Senden nefret edenleri sev; iyilikten başka üstünlük alameti tanımıyorum. -- ludwig van beethoven
Semiray Sezgin
Semiray Sezgin
@semiray-sezgin

KUL OLMAK

15 Mayıs 2015 Cuma
Yorum

KUL OLMAK

7

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

1380

Okunma

KUL OLMAK

Aslını arayan kişi seni Yaradan bütün sistemi ve bütün şifreyi senin fıtratın ve senin aslında yaratmış.Sonsuz gücü

senin dnalarına kopyalamış.Bütün kainatın bir numunesi olduğunu bilirsen ve bunu da Yaratıcıy’a bağlarsan sen

Abdal gerçek kul olmanın muradına ermiş şifreyi çözmüş abdal olmuşsun demektir



Kul olmak ölmeden önce ölümün sırrına ermiş demektir.Yeryüzünde Allah’ı halifesi olduğunun sırrına ermişsin

demektir.Kul olmak esma aleminin efalde yaşanması demektir.Allah dilemezse ne kendini bildirir ne de iman

ettirir.

Her madde dönüşümlüdür.Her sıfat her hal dönüşümlüdür.He şeyin başı ve sonu vardır.Her şey aslında farkında

olmadan ona tapar.Bunun farkına varanlar ölmeden önce ölümün sırrına erenlerdir.Ne güzel bir buluşmadır

o..Ne güzel bir lezzettir ağza çalınan,gönle akıtılan.!



Her zerreden işleyen Allahtır.Her zerre özü itibari ile Allah’ı zikreder ve Allah’ı temsil eder.Her zerre kulluğunu

yaşar ve yaradılış gayesi de budur aslında.Kulluk makamı efal aleminin en üst makamıdır.Kulluğun fiili ise

"imandır".Allah’a inan kişi iman ederek kulluk fiilini yerine getirmiş olur.Kulluk fiili ise tüm esmaları birleyip

tek olarak yaşamaktır.

O bilinmeyi murat etti ve kendisinin bilinmesi için alemleri yarattı.Bak gör her alemde kozmik alemden mikro
aleme kadar her zerrede onu sanatı var.Seyrettikçe hayranlığın artar.Örn:

1- Bilim adamları, insan vücudunun yaklaşık: % 70 oranında sudan ve toprakta var olan diğer unsurlardan

oluştuğunu ispat etmişlerdir. Yani; insanın aslı topraktır. Bu gerçeğe Kuran-ı kerim şu sözü ile işaret etmiştir:

“Andolsun biz insanı, çamurdan (süzülüp çıkarılmış) bir özden yarattık” (Mü’minum:12). Şimdi bu soruyu

soralım: Acaba bu gerçeği peygamber’e (s.a.v.) kim bildirmiştir?2- Bilim adamları; anne karnındaki çocuğun

gelişim aşamalarını inceledikleri vakit, kemiklerin etten önce şekillendiğini görmüşlerdir. Bu hakikat

peygamber (a.s.) zamanında bilinen bir şey değildi. Ancak Kur’an bu gerçeğe şöyle işaret etmiştir: “Bu bir

lokmacık eti kemiklere (iskelete) çevirdik; bu kemikleri etle kapladık.Sonunda onu bambaşka bir mahlûk

olarak teşekkül ettirdik. Yapıp-yaratanların en güzeli olan Allah pek yücedir” (Mü’minun: 14).4- Bilim adamları

ceninin; anne rahminde gösterdiği gelişme sonucunda 42. günde insan şeklini aldığını keşfetmişlerdir. İlginç

olan şu ki; Allah resulü (s.a.v.) bu bilimsel gerçeğe 14 asır evvel işaret etmiştir. Bu konuda efendimiz şöyle

buyurmuştur: “ Nütfenin üzerinden 42 gece geçtikten sonra, Allah (c.c.) ona bir melek gönderir, melek o

nütfeye şekil verir”. (Hadisi Müslim rivayet etmiştir.) Şekil verirden kasıt: ona insan şeklini vermesidir. Allah her

şeye kadirdir.

Bu örnekleri çoğaltmak ve ve çok fazla örneklerle bunu ispatlamak mümkün.Böylesine güzel ve detaylı bir

sanatla yaratılmış olmak insan özel yaratılmış ve bu güzellik salt insanaait ...Ne mutlu bunun bilincine ererek yaşayan ve sonsuzlukta bundan

dolayı ödüllendirilecek olan güzel insanlara.!Allah hepimize okumayı ,bilmeyi ,aramayı, araştırmayı ve

anlamayı, anladığı gibi de yaşamayı nasip etsin.





Bu alemde ne kadar kalp varsa o kadar Allah’a giden yol vardır.(Niyazi Mısıri)

"İlk insan Adem yaşayan can oldu."... İlk insan yerden, yani topraktandır... (Pavlus’tan Korintlilere 1. Mektup, 15:45-47
)Ey bütün halklar, Rab’bi övün, Rab’bin gücünü, yüceliğini övün. (1. Tarihler, 16:28)

Bu güzellikleri hepimiz yaşayalım ve hepimiz insan olmanın mutluluğunu ve keyfini ruh alemimizde

tadalım,görelim ve gerçek abdal olalım inşallah.


Bu gece miraca çıkanlardan eyle bizi
Cemalini cennetinde görenlerden eyle bizi
Hak Hak diye inleyenlerken
Hak Muhammed sancağında toplananlardan eyle bizi.
Kaynak:Kuranı Kerim ve Ayna gönül (Tuncay Kul)- incil -Tevrat
efal :Efal alemindeki tüm fiillerin faili Allah’tır (O nedenle “hayır da şer de Allahtan’dır”). Aksi de düşünülemez

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Kul olmak Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Kul olmak yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KUL OLMAK yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
beren yılmaz
beren yılmaz, @berenyilmaz
22.1.2016 13:52:09
Çok beğenilyle okudum kıymetli yazınızı.
hayırlı cumalar dilerim sevgilerim ile.

beren yılmaz tarafından 1/22/2016 1:51:59 PM zamanında düzenlenmiştir.
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
22.1.2016 13:41:21
maneviyat ışıldadıkça yürek asla kararmaz ve hikmetidir kul olmanın...

yetilerimiz, aklımız ve en önemlisi gönül gözümüz...

yüreğinize sağlık.

hayırlı cumalar efendim.

sevgiler, selamlar...
AZAP
AZAP, @azap
2.9.2015 12:42:47
gönül güzel olursa güzeli seçer dost harikaydı yürekten gelen ses kutlar sevgiler sunarım...
İDRİS ÇETİN
İDRİS ÇETİN, @idriscetin
25.5.2015 20:09:10
Kul olmak ölmeden önce ölümün sırrına ermiş demektir.Yeryüzünde Allah’ı halifesi olduğunun sırrına ermişsin

demektir.Kul olmak esma aleminin efalde yaşanması demektir.Allah dilemezse ne kendini bildirir ne de iman

ettirir.
semiray hanım bu güzel yazınızı kutlarım
kaleminiz daim olsun saygılar...
İlfan
İlfan, @lfan
17.5.2015 01:45:51
Kutlarım hocam- Allah her şeye kadirdir-amena
allah razı olsun saygılar iyi geceler
mehmetmacit
mehmetmacit, @mehmetmacit
15.5.2015 21:12:16
manevi değeri yüksek bir yazı ve sonucunda içten dualar.
kaleminize sağlık.
zaman ayırıp bu değerli bilgileri paylaştınız.
kandiliniz mübarek olsun
Allah içten yapılan samimi duaları kabul buyursun
saygılarımla
Etkili Yorum
CaNMaYBuLL
CaNMaYBuLL, @maybull
15.5.2015 16:31:11
10 puan verdi


Yaşadığımız dünya, yaşadığımız ülke, insanlarının ne düşünmesi gerektiğini ,neleri görmeleri gerektiğini, kime alkış tutacak, kimlere ağlamaları gerektiğini emreden bir hal aldı. Kişi önce kendinden çıkmalı ki başka insanları anlasın ve onlara ulaşsın.


Dünya tarihi bile tanrılarını bir bedende yaratırken, kendilerini tanrı diye ilan eden insanlar, Firavunlar bile asıl tanrıya ulaşmanın yolunu yükseklikle ölçer durumdaydı. Oysa İnsanoğlu aya vardığında tekrar bir yanılgıyla karşılaştı. O yükseklikte tanrı yoktu.

Sayısız sorunların yüklendiği bir dünya...Sayısız sorunları defalarca pencereden saydığımız bir gün. Sayısız insanları yaraladığımız, ağladığımız yada izlediğimiz saatler .Biz günü karşılarken üst aklın dizaynı karşısında çaresiz kalan bizler.


Kendisinden kaçan insanı yine kendisinin öldürdüğü dünya, kendisinin köle olmaması için her türlü mücadeleyi veren insan yine kendine köleler arıyor…Kendi yalanlarına kendini boğmak için kısa hayatını ebedi bir mahkumiyete hibe eden insan, ne zaman insanoğlu olacak ?Büyük bir çaresizliğe en iyi çareyi öldürmek,itaat ettirmekle tatmin eden insan,fani dünyanın farkına ne zaman varacak ?

Bazen ıssız bir yola gireriz, ve bu yolun sonunu bile bile bir çıkmazın derin inlemesini, tutunamayanların o bestesinde, kendimize masum bir beste olarak yorumlarız...Dudaklarımızdan düşmeyen beste, içimizi acıtsa da, bizden sonra kaç kişinin dudaklarında kim bilebilir ki..



saygılar,sevgiler

© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.