ŞİİR ÜSTÜNE BİR KAÇ SÖZ

• 11 Mayıs 2015 Pazartesi 14:50:56

Kuşkusuz benzer duyguları yaşarız. Ama onları açıklamakta, anlatmakta. söze çevirmekte zorlanırız.Yada değişik sözlerle anlatırız duygularımızı. Kimimiz yalın, duru, serin sözler bulur,kimimiz heyecan dolu,süslü,buruk ,hatta hüzün dolu sözler seçeriz .Şair yada yazar olsun olmasın herkes,belki yaşadığı duygulara benzer,belki kişiliğine uygun, belki söz dağarcığına göre, daha da ötesi düşünme,analiz.sentez gücüne güre sözler bulur,seçer ve bu sözlerle açıklarlar duygularını.
İşte duyguların sözle buluşması, duygunun sözle sarmalanması şiiri doğurur.Şiir seçilen sözlere göre kişilik kazanır.hatta şairde.
Sayısız duygulanımlar içindeyizdir. Belki her an. Bunu da çok duyguluyum diye açıklarız.
Kuşkusuz sevgide de, aşkta da, ayrılıkta da, özlemde de, kızgınlık,öfke ve pişmanlıkta da benzer duyguları yaşar herkes. Ama duyguların söze dönüşmesinde zorluk çekeriz.
Duygu bir kez söze döndükten sora, döndüğü haliyle sonsuza dek öylece kalır. Tıpkı resim gibi,fotoğraf gibi yazıldığı halimizi okunduğu sürece gösterir.Şairinki gibi olmasa da, okuyanlarda benzer duyguları yaşarlar.Şiirdeki duygu adeta okuyana geçmiştir. Şarkılardaki,türkülerdeki duygunun dinleyene geçmesi gibi.
Duygu adeta yürek ocağında kaynıyor,deniz dalgaları gibi köpük köpük yürek duvarlarına çarpıyorsa, adeta zihinle buluşup kucaklaşmak, ona sarılıp söze dönmek için can atıyorsa, zihin arı,duru,huzurlu bir buluşmaya hazırsa bu buluşma sözün şiire dönmesi için çok uygun bir andır.Bırakın yüreğinizden akan duygular sel sel düşsün zihninize,bırakın zihin özgürce seçsin sözcükleri dağarcığından ve şiiriniz güne merhaba desin.
Sözleri ister bir gül dalına,ister bir deniz göğsüne ister sevgilinin gözlerine dizin fark etmez.Onlar sevdikleri zemini zaten bulurlar.Doğrusu zemin çoğu kez kendiliğinden oluşurda, sözlerin seçimi zahmetlidir.Ama bilirsiniz bir o kadarda zevklidir. Hani aşkın doruğuna ulaşmak gibi.
Her duygu, her sözle anlatılabilir.Yeterki söz zemine uygun yerleştirilsin.Dahası söz öncelikle sizin içinize sinsin.O söz duygunuzun sözü olsun.
Şairin çok ya da az şiir yazmasının, öğreniminin çokta önemi yoktur.Önemli olan uygunun aktarılmasıdır. Çok önemli olan imgelemlerin, benzetmelerin, çağrışımların farklı, yerinde, soyut bile olsa elle tutulacak kadar somut olması,. farklı söylenmesi,farklı anlatılmasıdır duygunun.
İyi şiir.kötü şiir.güzel şiir çirkin şiir yoktur. Duyguyu farklı yansıtan yüreğe adeta değen, çok okunulan şiir vardır o kadar.
Cahit Külebinin
Benim doğduğum köylerde
Ceviz ağaçları yoktu,
Ben bu yüzden serinliğe hasretim
Okşa biraz!

Benim doğduğum köylerde
Buğday tarlaları yoktu,
Dağıt saçlarını bebek
Savur biraz!

Nazım Hikmetin
Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı’nda.
Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril,
Koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil.

Kemalettin Kamu!nun
Akşam pembeleşiyor bembeyaz tepelerde,
Eğiliyor bulutlar engine perde perde.
Dönüyorken kıyılar koyu bir laciverde,
Sesini dinliyorum sularda Barbaros’un.
Bedri RAHMİ Eyuboğlunn
Türküler bitti
Halaylar durdu
Horonlar durdu
Al damar, mor damar, şah damar sustu
Bahçeler put kesildi birer birer
Meyveler salkım saçak taş.
Bir bulut uçardı
Başı boş bedava
Yandı kül oldu.
Hüzün geldi baş köşeye kuruldu
Yoruldu yüreğim yoruldu.
Ağaç büyür arkasında koşamam
Kervan yürür peşi sıra düşemem
Yıldız akar uçsam da yetişemem.
Hüzün geldi baş köşeye kuruldu
Yoruldu yüreğim yoruldu.
Fazıl Hüsnü Dağlarcanın
Sen Deniz Gök,
Bir an dursanız uykuda
Büyür bir yosun geceye karşı.

Tedirgin olur ölüler
Bir an yaşlansanız karanlığa,
Sen Deniz Gök.

Cahit Sıtkı Tarancının
Öyle dalmışım ki bu akşamüstü,
Komşu arsadır gözümde gökyüzü.

Ben dünyadan bihaber bir çocuğum,
Kayıp zıpzıplarımı arıyorum.

Koşun çocuklar, koşun komşu kızlar,
Avuçlarıma sığmıyor yıldızlar.
Hasan Hüseyin Korkmazgilin

kavaklar ışıldardı batıya karşı
küskün dağlar gülkurusu
yazılar kızıltılı
öyle çetin öyle hırçın bir çağdı ki öyle o
sevmek yangın uğultusu
sevilmemek yangındı

kavakların arkasında bir evdi
mor patiska perdeleri oyalı
gözalıcı kumrallığı akşamüstleri
eşsiz bir çağlayandı
ayrılmazdı pencereden bütün bir yaz
aradığı o şehzâde kimbilir kimdi
Mehmet Başaranın
Birşeyler koparılıyor göğsümden
Hoyrat pençelerle
İğne deliğinden geçiyorum acıların
Dağılıp toparlanıyorum yeniden
Ben yalnız komayan bozkırda
Uzak düşler uzak düşler
Yüreğimden mi tütüyor
Sancının gökkuşağı
Bir yanım akıp gidiyor sularla
Taşlarla ışıyor bir yanım
Ben ağrıyım ben acıyım
Atilla İlhanın
Açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın
En görkemli saatinde yıldız alacasının
Gizli bir yılan gibi yuvarlanmış içimde kader
Uzak bir telefonda ağlayan yağmurlu genç kadın
Rüzgar uzak karanlıklara sürmüş yıldızları
Mor kıvılcımlar geçiyor dağınık yalnızlığımdan
Onu çok arıyorum onu çok arıyorum
Daha nice şiir,nice duygu.. Hepsinde de söze dönmüş duygular yüreğimize misafir oluyor adeta.Şairin duygusu bizim duygularımıza karışıyor.

Yeni kuşak şairlerimiz ve şiirleri de öyle.Duygular öylesine özge sözlerle işlenmiş ki sözlere.Okudukça doyamıyor insan. Seviniyorum.umutlanıyorum, bir eyler yazmak istiyorum.
Kutluyorum hepsini. Yüreklerine.duygularına,heyecanlarına.akıllarınasağlık.
Sitemizde de hayranlıkla okuduğum,izlediğim şairler var.Başarılar diliyorum hepsine.Adlarınr bir bir yazmak zor olacak burada. Örneğin Mine KUŞ,Seval AKKUŞ,Zehra ŞAHİNALP, Şükran Güneri ASLANBAY, Arap KURT,Habib DAĞ, Maide ÖZGÜÇ,Sedanur, Peri Feride ÖZBİLGE ,Akasya MERAL,Selahattin YETGİN ve daha sitede yazan ve yazmayan nice şair.
Şiiri tanımlamak zor ve gereksiz bence.Ama Suut Kemal YETKİN şu tanımını almak isterim buraya.
“ Şiir bir defa daha yaşanması mümkün olmayan bir duygulanma anının ebedileşmesidir.”
Şiir elbet güzel ve şiirle dünya güzel.