- 409 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
NORİ'YE YATIRIM
Nori, Kore’de çok bilinen yosun türünden bir yiyecek bitkisiydi. Japonya’da Delikates ismiyle oldukça rağbet görüyor ve yüksek fiyatlara satılıyordu.
Bu bitkiye bizden bir benzetme yapmak gerekirse, burun ifrazatı renginde, lodostan sonra sahili basan yosunların aynısı.
İbo’yla kolej yıllarına dayanan okul arkadaşlığımız güzel bir tesadüfle bizi Kore’ye de birlikte sürüklemişti. İkimiz de teğmen rütbesiyle görevimizin başındaydık.
İbo da müthiş bir ticaret kafası ve bu işle meşgul olma isteği vardı. Parayla oynamayı çok severdi Ben de onun bu konudaki bilgi ve becerisini bildiğim için çarşıya beraber gitmemiz önerisinde bulundum..
Birlikte Japon’ların alış veriş merkezinde aldık soluğu. Çarşıda öğrendiğim ilk şey satışların toptancılık usulüyle yapılıyor olmasıydı. Bu benim de işime geldi tabii. Bu konuda birkaç yerden bilgilendikten sonra daha çok Japon’ların itibar ettiği ‘beyaz nori’ de karar kıldık.
Aldığımız norileri körüklü valizlere yerleştirip hava alanında aldık soluğu. Yolculuk sırasında kötü kokulu bu nahoş nesneden çıkan kokulara homurdanmalar gittikçe arttı. “Kim uçakta balık yiyor!” kınamaları arasında uçak Tokyo hava alana indi.
Biz hemen bir taksiye atlayıp, elimizdeki adresle Leyla adlı tüccar bir bayana, malların kontrolünü yapması için yola koyulduk.
Adrese ulaştık. Bize içki ikramında bulundular. Ben delip geçen bakışlarımla Leyla’ya öyle bir baktım ki…
O da ne, Leyla’nın içinde hiç iç çamaşırı yok! Tül inceliğindeki elbiseyi elbiseden saymazsak Havva Anamız adeta! O mübarekte bir incir yaprağı varmış hiç olmazsa! Bu kadında o da yok!
Göğüs dekoltesinden dışarıya taşan iri memeleri ateşlenmeye hazır bir çift füzenin sabırsızlığıyla yerlerinde duramıyor, pistin dışına fırlayacakmış hissini veriyordu insana.
Anlaşılan bu iş anlaşması tahminlerden de uzun sürecekti.
Gözlerim Leyla’nın bedenini kuvvetli bir radar gibi aşağıdan yukarıya hızla tararken, dilime iyiden iyiye pelesenk ettiğim Number One yerine bu defa Number Two sözcükleri çıktı ağzımdan.
Bu durumda kim benim sadık ve güvenilir biri olduğuma inanır ki ben bile inanmazken..
TEDDI ŞARKI SÖYLÜYOR!
Abdi İPEKÇİ “Müzik sizin ailece kanınıza işlemiş.” dedi kendine has içten gülüşüyle.
Onun bu sözlerine sebep, Teddy adlı çok kabiliyetli köpeğimizdi.
Teddy, o zamanlar çaldığım klarneti elimde görür görmez hemen pozisyonunu alırdı.
Önce kanepenin altına sonra da çaldığım parçanın kendine göre en sevdiği bölümüne girerdi sesiyle..
Bu eylemini bir müzik sever olarak hiç şaşırmadan ve büyük bir heyecanla sürdürürdü her defasında.
Teddy’ nin bu tavrını iyi bilen ve bu hünerli gösteriden çok hoşlanan Abdi de, bizi ne zaman bir arada görse klarnet çalmamı isterdi benden.
Gösterinin ardından ona çok yakışan gülüşüyle bol bol ödüllendirirdi Teddy’i.
Onunla birlikte bu sahneye tanık olanlar da gülmekten kırılırdı tabii..
Frank Sinatra, Gene Krupa, Nat King Cole, Lionel Hamton, Gittrbug Swwng, Stan Kenton, Benny Goodman, Samba Merengua gibi hayranı olduğum sanatçılara ‘cep harçlığımla’ yaptığım harcamalar cebimi delmekle kalmaz, kalbura çevirirdi üstelik.
Bu arada Abdi’nin kardeşim Esin’le nişanlanması hepimizi çok sevindirdi.
İki muhteşem insanın yollarının bu şekilde kesişmesi her zaman böyle mümkün olamuyordu çünkü.
Ama ne yazık ki bu iki harikulade insanın birlikteliklerinin ansızın sonunun geldiğini gördük şaşkınlık ve üzüntüyle bu kez de.
Bu ayrılığın nedenini kimseler çözemedi.
Bu da tıpkı ölümü gibi ince bir sır perdesinin gerisinde kayboldu sanki.
Bu vakur adam. Bu cesur yiğit ve gerçek gazeteci araştırmacı-yazar yaşama da yüreklice veda etti.
Yerini Onurlu Kalemlere bırakmanın inancıyla…
YORUMLAR
Çok düzgün yazılmış, müthiş bir yazıydı. Bu gün okuduğum en güzel yazıydı fiyebilirim. ON PUANIM VE GÖNLÜMÜN KIRMIZI KURDELESİ BU YAZIYA. Bu arada Frank Sinatra, Nat King Cole, Benny Goodman'ı tanıyorum, dinliyorum da ötekileri dinleyip dinlemediğimi hatırlamıyorum; az sonra youtuubeden arayıp dinleyeceğim onları da... SELAMLARIMLA SAYGILARIMLA...
DEVRİM DENİZERİ
Bölümleri daha çok sizin için kitaptan alıp sayfama aktarıyorum.