- 1160 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
YAYINLAMADIKLARIMDAN SEÇMELER I
PAZAR HALLERİ
PAZARCI İŞİ ÇÖZMÜŞ
Bugün bizim mahallenin pazarı var.
Bir tezgaha yaklaşan kadın soruyor:
"Ispanak kaça?"
Pazarcı: "Beş lira abla!"
Kadın: "Ayyyy! Ispanak beş lira olur mu? Biz bunları eskiden ineklere verirdik!"
Pazarcı: "Abla o eskidendi... Ver tarlayı apartman yaptır… Ver tarlayı otel yaptır… Ne bekliyordun!...Bu fiyatlar iyi hali… Ispanağı on liraya yiyeceğin günler yakındır."
Pazarcı işi çözmüş!
Rahmetli anam ıspanak için " Biz çocukken bunların üzerine işerdik!" derdi.
*************************************
ÇARŞI-PAZARDAN HABERLER, KONU: PATATES
Bugün yine bizim mahallenin pazarı var.
Patatesin kilosu 3.50TL.
Müşteri soruyor: "Patates niye bu kadar pahalı?"
Satıcı: "valla bizde bilmiyoruz Abla!... Hal’e patates gelmedi."
Patates ülkemizde yaygın olarak üretilen bir üründür.
Halkımızın da temel gıda maddelerinden biridir.
"Ne oluyor da hal’e patates gelmiyor?" diye düşündüm.
Aklıma gelenler:
a) Stokçular haksız kazanç elde etme peşindeler.
b) Toplum mühendisleri, halkı temel gıda maddelerini alamaz hale getirerek isyan noktasına gelmeleri için provoke ediyorlar.
c) Ülke zor ekonomik şartlar altında… Patates üretilmiyor, dolayısıyla fiyatlar yükseliyor.
d) Ülke savaşa gidiyor, bu maksatla gıda stoku yapılıyor.
Bu işin içinde bir iş var ama anlayamadım?
Allah millete kolaylık versin!
**********************************
ANGELİNA PAZARA DÜŞTÜ
Bugün yine mahallenin pazarı var.
Bizim evde alış-verişi eşim yapar. Bugün beraber çıktık pazara.
O alış-verişi yapıyor ben de ehliyetli sürücü olarak "pazar arabasını" kullanıyorum.
Yani, eskilerin bildiği "küfeci " görevindeyim.
Bir tezgahta pazarcı bağırıyor:
" Yeme de yanında yat!... Bal bunlar bal!… Kapan götürüyor abi!…Angelina’nın kilosu 3 lira!"
dedim ki,
"Yaaaa! Bu Angelina, hani şu iyilik meleği değil mi?"
"Pazara düştüğünü biliyordum da bizim pazara kadar düşebileceğini düşünmemiştim doğrusu!"
Adam resmen bağırıyor:
" Angelina’nın kilosu 3 lira!" diye.
Bu nasıl Angelina ki, bizim pazara düşmüş diye merak ettik tezgaha yanaştık.
"Şu Angelina’dan bir kilo ver de, bizim de ağzımız bal olsun!" dedik.
Pazarcı kaptı torbayı başladı erik doldurmaya…. Tarttı… Torbayı bana uzattı (adam biliyor kimin patron, kimin küfeci olduğunu)
Dedim ki; " Biz Angelina istedik sen bize erik verdin!"
Abi bunun cinsi Angeline!" dedi.
İçimden "Hay cinsini sevdiğim!" diye geçirdim.
"O zaman bizimkilerin de hatırı kalmasın bari, şuradan bir kilo da Ayşe Kadın ver!" dedim.
Bekir GÜÇLÜER
YORUMLAR
Sonunda tebessüm ettirdin... "kitabın, iki yüzünü okumalı" derdi, anam rahmetli, birinin kötülüğünü anktın(andın mı) mı, iyiliğini de söyle... turgut tozal'ı anarken buna özellikle dikkat ederim; ispartalıyı kıskandı da ikinci köprüyü yaptırmıştı darboğaza!.
Son not: Yazınızla, Trabzonlu köklü zengin, Metin Nemlioğlu'ndan(merhum) dinlediğim bamya hikâyesini yazmam gerektiğini hatırlattınız... Sağolun.
Hürmetle Selâmladım...
kadiryeter Kadir Yeter.
24 AĞUSTOS 2015 TRABZON.
w.edebiyatdefteri.com/yazioku.asp?id=142847
bekir güçlüer Bekir GÜÇLÜER
bekir güçlüer
Ziyaretiniz ve kıymetli yorumunuz için teşekkür eder, saygılarımı sunarım.