- 999 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
Toplumsal Yanlışlar
İnternet ortamında , İlginç bir resmim görüp tıkladığınız da reklam görüyorsanız bu sizi güvensizliğe iter. Telefonla arayıp, uzun uzun cümlelerle şaşırtıp her hangi bir yere üye olduğunuz enayiliğini yaşıyorsanız bu güveni bir kez daha kaybetmemizi sağlar. kapınız çalınıp, hiç hesapta yokken bir sürü ıvır zıvır satın almış buluyorsanız kendinizi bu sizi bir kez daha hayal kırıklığına uğratır. Kuaför sizi ikna edip saçınızı kuşa benzetiyor bu arada bakım, balyaj derken bir dünya para verip üstüne ağlayarak çıkıyorsanız bu sizi üzer. Bütün erkeklerin aldattığı fikrini savunup kabul ediyorsanız bu sizin aşka inancınızı sarsar. Dostunuz tarafından yaralanıyorsanız, işine geldiği gibi davranıyorsa en yakınlarınız, kötü günde yalnız bırakılıp, iyi gününüz de kalabalıklaşıyorsa etrafınız, kendini kayırıyorsa her durumda insan, her çocuk sizin değilse, her kadın mutsuzsa, her erkek güvenilmezse, bu sizin hayata olan inancınızı, güveninizi ve yaşama sevincinizi yitirdiğiniz andır.
Daha sevmeyi dahi bilmezken, , karşı cinsi tanımlayamazken, en güzel duygularınız kurtlar sofrasına meze olmuş, ağızlara sakız gibi yapışmış, alay edilmiş, incinmiş ,aşkınız bir mendil gibi buruşturulup atılmışsa; bu sizi hayatınız boyunca bir daha sevmeye tövbe etmenizi, her sevgiye güvensiz kuşkuyla bakmanızı sağlar. Annenizi kayırıp kayınvalidenize önyargılı davranıyorsanız, belki de bu size öğle lanse edildiği içindir. Kayınvalide ne demek bilmezken, onu da bir anne sayarken, size karşı acımasız, yargılayıcı ,yabancı davranmışsa, bu sizi eşinizin annesine karşı uzak soğuk tavır sergilemenizi sağlar.
Özsüz çocukları kayırmak , onlara binlerce anne baba olmak varken, kaderine terk etmişsek, kendi çocuğumuzun elinde tutup götürürken, "o çocukla oynama "demişsek, kendi çocuğumuzu sarılıp , yetim çocuğa sadece uzaktan bakmışsak, o çocuğa; sevgisiz , kindar, intikam duyguları aşılamış oluruz. Onca emek vererek , okulunu okumuş insanlar değilde, bu yolu kestirmeden geçenler tutunuşmuşsa hayatta, bu da bizi eğitimden uzaklaştırır.Belkide hayat öğretir bize güvenmemeyi, inanmamayı. Tam tersi iyiliği güzelliği.
Uzaklarda bekleyen
bir hayat var,
her sabah yeni bir gün doğar
yalan söylemez çocuklar.
Toplumlar birbirine benzer, örneğin Amerikalılar soğuk insanlardır diyebiliriz. Japonlar çalışkan, Ruslar ..Türkler..
Daha çok barbarlıkla anılırız yada aileye olan düşkünlüğümüz, misafir perverliğimizle. Taklit ettiğimiz büyüklerimiz gibiyiz , ne gördüysek onu yaparız. ( ne kadar anneme benzemek istemediğim halde, gitgide ona benziyorum)Avrupa da yaşasam şunu şunu yapardım diyoruz, kendi ülkemizin yadırgadığı bir şeyi yapmaya korkuyoruz. Hep birlikte değişebilir miyiz? Bu mümkün mü? Değişim davranışlarımızı ve düşüncelerimize yansıdığında, gelecek nesillere güven, inanç, dürüstlük aşılayabiliriz gibi geliyor bana.