- 783 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YAZIKLAR OLSUN
[
Bence 23 Nisan günlerinde, çocuklar Bakanların, Başbakanın, Cumhurbaşkanının koltuklarına değil, onlar çocukların konumuna geçmeli ki hiç değilse bir günlüğüne belki biraz anlayabilirler acı gerçekleri!..
Karnı aç bir çocuğun yerine geçsin biri mesela, bir diğeri et yüzü göremeyen, biri çikolata alamayan, yırtık ayakkabılı, paltosuz, ailesi doğal gaza sıklıkla zam gelişi nedeniyle, ödeyemediğinden üşüyen, o ayki kira, elektrik, su borcunu ödeyememiş bir ailenin çocuğunun, emekli birinin birkaç çocuğundan birinin, hasta ama ilaçları ödenmeyen, her gün ölüme biraz daha yaklaşan, parasızlıktan ameliyat olamayan, koşamayan, yürüyemeyen, arkadaşlarıyla oynayamayan, o görüp de özendiği oyuncaklardan birine bile sahip olamayan, doğuda bir köyden diğerine saatlerce yürüyerek gittikleri metruk okuldaki öğrencilerden birinin, anne babasının harçlık veremediği bir çocuğun, okulda arkadaşlarının giysilerine, yiyip içtiklerine özenen, hatta dışlanan, eziklik duyan bir çocuğun, babası işsiz ya da işten çıkartılmış veya şehit olmuş ya da yok yere hapse atılmış bir çocuğun yerine geçsinler!..
Bu bayramlar, çocukların onları anlamaları, onların hissettiklerini hissetmelerine vesile değil; onların çocukları ve neler hissettiklerini anlamalarına vesile olsun!
Bırakın böylesi bir duyarlılıkla uygulamayı, üstelik bu defa çocuklar siyasete alet edildi, kendi siyasi amaçları doğrultusunda kullanıldılar!..
Çocukları bir gün, kısa bir süreliğine olsun umursamayan, hitap ederken, siyasi mesajlar veren, yaptıklarıyla övünen, yapacaklarını sıralayan bir Cumhurbaşkanı gördük bu defa!..
Çocuğun konuşma özgürlüğüne kısıt getirip, çocukça yanıtlar vermesine izin değil, sufle veren bir Başbakan gördük!..
Bir çocuğun, dayatıldığı çok belli bir soru sorduğunu gördük, (Sayın Başbakanım, Ruslar 1954 yılında ilk nükleer santralini kurdu ama biz 2015 yılındayız daha hiçbir nükleer santralimiz yok. Bu açıdan biraz kötüyüz) Yanıtı da Başbakan koltuğundaki çocuk yerine Başbakanın kendisi veriyor: Biz de bu sene Akkuyu’nun temellerini attık”
O yaşta bir çocuk, yaşamında onca sorun ve kafasında onca soru varken, tek derdi nükleer santralmiş gibi bunu mu sorar Allah aşkına?!
Bir gün olsun siyaseti bırakıp da çocuklara çocukluklarını yaşama olanağı vermeyen, onların istekleri, arzuları, beklentileri ve şikayetlerini dile getirmesine olanak verecek sorular sormayan, gazetecilere de yazıklar olsun!..
Oysa, ne sorular sorulabilirdi çocuklara, üstelik tam da yeriydi!!!
p.r.alkan
talik ]
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.