- 430 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Umuda Yolculuğun Düşündürdükleri 2
Aptallık zamanını kullanıcı aptallık anlaması ve aptallık inandırılmasına olan en güzel örneklerden birisi de soğuk savaş dönemi içinde kullanılan şu argümanlarıdır. Biraz sonra örneği verilecek olan argümandan amaç ne bir sistemi övmek, ne de birini yermek değildir.
Bu kabilden övme ve yermenin İması dahi söz konusu değil. Asıl amaç kritiği yapılmayan söylem ve sloganlara sahip çıkmanın, uyuşturucu ezberleri nedeniyle; aptal zamanı oluşmanın ve aptal zamanı kullanmanın; aptal zamanları korumamızın bir örneğinin verilmesidir.
Soğuk savaş döneminde "özgür dünya" söylemi içinde biz de “özgür dünya” grubunun içinde yer alan temsilcilik olmakla, içinde olduğumuz grubun propagandif faaliyetlerini can hıraşına savunuyorduk. Bu da çok normaldi. Elbette biz bir "özgür dünya" tarafının enjektesi olan düşünme ve anlayışlarla "özgür dünya" sistemin işine gelen haberleri duyardık. Haber olan konu ister gerçekten öyle olsun, ister her sistemin kendi patlak çatlak kaçağı oluşla istisnaları içinde olsundu. "özgür dünyaya” candan imanlıydık.
Haber şuydu; yurt dışına çıkma olanağı bulan Sovyet bloğundan kimi sporcular ve bilim adamları ve hatta kimi siviller, batı bloğuna (güya hırsızlığı, işsizliği, kerhanesi, sömürüsü, mafyası, yalanı, talanı, sefaleti vs. ile gani olan özgür dünyaya) sığınıyorlardı! Nitekim böyle de oluyordu
Eğer bu kaçışlar cehennemden kaçışsa; kaçtıkları ülkelerdeki, mutlu azınlığın dışındakiler haricinde bir başka ateşe düşüştü. Bu slogan gereği kimi sığınmacı göçmenler propaganda aracı olacakla çok iyi ağırlanıyordu da. Şunu da hatırlarım böylesi bir nedenle Bulgaristan’dan Türkiye’ye sığındırılanların olumsuz Bulgaristan propagandası yapılan cicim ayları geçince, geri döndüklerini de hatırlarım.
Bu kaçanların ya da sporcu kafilesi oluşla belki de kimi grupça sığınışların hiç birinde açlık, işsizlik sefalet nedeniyle sığma gerekçesi yoktu. Bize propagandası edilen gerekçe “özgürlüğe kaçıştı” tabii ki inanırsan. Çünkü özgürlük; özgürlükte ne anladığınıza bağlı bir kavramdır. Neye inandırıldığınıza bağlı bir kavramdır.
Batı bloğu içinde açlık ve işsizlik nedenle özgürce kendisini, vücudunu, organlarını satan, eğitim alamayan insanların özgür olamamasından hiç dem edilmezken; doğu blokunun her halde Alplerde kayak yapmayan, Monte Carlo barlarında şampanyayla kadın yıkayamayan özgürlüğünden bahis olsa gerekti. Bu kabilden zengin harcı uç özgürlüğün kullanılamamasından bahsediliyor olsa gerekti!
Biz bunu hiç analiz etmeden bu savlamanın tarafı ya da karşıtı olmadan; bu savlamayı enikonu sağ salimen düşünmeden yorumlardık: "Hiç batı dünyasından doğu dünyasına sığınan (olduğu halde) var mı?" diye, güya özgür dünyayı yine özgür dünyanın temsilcilerine propaganda ediyorduk. Bu tür sözü; kaçak göçmen veren Sovyet bloğu içinde olan doğu bloku uyrukları söyleseler çok büyük bir anlam da ifade ederdi. Oysa doğu bloku gibi özgür dünyanın rahatsızlıkları da fokur fokurdu.
Vahşi kapitalist sefaletin ve modern köleliğin üstünü örtmek gereksinmesinden ötürü bu durumun ajitasyonuna sarılınmıştı. Kapitalist menfurluklar doğu bloku üzerindeki yanlışlar üzerine transfer edilişle doğrulanıp kapitalist canavarlık meşru ediliyor ve sesiz onayla susuluyordu. Bu doğru ve haklı argüman ve gerekçeyse, buyurun şimdi aşağıdaki örneği de bir irdeleyelim.
Bu tür sosyo toplumlarda, anlatılan inandırmalardan hiç te şüphe duyulmaz. Anlatılanları, yanlış anladığımız var sayılır. İşe daha bir sıkı sarılındır. Bu sarılma daha çok batış olmaktan öte gidemez.
Gün geçmiyor ki "kaçak göçmen teknesi battı, onlarca kişi öldü", “Akdeniz ceset dolu” haberleri duymayalım. Özellikle Türkiye; Yunanistan ve İtalya üzerinde kaçak göçmen yolu yoğunluğu vardır. Son bir kaç yıldır Türkiye üzerindeki yasa dışı kaçak göçmen yolunu kullanmanın faciaları, günlük vakayı adiyeden bir olay haberine döndü. Şimdi sözüm ona, “özgür dünyadan özgür dünyaya kaçış vardı”!
Yasa dışı yollarla bir başka ülkeye sığınma yapan özgür dünyanın kaçak göçmen facialarının en son örneği bu yazının yazıldığı 15.04.2015 günün bir gün öncesi olan 14.04.2015 günlü haberdir. "Libya’dan İtalya’ya; İtalya üzerinden de yasa dışı yollarla Avrupa ülkelerine sığınmacı gelmek isteyen kaçak göçmen teknesi battı, 400 kişi öldü haberiydi.
Bu duruma ham şekilde hem sosyal anlayış üzerinden (inanç-din-gelenek, görenek) temsilciliği olan sosyal kimlikleri öne çıkarışla bakabiliriz. Hem de toplum aitliği olan üreten ilişkiler ve üretimin dağılmasını öne çıkaran anlayışlar üzerinde bakabiliriz.
Konumuz aptallaşma ve aptallaştırılma zamanları içinin uyuşması olduğu için biz sosyal anlayış üzerinden konuya bakacağız. Aptal zamanları kullanma davranışlı olmanın birinci şartı neydi? "Bir olumsuzluğu kendi üzerinize ve kendi sosyal aitlik kümenizin üzerine hiç konduramamaktı. Bu da sosyal kültürünüzün eleştirilememesi demektir.
Bu bağlamda zımni algılayış ve algılatış enformasyonu şuydu; söz gelimi hep sığınma kötü ve öcü olan doğu blokundan; iyi ve cici olan ve daimi olan batı blokuna (özgür dünyaya) olurdu. Ki amaç adına komünizm denen doğu bloku ideolojiyi yerin dibine sokmak, kapitalizmi, sömürüyü parlatmaktı.
Bizde ezberimiz kuvvetli olduğundan anlamaya gerek duymadan bu sloganı bayrak yapmıştık. "Niçin hep doğu blokundan batıya sığınılıyordu da, batıdan doğu blokuna sığınma(!) olmuyordu? Ne kadar haklıydık. Bu söylemde hiç çıkarı olmayan bizim, haklılığımız en az bir kapitalist efendinin kendisini karşı taraf üzerinden haklı laması (haklı kılması) kadar bir haklılık sevinciydi.
Şimdi soğuk savaş dönemi yok. Dünya, blokajını sosyal kültürler üzerinde blokajlamaktadırlar. Eğer yukarıdaki slogan bir bilinçse şimdi de bizim; "neden batılı Hristiyan dünyasından İslam ülkelerine sığınan bir tek Allah’ın kulu yok ta; güneyin kuzeyin, doğunun, batının İslam ülkelerinden, Hristiyan dünyaya sığınılıyordu"
Neden bir tek haberde; “İslam ülkelerine sığınmak isteyen 50 kişilik İngiliz göçmen, kaçak ve yasa dışı yoldan iş bulma umuduyla, umuda yolculuğa çıkıp; İslam ülkelerine sığınmak isterken, 800 Alman göçmen Kızıldeniz’de alabora olup battı" denmez.
Hani soğuk savaş dönemlerinde sokaklarda, gazetede, radyoda ve televizyon bangır bangır yeri göğü inleten bu söylem ve bilinç; eğer aptallık zamanlarını kullanan bir tutumu değilse, "neden batılı Hristiyan dünyasından İslam ülkelerine sığınan bir tek Allah’ın kulu yok” denmesi niçin en üst perdeden ve her perdeden sorgulanıp dile getirilmez ki?
15.04.2015
Göçmen faciası
"Gün geçmiyor ki bir göçmen faciası haberi daha olmasın" sözü, öyle lafın gelişi söylenmedi. Haberlerden öyle bunaldım ki bırakın üstteki bu yazının öncesindeki kaza çetelesini, sırf yazının yazıldığı ve yayınlanmadığı tarihin 5-6 günü sonrasındaki günler de dehşet verici bir karanlık tablonun seyredip giden çetelesi, örnek vermek istemezdim ama şart oldu.
Bu olaylardaki haber düzeyinde kalan aldırmazlıklar, resmen dünya nezdindeki seyirciliğin, fakir insanların soy kırımı düşünmesini akla getirmektedir. Irak, Suriye, Afganistan, Nijerya vs. ’deki gibi soy kırım yapamıyorsanız, böyle muhtaçlıklara da seyircilikle soy kırım yaparsınız. Saksıdaki çiçeği, barbar olmamak için saksıyla kırıp imha edemiyorsanız; çiçeği sulamamakla, çiçeği imha edip; görmemiş, farkında olunmamış, unutulmuş izlenimi vererek te aynı işlemi yaparsınız.
İnsanın özü baymıyor. Ama bu yazıyı yazdırtan 400 ölümlü kazanın infiali daha durulmamıştı ki yerel aitlik kaygılarından geçtim; dünya ölçeğinde korkunç ve aşağılık bir biçimiyle ADETA serinin devamı takip ediliyordu.
15 Nisan 2015 ak denizde facia. 550 göçmen taşıyan bir tekne Akdeniz’de alabora oldu 400 göçmen öldü.
16 Nisan 2015 Akdeniz’de Suriyeli 10 göçmen daha boğuldu.
19 Nisan 2015 Sicilya açıklarında göçmen taşıyan gemi battı 700 den fazla göçmenin, 700 yüzünün öldüğü bildirilmektedir. Birleşmiş milletler sözcüsü kurtulan 27 kişiyle konuştu, ölenlerin 800 kişi olduğunu açıkladı.
20 Nisan 2015 kayalara çarpıp parçalanan göçmen teknesinden; 3’ü ölen göçmenlerden 83 kişiyi Yunan Sahil ekipleri kurtardı.
20.04.2015 Türk Güvenlik sahili ekipleri sırf 13-17 Nisan tarihleri arasında 513 göçmeni kurtardı.
21 Nisan 2015 Rodos açıklarında göçmen taşıyan gemi battı 20 göçmen kişi öldü.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.