- 1509 Okunma
- 6 Yorum
- 1 Beğeni
Sanal Alemin Çarkçı Başları
Sanal âlemin çarkçı başları
İş sanal olunca çarkçı da çok oluyor.
Bir kaç çeşit çarkçı başı var
Gemide makine dairesinin yöneten dümen çarkçı başları
Filmin kurgusu hazırlık yapan çarkçı başları
Keseme işinde kullanılan araçları idare sevk eden çarkçı başılar var
Ben de sizlere bir iki tür çarkçı başından bahsedeceğim.
Birinci tür çarkçı başları
Deniz bizim, kara bizim, gemi bizim, diyor kaptan biziz diyorlar
Hep kendileri başkası yok.
Denizde bunlar, karada bunlar, hava da bunlar, bilgin bunlar âlim bunlar filozof bunlar
Denizdeki gemi bunların olduğundan denizde bunların, sahile kimse yanaşamaz kesinlikle
Eğer yaklaşırsa top atışı başlar neden mi?
Çünkü bunlarda paylaşım yok ta ondan, bunlar hep savaş halindeler kendileri ile de savaş halindeler
Eğer günlük birine çatmazlarsa eleştirmezlerse kendilerini rahat hissedemezler
Bunlar hep karşıdaki kişileri suçlu görür kendini haklı görürler
Sana birini eleştirme hakkını kim veriyor önce onu de, kendileri ile ilgisi yoksa bile illa kendilerine bir pay çıkarırlar eleştirmek ya da sataşmak için.
Örnek sen bir şiir yazarsın ya da yorum yazarsın içinde ki senin duygundur ya da düşüncendir olmaz !!! bu çarkçı başlarının istediği gibi değil
Ona sorup yazacaksın her yazdığını
Hemen mart kedisi gibi miyavlamaya başlarlar efendim birazda argo ise yazdıkları vay babam vay seyircide bol başlayın hocam ilahi sen beni, öldürdün gülmeden
İlahi hocam vallahi karnım patladı gülmekten deme gitsin alış veriş bol olur
Demez ki benimle ilgisi olmayan bir konuya niye burnumu sokuyorum diye kendine hiç bir soru sorma gereği duymaz.
Bir hata varsa ona öğüt yaparak ya da insani bir yaklaşımla yaklaşıp ikna etme yerine itham etme ya da üstünlük taslama marifetini devreye sokar sanal filozofları ya da buldukları taraftarlarla saldırmaya başlarlar
Sayarlar senin günlük hayatından, yediğinden içtiğinden yazdığından sosyal ya da sanatsal faaliyetlerinden eleştiri demek çok hafif kalır
Sayfanı eleştirirler şiirini eleştirirler yazını eleştirirler TV veya radyo programlarını eleştirirler resimleri eleştirirler..
Bunlar eleştirmeye mecbur yaratılmışlar bunları Allah o iş için dizayn etmiş
Derseniz ki hop dur bakalım ne yaptım yahu bu kadar size böyle yerden yere çalıp eziyorsunuz olmaz
Annem it derdi anlatırken ben naziklik olsun diye köpek yazdım.
Annem anlatırdı bize oğlum bir köpek bir fırının kapsını kırk yıl beklemiş yaşlanınca sahibi ona artık eskisi gibi yalını vermez olmuş karnı doymayan hayvan da fırından bir ekmek almış kaçırmış, eski sahibi kovalamış hayvanı köşe bucak köpek en sonunda bir çıkmaz sokağa girince artık kaçacak yeri olmayınca köpek dile geliyor sahibine yav diyor benim bir ekmek kadar bu kapıya hiç mi? Yararım olmadı diyor.
Bilmiyorum tıp literatüründe adı konmamış bir hastalık egoistliği aşan bir durum
Bu tipler illa eleştirecekler eleştirmezlerse hasta oluyorlar çünkü o eleştiri ile mutlu mesut oluyorlar
Tabi kendilerince üzdükleri kırdıkları öyle mi? acaba
Bu tipler dünya da kendilerinden başka kimseyi tanımayan tipler, iki kişinin en ufak tartışmasından kocaman bir olay çıkarırlar, al babam vur babam üstünlük taslamak için yapmayacakları bir durum ya da bir çirkeflik de yok, taşlama yazarlar, yetmez yorum yazarlar, yetmez yazı yazarlar bunlar yazarlar
Kendilerinin dışındakilerin böyle bir hakkı yok
Sadece eleştirme hakkı bunların.
Bu tipler ve bu refleksi bozuk kavga hastalığı olan tedavisi de zor olan büyüklük hastalığı
Tıpta adını siz koyun neredeyse Allah’ı bile eleştirecekler başkasını ya da bize benzemeyeni niye yarattın diye… Düşün!
Başkası yazarsa da vay haline!!!
Gelelim ikinci tip çarkçı başlarına
Bunlarda birisi bir dizayn yapar bir hat döşer o hattan giden akıma kapılırlar hiç tereddüt etmeden
Akıl etmez ki bu akım beni hiç tanımadığım bir yere ya da bir duvara toslayacak diye
Birisi hattı döşedi bu tipler ne kadar varsa aynı akımda oraya toplanıyorlar aynı balıkların denizde
Toplaşıp da büyük balıklara yem olduğu gibi, tanımadıkları bilmedikleri insanlara bir başkasının yön vermesi ile sataşmak ona hakaret yağdırmak yönlendirene yaranmak için
Bu tipler rüzgârın savurduğu yaprak gibi ağırlığı olamayan ve de kendi egemenliklerine hâkim olamayan tipler bunlarda ne yaparsan yap bu gün birisi yönlendirir yarın bir başkası
Çünkü özgül ağırlı olamayan kişilikler
Bu tiplerde bir sayfada iki kişi tartışmış ya da takışmış sa hemen sazan gibi atlarlar konuyu ayırt etmeden
Eğer takışan insanların birisi tanıdığı ise mesele yok haklı veya haksız huraaaaaaaa hucum borusu çalar
Vay haline
Bir şiirimden 2 dörtlük koyacağım şiirin tamamı 9 kıta ama
Ulusun çakallar taş bile atmam
Ayı’nın postunu alıp ta satmam
Katır cinslileri adama katmam
Özünden selamı veren görmedim
Kısrak gibi yılkı yılkı dolaşan
Aygır mayasında soyu buluşan
Etek giyip zil takmaya alışan
Kendine bir soru soran görmedim
Böyle bir şiir gördüğünde hemen yav sen topluma etek giydirdin sen böyle şiir yazamazsın yav sen insanlara hakaret ediyor ayının postunu alıp ta satmam diyerek sen herkesi kast ediyorsun derler bahaneye önemli olan bir bahane uydurmak işleri
vay sen millete aygır mayalı dedin yav nereden çıkarıyorsun bunu sen neden alınıyorsun
Sizler kendinizi şiirdeki gibi adlediyorsanız sözüm yok ben şiir yazarken lar ler çoğul ekinin ya da kökün mak, mek mastarının ne olduğunu bilecek kadar Türkçe bilirim
Bu tip insanlardan hayatta kurtulamazsın, yattığına, kalktığına dostluğuna ve aldığın nefese kusur bulur bu tiplerin beyni hoş görüden uzak sadece egolarını tatmin etmek için eleştiriye ve eleştiri ötesi hakarete programlı olduğundan
Bu tip sanal çarkçıları bunlarla muhatap olup canını sıkacağına at hayatından kendi kendini eleştirsin
Kendi kendini yesin
Bir saniye canını sıkmaya değmez at gitsin
’Mezarlıklar ne vazgeçilemezler le dolu !!
Herkesin mübarek Ramazanı şerifini kutlar hayırlara vesile olmasını dilerim saygılar sunarım
Saygılarımla
Bekir Akbulut
03.10.2014
YORUMLAR
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
Ulusun çakallar taş bile atamam
Ayı’nın postunu alıp ta satmam
Katır cinslileri adama katmam
Özünden selamı veren görmedim
Kısrak gibi yılkı yılkı dolaşan
Aygır mayasında soyu buluşan
Etek giyip zil takmaya alışan
Kendine bir soru soran görmedim
VALLAHİ BRAVO BEKİR BEY! HEM ŞİİRE HEM VURUCU TİMLERE İŞBAŞI YAPTIRMIŞSINIZ!
İnsanların iç yüzü bilinse değil defteri ülkeyi terk eder insan. Tanıtım yazılarına bakmayın siz. Ama anlamayanlar bunları adam/insan sanmakta devam ediyorlar.Kötü olan da asıl bu durum.
İnsan sarrafı olacaksın. Bütün mesele burada.
Ömrünüze bereket.
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
adamlar şiirdeki mecazi manaları bilmiyorlarsa söylerler durmadan
destekli desteksiz atıp dururlar.
böylesi insanlar maalesef çoktur toplumda.
makale konu ve anlatımı bakımından çok güzeldi.
''İt ürür kervan yürür''
kaleminiz daim olsun
Ozan İhlasi (Bekir Akbulu
haklı sitemlerdi umarım çarkçılar okuyup anlar
yinede takma kafana hocam