İKİ KURŞUN

• 14 Haziran 2015 Pazar 23:41:36

Engin dağlara aşık bir ceylandı kadın. Esaret zincirlerini hayallerinde kırar, duygu fırtınalarını şiir tadında yaşar, sevdiğine tapar ama belli etmezdi kadın..
Asiydi.! içine sığmadığında isyanı esip geçerdi bazen. Sonra kabullenir ve susardı kadın. Çizilen kaderineydi isyanı. Hep duygularını görsün isterdi gardiyanı.! Hep hoş etsin isterdi gönlünü, çünkü duygularıyla yaşardı..
Huzur bulmaya gelmişti o çok sevdiği dağlara. Gece hüzünlere gebeymiş, avcılar pusuda beklermiş bilemedi kadın.. Oynanacak oyunları sezemedi kadın..
Gecenin karanlığında pusudaydı zalimler.. İlk el bastı tetiğe ilk kurşun beynini delip geçti. Can paresi maralı geldi gözlerinin önüne. Onun için yaşamalısın dedi, direndi yıkılmadı.!
İkinci el kalbine nişan aldı bastı tetiğe. Göğsünde sarıp sarmaladığı umutlar öyle güçlüydü ki sevgi duvarını aşamadı kurşun, saplandı kaldı can evine.. Pare pare oldu yürek volkan misali püskürdü acılar. Lavlar göğüs kafesini dağlayıp akıyordu, olduğu yere yığıldı kaldı.. Son kurşunla can veriyordu kadın. Huzur dağında sonsuza dek uyuyacaktı artık. Gözlerinde donan son damlalar, hayallerinin inci taneleriydi.!
Türküleri yarım kaldı, hüzün kokan dizeleri öksüz. Asildi, ruhunda fırtınalar koparken susardı görmediler, değerini bilemediler..
Suçu huzuru aramaktı olmadı başaramadı kadın.. Mutlu olmayı ona çok gördüler...

Duygu Şen( 14.06.2015)