Dışarısı
Merhaba tozlu köşemin kadim yalnızlığı,
İnsanlardan nefret edip sığındım senin işkence dolu kuytularına. Burası dışarıdan daha aydınlık. Burası dışarıdan daha sakin. En azından buranın her tarafında ölüm yok .Kanlı ellerle selamlamıyor demokrasiyi insanlar. Gerçek özgürlüğü mermilerde aramıyorlar. Düşünceleri içlerinde yosunlaşmıyor ; “ben demiştim” lere gerek kalmıyor.
Dışarıda gülmeyi seviyorlar. Her ne olursa olsun gülmek gerekiyormuş. Hayattan tat almanın ilk kuralı gülümsemekmiş. Hiçbir şey hissetmiyorlar, teker teker kaybediyorlar yılları ama hala gülümsüyorlar. Mutlu da değiller. Onlar gibi olmayı çok isterdim dostum. Gerçekten gülebilmeyi o kadar isterdim ki. Ama ben onlara bakınca yaşlandı gözlerim. Yaşlandı kalbim. İnsanlardan soğurken bir o kadar da acıyordum. İçimde yıllandı sözler. Ben söyledikçe onlar güldüler. İçimde yankılandı kahkahalar. Ben ağlıyordum, onlar güldüler.
Dışarısı çok gürültülü güzel dostum. Kulaklar güzel kelimelere hasret kalmış. Küfürle silinmiş ağızların pisliği. Edep buraları terk edeli çok olmuş. Burada güzel söz söyleyene de gülüyorlar. İnsanlar fikirlerini geliştirmekle de uğraşmıyor artık. Ne geliyorsa ağızlarına söylüyorlar. Ne söylediğinin nasıl söylediğinin önemi olmuyor. Sonra hep beraber gülüyorlar. Geride mahcup bir şekilde izliyor şeytan. Gıpta ediyor insanlara o da çekip gidiyor bu lanet diyarlardan.
Dışarıda herkesin söyleyecek bir sözü var güzel dostum. Ama dinleyecek birini bulamıyorlar. Herkesin dilinde tüy bitmiş doğruyu anlatmaktan. Herkes doğru yoldan yürüyor ancak herkesin yolu farklı burada. Gel kendi yolumuzdan gidelim güzel dostum. Bizde çekip gidelim bu diyarlardan.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.