- 2374 Okunma
- 13 Yorum
- 11 Beğeni
KAYIP NOTLAR 24 NİSAN
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Seni sevdiğim yıl doğanlar, arabesk bir mevsimde şarkılar düşürüyorlar şimdilerde sevdiklerinin peşine.
Toprak; O değişmeyen mevsim; hep aynıydı, coğrafya hep aynı, hep bir günü işaret ediyordu sanki bizden önce, bizimle ve bizden sonra.
Bu anlamda ikimiz bir ömür bir sevdayı, gelmeyenler durağında beklemişiz. Renkten renge girmişiz ikimiz, toprak bizi ve anılarımızı tek bir mevsime yazıp defterimizi kapattığında; anılarımızın kenti yeni mevsimlerde karşılar olmuş yeni sevdaları…
Bütün yaprakları döküldüğünde sevgimizin, rüzgarlar anıları uzaklara taşıdığında, kalan: bir merhaba ile bir elveda.
Tüm aşklardan da önce, tek anı, tek bellek gibi kalıcıdır varlığı öncelenmiş toprak; içinde uzun, koyu bir kış; üstünde, yazın gülümsediği o koca çınar altı.
Toprağın belleğinde, bizim için kalan şey merhaba ve elvedamız…
Karanlık bellekte çıplak bir ağaç gibi kalan “merhaba ve elveda”…
Sevgim çıplak ama çirkin değil. Fakir ama muhtaç değil.
Böyle düşünürdüm.
Tüm düşlerimi yitirmeden önce.
Doğallığı oranında, tarih ve toplum dışılığı olan; facia ile sonuçlanan ve kusuruna bakılmayan aşkımız.
Şimdi toprağın bağrında çekirdek bir anı…
Öncesini yitirdiğim anılar, gezdiğim yollar, sokaklar boyu. Sevgisizliğin uzun kışında dökülmüş tüm yapraklar.
Yalın umutlarla bezeli yalın sevdadan kalan o “bitmeyen veda”…
Kaldığım durak, hep beklemeyi beklediğim durak…
Kayboldum sonra.
Kayboldum şimdi.
İlk on yıla girerken, mayıstan çalıntı birkaç güzel gün, gittikçe anıları yitirdiğimi hissettim.
Aşkımdan habersiz etrafımı saran insanlara, tüm gözlere bölündü tarihsiz güzelliğin.
Soyutlandı o sevgi, pay olundu doğan her aşka.
Dışımdaki dünya belirginleşirken silindim, kayboldum, unutuldum ben.
Sokak gezginiyim ben…
Bir şey yitirdiğime hükmeder kimi insanlar…
Sokak müdavimi ben…
Her şeyi bildiğime hükmeder bazı insanlar…
Bilinip te söylenmemesi gereken bir sırra erdiğimi ve bu sırrın durup dinlenmeden beni gezdirdiğine inanır kimi insanlar…
Bir unutkanlık serüveninde başkalaşan saç ve sakalım, belki ağaran gittikçe, belki gizliden mavileşen saç-sakalımı tanık bilirler, gizime.
Oysa senin kaldığın durağa yönelirmişim her devinimde -öyle diyorlar- bütün geçiciliklerden geçip sana varmak içinmiş yabani tarihim.
Kayboldum kentin adressiz bir yerinde.
Anılarımı dökmüşüm yollara, ellerimden; gözlerimle toplamaya çalışırken kaybolmaya meyleden her şeyi..
İlk merhaba ve son elveda aynı karede donmuşken.
Merhabanın tatlı şarhoşluğu, elvedanın kahreden çaresiz öfkesi ile aynı an’a sığmışken…
Ve sustum, çokça mevsimler daha yazabilecekken.
Nerden bilebilirdim ki; merhaba sende vedanın adıymış.
.
.
.
YORUMLAR
"Bütün yaprakları döküldüğünde sevgimizin, rüzgarlar anıları uzaklara taşıdığında, kalan: bir merhaba ile bir elveda"
Okurken bu satırları, kanımı taşıyan damarlarım felce uğradı adeta... Derinliği nefes kesici; yazının bütünü, iliştirilen virgüllerin yerlerine kadar, keder, hüzün ve ruhun yalnızlığını sergiliyor... Okuyucu olarak kendimden de zerrecikler buldum hüznün derin kuytularında... Etkiliydi, özenle harmanlanmış, zarif bir sanat eseriydi...
Yürek sesiniz hep böyle; inci gibi güzel aksın satırlara, efendim.
Çok teşekkürler, saygılar ve çokça tebrikler "KAYIP NOTLAR 24 NİSAN"ınıza.
Oya gedik
her bir elvada yeni bir merhaba doğurur
her bir merhaba yeni bir elvada doğurur
elvadası , merhabası yok bir hayatın içinden birden bire kayıp notlarınız gelmiş bize
ne güzel
...
toprak bedenleri hücre hücre çürüttükçe herşeyin kayıtlı olduğu şaşmaz bir sicil vardır
kutluyorum
seçkin Kâleminize sêlam ve saygımla
Usta Kâleminiz susmasın hiç
.
YAŞAYANKELİME tarafından 12/24/2015 4:06:29 PM zamanında düzenlenmiştir.
deniz_tayanç1
Ziyaretiniz için çok teşekkürler...
YAŞAYANKELİME
öyle bir ölmüşüm ki ölüm bile bulamaz beni
belki de
eskiyen gülümseyen yüzümüz
Yaşadığımız için
kim bilir
o bir sevdayı
yaşatabilmeniz umudu ile
o usta Kâleminiz hiç susmasın
saygımla
.
O değişmeyen mevsimler
Hep aynıydı
Coğrafya hep aynı
Biz bir ömür
Bir sevdayı
Gelmeyenler durağında
Hep beklemişiz
Renkten renge
Bütün yapraklar döküldüğünde
Rüzgarlar...
Anıları çok uzaklara taşıdığında
Bize geriye kalan
Bir merhaba ile
Bir elveda
O koca çınar altında
Tüm düşlerimi
Yitirmeden önce
Kayboldum şimdi
Kayboldum kentin
Adressiz bir yerinde
Ìlk merhaba
Ve son elveda
Ve yine sustum
Nerden bilebilirdim ki
Merhaba sende
Vedanın adıymış
Silindim işte
Kayboldum
Unutuldum ben
Bu güzel yazıda aklımda kalan dizeler....kutluyorum
Nerden bilebilirdim ki; merhaba sende vedanın adıymış.
Aşk kimyası fiziği ve biyolojisiyle tam bir kısmet işi...kadersizlik diyoruz ya..işte bu kısmetin nasipsiz olan tarafından olanı..demek ki kısmet ikiye ayrılıyor :) nasipli ve nasipsiz..tek taraflı aşk da havasını alıyorsun kısmetin..nasipli yüzünden ise toprağını...mal sahibi oluyorsun yani :) ..gel de kısmetin havasına söylenme şimdi :) o zaman zemzem suyunu kaldıralım üzerine ...çarpılır mıyım dersiniz..hayır..cennette şaraplar sunulacak ecir sahiplerine ..sebil içeceğiz, salih ve saliha olursak eğer ve bir şartı var tabiiki bu ödülün; bu dünyada şarhoşluğumuz ilahi olmalı ...oysa şeytan beşeriyete el atmış, onun için bu aşklar da bize çokça cazip geliyor ..aman allahım..yar yar yar..yardan yar olanı fark edemiyor göremiyoruz..oysa en güzel bölünmeyen aşk ilahi aşktır evrene bakıldığında ahenk içinde çağlayışlarıyla, ... O, elif ki sana şefkatli...sen terk etsen bile onu; o, seni terketmeyendir... ne vefa ....ve bir ömür boyu karın da doyuruyor :) ..yalancı sevgili ise herdaim karın ağrıtıyor :( :)
kalemin daim olsun selam ve muhabbetle
deniz_tayanç1
Var olan ve özlenen birine yazılmaz mı satırlarımız?
Fakat; varlardan öte bir "var" vardır.
Bilin değerli yazar; bütün suç bende değil. :)
Çok sayımla.