor. Para, sahip olacağımız mevki ve başarının gözlerimizi köreltip kulaklarımızı hayatın güzelliğine tıkayıp bunların ardından koştuğumuz anda kendi mutluluk ve huzurumuzun yok olmasına kendimiz sebep olacağız.
Bunları ne olur göz ardı etmiyelim artık.
Her an yapılacak bir şeyler var. Bence saygı ve sevgiyi gösterme şekilleri de, dürüstlük ve yardımseverlik de öğrenilebilir ve öğretilebilir. Hemde yaşımız kaç olursa olsun. Yeterki bunu yürekten isteyelim.Mesela sinirli ve asık suratlı bir ağabeyimiz yada arkadaş, çocuk, anne, baba her kimse artık, bugünden sonra gözlerimizi ve ruhumuzu inandırıp değişmeye çalışmalıyız. Şu üç günlük dünyada daha mutlu olmak ve herkesi mutluluğa sevk etmeliyiz. Bunun için gözlerimizin ve ruhumuzun gerçek hakkını verelim.
Örneğin kendi işyerimde çalıştığım zaman müşteriye konuşmadan önce tebessümle davranırım. Olabildiğince çok kişinin taaa gözlerinin içine bakarak gülümserim. En asık suratlı insanlar bile tatlı dille, güler yüzle değişiverir. Oysa ben sadece bir kişiyim onlar ise yüzlerce. Bunların sayısı ne kadar olursa olsun fark etmez. İnanki olumlu her zaman olumsuzu yener. Benim anlatmak istediğim de bu. Herkesin bu dünyada bir görevi var benim, sizlerin görevi insanları mutlu etmek. Sohbetimizle, tatlı dilimizle, gülümsememizle onları mutsuzluktan çıkarmaktır, kimbilir?
Artık bundan sonra bu konular için şapkamızı önümüze alıp düşünme vaktidir, düşünüpte çare bulma vaktidir.
’’Eller aya, biz yaya’’ gibi bize tembelliğimizi kabul ettiren sözlerden uzaklaşma vaktidir bugün. Eğer biz yaşıyorsak bundan dolayı kötü durumda olanlar var olduğuna göre mutluyuz demektir. Yaşamımız, hayata bakışımızın bir göstergesidir. Nasıl yaşamak istiyorsak öyle yaşıyor, nasıl nereye yönelmek istiyorsak oraya yöneliyoruz. Aslında herşeyi bilerek veya bilmeyerek bu hale düşüren biz kendimiziz.
Benim amacım her şeye rağmen yüreğinizi dipdiri ayakta tutabilmek, sorunları hatırlatıp bunlara beraberce göğüs germek, sizi bu konular hakkında düşündürmektir. Bu sorunların biraz olsun farkına varmak, gözümüzün önünde kayıp giden gençlerin hatırlanmasına araç olmaktır inanın.
Herşeye rağmen hayat mutlu olarak yaşamaya ve yaşatmaya odaklanmıştır.
Sevgiyle...
Tekin Torsun
i ]
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.