- 559 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Yama
Yama
“Delik ve yırtığı uygun bir parça ile onarma, açığı kapatmak için kullanılan parça” Bilgisayar programlamasından tutun pek çok alanda tıp alanında bile “Yama” kullanılıyor!
Çocukluğumuzda tozda-toprakta oynarken, yamaçlardan kayardık; pantolonlarımızın kıçını ve dizini sıkça yırtardık. O zamanlar “Yama” yapılırdı günlük giyilen pantolonlara yani anlayacağınız kıçınızda delik yoksa yama gerekmez! O zamanlar uygun kumaşa uygun yama bulmak da kolay olmazdı bazı çocukların pantolonlarında annesinin giydiği allı morlu basmadan yapılmış yamalar sırıtırdı!
Yama ne için gerekir? Eksik olan bir şeyi veya alanı kapatmak için! Yani eksiklik yok ise yama da gerekmez!
“Yama” konusundan hareketle bazı davranışları irdeleyeceğim. İnsanlar eksik olduğu durumları nasıl yamamaya çalışıyor veya neden yamamaya çalışıyor!
Mesela bazı başkalarını kurtarma iddiasında olanların, başkalarını kurtarmaya soyunmuş olması eksikliğin bir dışa vurumu olsa da ileri safhalarda tamamen aklı ve zihni de iptal ederek anlamsız bir yola girilmesine neden oluyor! Bu hal aslında eksiklik hissinden geliyor! Kişi, eksiğinin farkına vardığında bu yola (Yama) başvuruyor! Eksikliğinin, çaresizliğinin ve ezikliğinin verdiği acıyı dindirmek için kendinde gördüğü eksikliği topluma yükleyip topluca kurtulmak ister bu durumundan. Hem eksikliğini topluma dağıtınca, güya kendince düşen azabı da azalacak! Bilmediği ya da göz ardı ettiği şu; herkesin eksikliği bireysel, farklılık gösteriyor! Kendi eksiğini, kendince düzeltse sorun olmayacak! Hem kimseye de bu eksikliğini sezdirmeyecek belki de! Ama kendi eksiklikleri üzerinden toplumu kurtarmayı amaç edinince kendini ele veriyor! Perde arkasında “Meşru olmayan yolları kendine açmak için insanları kurtarma fikri” de olabilir; açıkları yamamak için topluma kendi eksikliklerini dağıtmak ister!
Ateistlerin pek çoğu kendine inanır yani imanlıdır. Kendi kanaatine inancı eksik olan ateistler, özellikle dini hedef alır bunun sebebi kendi inancındaki yani kanaatindeki eksikliğidir! İnanç eksiği olan din savunucularının pek çoğu da bunu örtmek ya da kalabalıkta erimek için din savunuculuğu yapar; dine düşmanlık yapıldığı iddiası üzerinden giderler! Yani her ikisi de aslında eksikliklerini ele verirler! İkisinde de inanç eksikliği vardır!
İnsan neden övünür? Ne ile övünür?
Genelde eksiksiz iş yapanlar kendilerini övmez; sadece ortadaki eseri överler! Yani bu makine ya da cihaz ya da ürün ya da fikir işe yarar, sağlam gibi! Bu makineyi falanca ulu kişi yaptı, falanca kutsal kaynaklıdır bu fikir şeklinde övmezler! Aradaki farkı bilirsiniz! Birinde iş ortadadır övgü niteliğe dairdir! Diğerinde işin eksiği ulu, kutsal gibi değerler ile kapatılmaya çalışılır! Bazı satıcılar ürünlerinin tanıtımını ya da reklamını yaparken abartırlar ya hani ona benzer açıklar abartılarla ya da övgülerle ya da kutsal kabullerle yamanmaya çalışılır!
İnsanlar, ürettikleriyle övünseler inanın sorun olmaz! İnsanların çoğu ürettikleriyle övüneceklerine ataları, soyları ve eski zaman ulularıyla övünmeyi seçer! Neden işten ziyade bunları seçerler? İş eksik, yama lazım da ondan! İş tamam olsa, yama gerekmez yani ürün herkesçe övgüye layık bulunur, ayrıca abartı ve yama da gerekmez!
Herkes tercihini yaşar! Tercihler yaşandığında kendi eksikliklerinden, tercihinden hoşnutsuz olanlar, yama ile de durumu kurtaramadıklarında başlarlar mızıklamaya! Bunlardan uzak durulursa onlar tercihini kendi dar alanında hoşnutsuz bir şekilde yaşar! Huzursuzluğunu topluma yayıp yükü hafifletmek isteyeceklerdir! Eğer bulaşır veya size bulaştırmasına izin verirseniz o sizin de tercihiniz olur ve siz de yaşarsınız! Yani öyle tercihlerde bulunun ki yakınmayın, kimse de sizin tercihinizden rahatsız olup yakınmasın!
Tepkisel davranışlar, eksikliğe işaret eder! Evrensel adalet gereği Allah’tan herkese kişinin kendi tercihinin yansıması olarak Allah’ın takdir ettiği karşılık veriliyor! Yani demem o ki tepkisel davrananlar veya devamlı bir şeylerden şikayet edenler aslında kendi tercihlerinin eksikliğini ele veriyor! Şikayetler ve suçu başkalarına atmalar ise eksiklikleri yamama gayreti!
Son tahlilde; “Herkes "İyi" olur ise harika olacak!” zannı vardır! Oysa herkes kendince izafi "İyi" olabilir; bu da birine iyi diğerine kötü olarak tercih yansıması olur! İnsanlar eksikliklerini gördüğünde bunu başkalarına yamamaya çalışmaz ve düzeltmeyi seçerler ise daha huzurlu olur ve doğru yamayı kullanmış olurlar! Yani uygun olmayan kumaşla kıçı yamanmış pantolondaki allı morlu çiçekler gibi sırıtmaz yamaları! Eksikler, tamamlamak içindir, başkalarına yamamak eksiği tamamlamaz! Allah, mutlak adildir; fiilen yanlışları deşifre ediyor! İnsanlar istese de istemese de Allah’ın dediği oluyor!
Selametle,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.