GERÇEKTEN SEVMEK
Bazen anlatılamayan duygular vardır. Anlatılması kelimelerle zor, yaşanması güzel olan duygular... Bunlardan biri sevgidir.Birşeyi sevmek demek, onu en güzel haliyle anlamak demektir.
Bir ağaç nasıl susuz kurursa, sevgisiz insan da öyle kurur. Sevgisiz insan olamaz. Her insan bir şeyi sever. Seri katil bile sever, öldürmeyi. Cerrah ameliyatla geçirdiği saatlerinden sonra, hastasını kurtarmanın rahatlığıyla çayını yudumlamayı sever. İşçi çalışır, yorulur, gecenin bir vakti eve döner. Karısının yanında çocuklarıyla olmayı sever. Sevgi böyle birşey. Kolay kazanılmaz. Emek ve çaba ister.
Ya sevmek ? Birini sevmek.... Herkes bilemez bu duyguyu, cesaret ister. Herkes sever belki ama ya gerçekten sevebilir mi ? yoksa iki gün sonra başkalarına mı takılır aklı ? Gerçekten seversen birini, onun için herşeyi göze alırsın, onun her halini seversin, o sana kızsa üzülürsün ama yine de seversin. Araya ayılık girse de, dağlar kadar uzak olsan da, sevdikten sonra iki göz kadar yakınsındır birbirine...
Seversin sevmesine ama, sevdiklerin seni sevmez bazen. Onlar için herşeyi yapmaya hazırsındır, onlar ise sana en büyük kazığı atar bu dünyada. İnsanı kahreden onların seni sevmemesi değil, seni arkandan vurmasıdır ya, hepsi unutulur gider. Ama seven unutmaz. Kalbinde hep bir yara kalır. Geçmiş günleri hatırladıkça o yara büyür, acır, kanar... Seven der : " Bir gün elbet kapanacak bu yara" . Kapansa da izi kalır.
Seven unutmaz, yarası kanar. Hoş, affeder herşeyi, yaşanmamış sayar geçmişi, herkes unutur gider maziyi. Ama seven unutmaz, herşeye rağmen özler sevdiğini...