- 479 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Böğürtlen Kokusu
Hasan’ın dondurma istemesiyle başlamıştı her şey; nereden gelmişti aklına şimdi daha yaz gelmeden? Böğürtlenli aldırmış bir de kerata! En sevdiğimden. Nasıl da güzel görünüyor, insanın iştahını kabartıyor âdeta ağız sulandırıyordu. Yeme de yanında yat.
İçimde bir anlık kuruntu belirivermişti ya hasta olursam? Yok canım ne olucam bilinç altıma doğru emir yollarsam, hiçbir şeycik olmaz! Ya olursam? Yok yok olmam! Ne kadar da kuruntuluymuşum.
Derlerdi inanmazdım hem zaten sevmezdi kimse bu huyumu. Bazen ben bile… İrademe direnirken, tabaktan gelen böğürtlen kokusuyla ağzımın suları akmaya başlamıştı çoktan. Kapıldığım kuruntuyu bastırmaya çalışıyor, bir yandan gözlerimi alamıyordum.
Sonunda irademe yenik düşmüştüm. Bir kaşık darbesiyle tabağa daldım! Ve kaşığı ağzıma götürüp dondurmanın damağıma dağılıp, erimesine izin verdim, böğürtlenin lezzetinin cümbüşüyle kaybettim kendimi!
Ertesi sabah hesaplaşacağım kendimle. Böğürtlenin tadı damağımı terk edince. Boğazımı ağrılar, Yüzümü ateşler başınca.
Hasta uyandım o sabah zaten. Yastığımın teri yanağımı terk etmeden hatırladım yaptığım hatayı. Çocukluğumdan başlayıp, ergenliğime kadar yaptığım tüm gereksiz hataları hatırladım.
Başımı çevirmeye uğraştığım her an biraz daha battım yastığımın ter kokan bataklığına. Evet, ben iflah olmaz ben! Ardımda daha hesaplaşması bitmeyen bir böğürtlen kokusu bıraktım, işte o günden beri kızıyorum kendime. O kadar güzel kokmasaydı kapılmazdım belki de güzelliğine. Her insan önce kendisine yaptığı yanlışın bedelini öder. Belletiyorum şimdi bunu kendime.
Boğazım kupkuru bir halde uyandım o sabah. Yutkundum, su içtim, bekledim, geçmedi. Geçmesin kalsın öyle, pişman etsin beni, aklım başıma gelsin.
Artık ne önemi var ki?
Aşk’da böğürtlenli dondurma gibidir ya ilk bakışta güzel gelir, dayanılmazdır. Sonu hastalıktır işte.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.