- 1156 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
El Kesiği
Midem müthiş bir açlık hissi ile kazınmaya başladığında öğle ezanı okunuyordu. Mutfağa bir şeyler atıştırmaya gitsem de hiçbir şey yemek istemedim. Bir şeyler atıştırdığımda öğle yemeği yiyemeyecektim. İki lokma da olsa ne yersem yiyeyim benim iştahımı keseceğini biliyordum.Oysa öğle yemeği için patlıcan musakka ve yoğurtlu marul salatası yapmıştım.Oğlum da on beş dakikaya kadar öğle yemeğine gelecekti. Yemek için oğlumu beklemeye karar verdim. Açlığımı bastırmak için ise her zaman kalorifer peteğinin üzerinde, sıcak halde beni bekleyen bir kavanoz sudan, bir yudum içtim.Sıcak su benim midemin açlığına her zaman çözüm oluyor.
Oğlum gelir gelmez yemek masasına oturdu. Oğlumun tabağına yemeği koydım.Tam kendi tabağıma yemeği koyacağım sırada telefonum çaldı. Abim arıyordu. Telefonu açtım. Abim:
Az önce annemi aradığını ve annemin elini kestiğini ve kanını durduramadığını söyledi ve anneme gidip bakmamı. Biz bütün kardeşler annemin her şeyi gereğinden fazla abarttığını çok iyi biliriz. Eğer gerçektende elini kesti ise bu ne ilk kesik nede son kesik olacaktı. Yaşına rağmen sürekli ev işi ve yemek yapan annemin bu tür ev kazalarını hepimiz alışmıştık ama ; o abartması yok mu? Neyse…
Bende abime ,”Abi karnım çok aç,tam yemeğe oturacaktım.Yemeğimi yedikten giderim” dedim.
Abimde, annemin el kesiğini benim gibi önemsememiş olacak ki; “Tamam, yemeğini yedikten sonra git, ama; mutlaka git ihmal etme” dedi.
Yemeğimi tabağıma koyup sandalyeye oturdum. Bir lokma ekmeği kopardım.Ekmeği ağzıma atmadım.Kendimi koridorda koşarken buldum.Kilere gidip kağıt havlu aldım.Montumu giyip sokağa çıktım.Koşarak annemin evine gittim.Annem kapıyı açtı.Aman Allah ‘ım sanki evde cinayet işlenmiş.Lavoba, mutfak bankosu,banyo, koltuk üzeri kan içinde ve iki havluda kanlı.Annemim elinden süzülen kan dirseğinden aşağıya akıyor.İşte o anda bayılacak gibi oldum.Benim bu kanı durdurabilmem mümkün değildi.Yanımda telefonum yoktu. Telefonu almak için tekrar evime koşarak geldim. Telefonumda kayıtlı olan numaradan taksi çağırdım .Kız kardeşimi arayıp annemi hastaneye kestiği eline dikiş attırmaya götürdüğümü söyledim.Ben bütün bunları koşarken yaptım.Ne tuhaf neden benim aklıma ambulans çağırmak gelmedi , gerçekten de bilmiyorum.
Taksi hemen geldi.
“Annecim hadi hastaneye gidiyoruz” dediğimde annem her zamanki inadını yapıyordu.
“Gitmem kızım, gitmem ben hastaneye,diner biraz sonra benim kanım.Sen taksiyi geri gönder.”
Yalvarıyorum anneme, “Anne beni üzme hastaneye gitmeliyiz” desem de ,Nuh diyor,Peygamber demiyor.
Annemin kolundan çekerek zorla yerinden kaldırdım, oda kapısına kolundan çekerek getirdim.
Artık, hastaneye gitmeye mecbur olduğunu anlamıştı. Anlamıştı ama; bu seferde ben mantosuz sokağa çıkmam diye tutturdu. Manto giyecek durumu yok elinden kan damlıyor.Yine annemin kolundan çekerek sokak kapısına kadar çektim.” Anne lütfen , bırak şimdi manto giymeyi,görmüyor musun kan damlıyor elinden, ne olur anne ! acele gitmeliyiz “ diye yalvarmama dayanamadı ki ; mantosuz gitmeye razı oldu. Bu sefer de ne diye tuttursa, ayakkabılarımı getir ben terlikle sokağa asla çıkmam.
“Yeter artık anne ! giy şu terliklerini” diye bağırdım.Anneme ayakkabı giydirmek o anda gerçekten de çok zordu.Dizlerinde kireçlenme var eğilemiyor.
Annemi taksiye bindirirken,kız kardeşim kocası ile geldi.Onları görünce gerçekten de çok rahatladım.Kız kardeşimde bet beniz atmış.Telaşla
“Abla anneme ne oldu ? Annem çok mu fena?” derken ağlayacak haldeydi.
“Rahat ol, annem iyi, elini kesmiş, kanı durmuyor,zannederim dikiş atılması gerekir.” Diyerek onu bir nebze rahatlattım. Sonrada kardeşimin üzüldüğünü görünce keşke ona haber vermesey dim diye düşündüm.
En yakın hastaneye gittik.Doktor hemen geldi.Annemin eline tampon yaparak kanı durdurdu.
Annem atardamarını kesmiş.Hemen ameliyathane hazırlandı ve annem ameliyata alındı ve iki saate yakın ameliyathanede kaldı.
Her şey on beş dakika içinde olmuştu.
Ben yemeğimi yedikten sonra anneme gitmiş olsaydım, annem kan kaybından ölebilirdi.
Ben yemeğimi yedikten sonra, anneme gitmeye karar vermişken ve bunu abimde onaylamışken,hangi güç beni gitmeye zorladı da benim karnım zil çalarken,yemek yemeyip koşarak anneme gittim.
İşte bu geçekten de muamma…..
YORUMLAR
Oldukça ilginç
Geçmiş olsun diyelim önce. İnşallah bir daha yaşamazsınız böyle bir şey.
Dikkatimi çeken husus ise sağlığı konusunda bu kadar umursamaz olan annenizin aynı zamanda her şeyi abarttığını söylemeniz. En az bu olay kadar ilginç geldi bana bu.
Bu arada altıcı his denilen şeyi de yabana atmamak lazım tabii ki.
Tekrar geçmiş olsun
Selam ve sevgilerimle.
sareyaprak
Çoğu zaman neyle sınanıyorum diyerek oturup düşünüyorum.:)))))
Değerli yorumuna teşekkür ederim...
Selam ve sevgiler.
hayat bu insan bazen elinde olmadan hisleri ile kareket eder.
Hani altıncı his derler ya!
yaşanmış bir olayın anlatımı çok güzeldi
annenize geçmiş olsun.
saygılarımla
sareyaprak
Selamlar saygılar...
sareyaprak
Bu iç güdüsel bir davranış mıydı yoksa biri benim davranışlarımı kontrol altına mı almıştı bir türlü anlayamadım o an sanki bir boşluktu sanki biri beni yönetiyordu...Belki de annemin annesi rahmetli ninemdi..ama; gerçekten de bir şey vardı. Bilmiyorum..
Selam ve sevgiler....