- 728 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
..............
Hava akşam üzeri,tam güneşin geceye kavuşacağı,alaca kızıllıkda....Hava öyle sıcak,damarlarımdaki kanın kaynadığını hissettiriyor.En güzel yaz akşamı belkide ömrümce gördüğüm...
Yürüyorum,elimde sigara ve soğuk bir şişe su,sallanarak yürüyorum.Yavaş ve keyfle...Yümenin en tatlı hali,iki bağ arası bahçede,küçük ince bir çizgi yol..Yürüyorum,cebimde açtığım telefonundaki ardı arkasına çalan müziklerim..En sevdiklerim onlarca,romantik,ağır,gitarlı çoğu...Müzik,sigara,yüzüme vuran ılık bir meltem....
Hiç tanımadığım biryere doğru yürüyorum.Ama öyle güzelki yürüdüğüm yol,yer yer yemyeşil,agustos böcekleri seranatta...Heryandan kuş sesleri ve sıcak havanın meltem sesi vuruyor kulaklarıma...
Yürüyorum,yürüyorum,öyle uzun yürüyorum ki,aklımda kavak yelleri,kalbimi yıkıyorum yürüdüğüm yollarda.Yürüdüğüm yollarda aklımı yıkıyorum esen meltemde,bir zaman gülüyorum tatlı tatlı,tüm yaşamım gözlerimin önünde film şeridi gibi,bir zaman gözlerimden inci inci damlalar dökülüyor yanaklarımdan aşağıya...
Dünyada tek insan yok,yürüdüğüm yol öyle tenha ve öyle bana ait...Yanıbaşından geçiyorum yemiş ağaçlarının yanından,dallar yeşil yeşil yemiş dolu,kimisi kırmızı,geçiyorum rengarenk çiçeklerin arasından...Yürüyorum,salkım salkım üzümlerin yanından...O kadar bana aitki yürüyüşüm,etrafımı seyretmek bile mutlulukdan,huzurdan delirtiyor...
Yolun sonuna doğru bir küçük kulube görüyorum,merakım beni oraya geçiyor..Gidiyorum kapısının önüne doğru...Kapının önü,camların önü sardunyalarla dolu,leylaklar,menekşeler,güller var..EN sevdiklerim akşam sefasıda var,ortalık mis gibi çiçek kokuyor,akşam sefalarının kokuları güllere karışınca,ruhuma çarpıyor kokusu,hafif bir meltem getiriyor burnumdan içeriye,sonra ruhuma...Allahım,nasıl sarhoş ediyor bu kokular beni...
Donup kalıyorum,nasıl güzel bir bahçesi var bu evin diye,heryerinden cennet fışkırıyor küçücük evin...Daha girmeden mest eden,daha merakını yenemeden...
Hava karardı,birden heryer karanlığa bürünüyor,içimde bir damla korku yok...Oysa karanlık beni korkutur...Gökyüzünden etrafa en güzel ayın,dolunayın ışıltısı vuruyor,her yer birer birer siliet oluveriyor...Belli belirsiz,ama resim gibi,kokularda çabası...
Ne kadar duruyorum bilmiyorum ama öylece etrafı seyrediyorum,tek kelime etmeden,havayı kokluyorum,meltemin içinde uçuşan çiçek kokularının birbirine karışan kokusunda sarhoşluğumun tadını çıkarıyorum..
Masanın üzerinde üzümler görüyorum,erikler,çilekler...Sanki istiyorum,ol diyorum oluveriyor oan herşey.
Konuşmanın gereksiz olduğu bir yer,bir boyut...Sanki,sanki gel deyiversem,gel dediğim kapının içinden,küçük evden çıkacakmış gibi...Öyle büyülü bu yol,öyle büyülü bu bahçe bu ev...İçimden gel desemmi diye geçiriyorum...O kadarda değil,imkanı yok diyorum...
Afyon almış gibi bedenim,ruhumsa bedenimi çokdan terk etmişde,uçuşuyor bu güzel bahçenin üzerinde...
İnsan nasıl bu kadar mutluluk hissi yaşıyabilirki diyorum?
Masanın üzerinden sadece bir üzüm tanesi alıyorum,azıma sokuyorum,gerçekmi diye...Gerçek,mis gibi üzüm işde,tatlı şırasıyla...
Bir sigara daha içmek lazım böyle anlarda,yakıyorum wiston laytımı,çekiyorum uzun bir sefer içime...
Hayal ötesi...Masanın önündeki sandalyeye ilişiyorum...Ses seda ne bende nede evde...
Havanın kokusu,yaprakların hışırtısı,ay-ın ışıklı yüzü...İnsan ölecekse böyle bir yerde ölmeli,yaşıyacaksa,böyle bir yerde yaşamalı diye düşünürken,evin kapısı açılıyor...
Gözlerim faltaşı,merak işde...Ama korku yok,korkularımı yürüdüğüm yollara serptim,ekdim,saçtım...İnsansı yanımı,korkularımı bırakdım yollara...Gram korku yok bu evin önünde.Başıma ne gelirse razıyım...Yaşamakda,ölmekde ...N e olursa,razıyım..Yaşamımın sonu burası biliyorum...Ruhum burda çıksın yada huzur bulsun...
Kapı açılıyor ve.........
Çıkıyor dışarıya O .....
_hoşgeldin,diyor
_hoşbuldum diyorum
_neden bu kadar geçikdin? hava karadı seni beklerken...
_geldim işde,geldimmmm...geç ama geldim diyorum,ona.
_gülümsüyor,
_gülümsemen okadar güzelki,yanağındaki o küçük gamzede can verebilirim şuracıkda ,diyorum.
_sessizce daha çok gülümsüyor...
_elindeki soğuk bardağı elime tutuşturuyor,zehir olsa içer insan...içiyorum,yüzyıldır hiçbirşey içmemiş biri gibi...
_otur diyor
_oturuyorum tam karşısına,masaya,
_bakıyor,uzun uzun bakıyor siyah gözleriyle gözlerime,aşk gibi,sevda gibi,yaşam gibi,nefes gibi,bakıyor,öylece loş gecede gözleri dahada koyulaşarak bakıyor..Bakdıkça eriyorum,bakdıkça susuyorum..Konuşmayı unutuyorum,sağır dilsiz oluyorum...Tek gördüğüm koyulaşan siyah gözleri...
_elini ver diyor,
veriyorum
_elimi elinin eçine koyuyor,
şimdi gitme vakdi,hazırsan gidelim diyor?
_öyle hazırım ki,
_ellerimiz birbirinde,bedenlerimizden ayrılıyor ruhlarımız,gidiyoruz gökyüzüne doğru...
Uçuyoruz....
Ölüyoruz....
terk ediyoruz bedenlerimizi...
ölmek bu kadarmı güzel olur,elleri ellerimde....
______________
Ezan okunuyordu,nefesim kesilerek uyandığımda,birkaç dakika nefesimi düzeltemedim,öksürük nöbeti geçirdim...Su içdim,oturdum ezanı dinledim...
Allahım hayırlara çıkar,gördüğüm rüyaları dedim...