- 1270 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
uykumun canı seni çekiyor…
Ellerini çekip ellerinden
ve şiirlerini mısra mısra
kapattı yüreğinin en ağır kapısını
kendi dışından içine doğru ki
kör bir adım gibi ilerledi içine..
hep biraz mağrur
biraz eksik
bir aşk yeniden başlar diye.
ilk baharlarda
dalından kopan
ve kopartılan tüm kuru yaprakların
özeti gibidir bu
dört mevsim yaşayan yürekler için
ve ömür kışa,
soğuğa açılan son-baharlar gibi çekilir,
çekilir böyle kıyılarından içeri ıslak..
bir zerre düşse eteklerine
tenin kaşınır hayata biliyorum ki
sen tabirsiz rüyalar bulursun kuş kanatlarında…
ne yapmadığımızın hesabı duruyor
aramızda.
yarı çıplak bir sevişme kadar
önemli de değil bil/iyorum.
İçinde olup olmamam…
yerimden ve yurdundan kovuldum ben.
omuzlarından sonra
şiirlerinden,
bir kitapdan
ve o derin b/aKan ilk aşklardan…
ellerini çekip ellerimin üstünden
ve kapatarak bebeklerini gözlerimin
çıkmaz sokaklarımın içine.
sAna uçuyorum,
ne zaman yağmur yağsa
hasret dolu bir damlayla ki
sana düşüp/
parçalanıp sana/
yuvarlanıp
kaygan virajlarında.
şşş tamam
kaf dağındaki bir meleğin
kanatlarının öyküsü bu
baharı seviyor olsamda
güze dargınım sensiz
uykumun canı seni çekiyor…
uçuşan şiirlerinin tüllerini
çekip yüzümden
güneşten ve düşlerden/düşüşlerden
kaçıp kuytularıma
ırmağının sularından
yüzüme b-akıyorum
köprüler ve viyadükler şahit buna
büyük ağaçlar/göçmen kuşlar
kırlangıçlar ki
bileniyorum kesiklerime dil ucu sadakatinde.
ve bil ki sevgili;
yokluğuna rüzgar çarpan/
eksik bir susma biçimi devrilir
omuzlarının saçaklarından
ve hep aynı yerde kalakalan gözler
güz gibidir,
yaprak yaprak savrulur
ırmağının üzerinden karşı kıyıya…
(...)