Sizin muhabbet kuşunuz var mı?Ya da şöyle sorayım.
Heyecandan kafesinden, çıkmak için huzursuzlaşan, yerinde duramayan, çırpınan bir muhabbet kuşu gördünüz mü?Benim kalbim bu günlerde aynen öyle…Yüreğim sol göksümün altından fırlayacak gibi.

Bizler insanız. Nefislerimizin esiriyiz. Önüne kattığı her şeyi sürükleyip götüren bulanık seller gibi zevklerimizin peşinden sürüklendiğimiz çok olmuştur.Benim de oldu. Olmaz olur mu?Bilerek ya da bilmeyerek işlediğim çok günahım oldu.Günahlarımı sizlere anlatırsam öteki tarafta bana şahitlik edersiniz. Onun için anlatmıyorum.

Yapacağımız yolculuğu hiç hayal etmemiştim. Hiç planımda yoktu. Her şey küçük kızımınbir telefonuyla değişti.
“Hazırlanın baba gidiyorsunuz.”
Uykularımız kaçtı. Hayallerimiz yıldızlandı. Ağaçlar çiçek açtı, meyve verdi.Dünyaya bakışımız değişti.

Bu sitede dini içerikli yazı yazmak âdetim değildir. Hatta karşıyımdır da.Bu yazı çırpınan yüreğimin tezahürüdür sadece…Af dilemeye gidiyoruz.Yeni bir hayata “merhaba” demeye gidiyoruz.Elinden tutacağım eşimle” LEBBEYK ALLA HÜMME LEBBEYK demeye gidiyoruz.
Say yapmaya gidiyoruz.Nasip olursa biz yakında UMRE ye gidiyoruz
Hayırlısıyla dönersek, yine yazılar yazacağım. Sizlerin yazdığı güzel yazıları, şiirleri okuyacağım.

HAKKINIZI HELAL EDİN…