UÇURTMA ESKİSİ

• 12 Mayıs 2015 Salı 11:40:59

Beş yaşındaki bir çocuğun gözüyle kadınlar hapishanesinin ve sevginin anlatıldığı uçurtmayı vurmasınlar filmini hepimiz biliriz. . Barış henüz algılayamadığı bir garip dünyanın içinde, her yanı soğuk ve sağır duvarlarla çevrili bir hapishane avlusunda gökyüzünü ve özgürlük uçurtmalarını gözlemektedir. İnci Abla’sı Özgürlüğüne kavuştuktan sonra bir gün uçurtma olup geri döneceğine söz verir. Uçurtma barış için özgürlük demektir. Her bir çocuk için bu böyledir. Her uçurtmanın taşıdığı bir değer vardır ipi elinde tutan için. Emek harcanır onun için, saatler onun için feda edilir.
Süslenir uçurtmalar en güzel süslerle, hayallerin en güzeli ile. Bir bayramlık giyecek çocuk gibi süslenir. Ve gün yüzüne çıkacak ana kadar da gizlenir. en özel duygularla bezenir. Her bir renge bir hayalinin adını verir. Ve göz alabildiğine geniş gökyüzüne salıverilir. İp uzadıkça uzar hayalleri de bir çocuğun. Elinden kaçırmak istemez. Kaçtığında her bir renge sakladığı yarına dair hayallerinin de kaçacağını düşünür. Kendi haline bırakıldığında bir oraya bir buraya savrulacağını, hafif bir rüzgar esmesinde savrulduğunu görür. Ve ürperir. Binbir emekle oluşturduğu, hayalleri ile süslediği uçurtmasını gökyüzünde kaybolasıya kadar takip eder. Aslında kaybolmadığını kendisine ait duygu ve düşünceleri gerçekleşmesini arzuladığı hayallerini birilerine ulaştırdığını düşünür kendince . Sokak ortasından bulduğu tozlu kağıt parçasına isteklerini karalar. uçutma ipini doladığı çomağa geçirerek rüzgar vasıtasıyla gönderir gökte nazlı nazlı süzülen uçurtmasına. Hayallerini izler onu izlerken . ve kendinden geçer bir zaman gelir. Bir anlık gaflet gösterdiğinde bir bahar yeli hakimiyetini kaybettirir uçurtmanın. Yüksekçe bir apartmanın çatısı, uzunca bir kavak ağacının dalları veya bir elektrik teli uçurtmanın ipini dolayıverir. Artık kurtarmak zordur. Uçurtmayı oradan. Olan olmuştur. Çocuğun hayalleri, uçurtmanın özgürlük coşkusu bağlı kalmıştır. Her gün batımında kurtarmaya gider onu ama nafile. Artık o bir uçurtma eskisidir Bir gün gelir de kuvvetli bir rüzgar eser o zaman tamamen alıp başını gider..ve başka bir ağaca takılır.
Aslında her bir insan bir uçurtma umut ve hayalleri ile. Her bir çocuk bir uçurtma. Belli idealleri , beklentileri, inançları olan. Onu asla kendi haline bırakmamalıyız. Ufak bir rüzgar esintisi onu alıp farklı diyarlara götürmemeli. O kadar dikkat etmeliyiz ki hiçbir zaman gaflet gösterip bizim hayal ettiğimizin ötesinde bir yerlere takılıp bizi hayal kırıklığına uğratmamalı.
Uçurtmalarımız hiç düşmesin.