- 573 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
OKU
Hepiniz biliyorsunuz ki, çağımızda ülkelerin savaş taktikleri değişmiş.
Büyük sayılan ülkelerin günümüzde çok başarılı olduğu savaş yöntemi hedef ülkelerde iç savaşlar çıkarmak.
Bu onlar için, hem ucuz hem kendi insanlarının can kaybına neden olmayan karlı bir yöntem.
İç savaşlar dıştan çıkarılmaz, etkili yerlere yerleştirilmiş iç unsurların desteği gerekir. Kısacası bu savaş taktiğinin en etkili silahı Fitnedir.
Bir iç savaş silahı olan fitneyle mücadele etmek, kendinizi ve kendinize ait değerleri iyi tanımakla mümkün olur.
Fitnenin pirinçteki taş gibi görünür olması ve yok edilebilmesi için, ancak toplumun doğru yolu, Kuranı Kerim ve Sünneti Seniyye rehberliği ile bulması gereklidir.
Yani Müslümanları iç savaşa, kendi kendini bitirmeye sevk eden iç faktörleri doğru teşhis etmek için kendi rehberleri olan Kuranı Kerimi her Müslümanın bilmesi, okuması gerekir.
Ancak bu şekilde, onunla kim amel ediyor ve etmeye çalışıyor, kim onu yalnızca bir istismar aracı yapıyor anlaşılabilir.
Fitne üreten topluluk bu durumda ne istemez biliyor musunuz?
Kuranı Kerimin, Sünneti Seniyyenin, toplum hayatının tam içine ve tam zamanında girmesini istemez.
Birde gerçek tarihin bilinmesini istemez.
Yani eğitilmenin en elverişli olduğu çağda çocuklarınızın Kuranı ve Sünneti öğrenmesini fitneden beslenenler istemez.
Hurafelere inanan, din cahili bir toplum, sahte alimlerce rahatlıkla sömürülsün, çocuklarınız cihat yapıyorum diye gidip Masum insanları, Müslümanları öldürebilsin,
Ya da kendi dinini beğenmeyip başka sapık yollara rahatlıkla çekilebilsin diye gerçek İslamı kaynağından öğrenmenizi ancak fitne ve Münafık kimseler istemez.
Şuna dikkatinizi çekmek isterim Münafık, Fitne kendini gizleyen olduğundan farklı görünen kimsedir.
“Müslümanlardan Nefret ediyorum” diyen ve kendi inancını gizlemeyen bir Hrıstiyan, Yahudi, Ateist yada herneyse bunlar fitne ve Münafık gurubuna girmez. Bunlar zarar vermek istiyorsa açıktan verirler sizde ona göre mücadelenizi verirsiniz.
Bu guruplara yani yadudi, hrıstiyan, ateist, mason gibi….dahil olanlar, ya da satılmış karaktersizler, başka kimliklere Cemaat, Parti…..gibi bürünerek size hizmet iddiasıyla yaklaşıyorsa bunlar, fitne ve Münafık gurubuna girerler.
İşte bu Münafıklar çakma insanlar olun, dininizi ve soyunuzu, sopunuzu yanlış tanıyın diye İslamı ve Tarihinizi gerçek kaynağından öğrenmenize engel olurlar, olamazlarsa deli olurlar.
İşte Recep Tayyip Erdoğan’a ve Ak partiye deli olanlar, ismini dahi duyunca cin çarpmışa dönenler bu acayip hallere gerçekte bu sebeple giriyorlar.
Soruyorum size, Chp tarafsızsa herkes için özgürlük istiyorsa; neden yıllardır ülkemizdeki binlerce Müslüman gencin başörtüleri nedeniyle eğitim özgürlüğünü elinden aldı?
Hadi diyelim öncekiler bir hata yaptı şimdi Chp çarşaflıya rozet takacak kadar, dini bir Cemaate sırtını dayayacak kadar değişti, fakat Chp iktidar olamadıysa da, yıllardır hep meclisteydi, neden hiç vicdan yapmadı, bu duruma hiç üzülmedi hatasını telafi için bir önergede bir girişimde bulunmadı?
Oysa Chp geçenlerde bir gencin Küfür etme özgürlüğünü 90 avukat tutarak savunmuştu. Gerçek şu ki başımıza dikilen Chp fitne ağacı, bir meyvesi olan çakma alimlere yaslanarak dini istismar ediyor, dinle amel edilmesini engellerken gerektiğinde siyasi çıkarları için İslamı kullanmaktan çekinmiyor.
Ya Mhp, o da yıllardır Mecliste, Osmanlı arşivlerine kilit vurulması hiç mi zoruna gitmedi?
Hem Osmanlı ırkçı değil Ümmetçiydi, Türklüğü değil İslamı esas almıştı, başka ırktan, başka dinden olan halkını nefret ve aşağılama ile değil şefkatle, hizmetle kucaklamıştı.
Hem İslama ve Müslümanlara yapılan zulme rıza göstermemişti, Mhp, değerlerimizi yok etmeye çalışan Chp ile çatımı kurmalıydı? Yoksa! “ben seçime tek başıma girerim, milli iradeye kurulan tuzağa suç ortağı olmam” mı demeliydi?
Birde Hdp’nin, Şah Fırat operasyonu ile ilgili açıklaması ilginçti, bizim askerimiz YPG’nin yada bazı kürt gurupların desteği olmazsa bu operasyonu yapamazmış.
Yahu! Kobani için ortalığı yakıp yıkarken, “Türkiye silah yardımı yapsın, yardım için koridor açsın amma! Sakın Kobaniye girmesin, Türkiye girerse birdaha çıkmaz” diye ödü kopan siz değil miydiniz?
Sizin içinizde azıcık insanlık olsa, kafanızda azıcık beyin olsa;
Yönetimde hiçbir zaman söz sahibi olamamış,
Diktatörler ve sömürücüler yüzünden açlığa, sefalete, işkencelere, cehalete Mahkum edilmiş,
Kendini ifade etmek istedikçe İç savaşa sürüklenmiş,
Hem Kürt, Hem Arap, Hem Türkmen, Orta Doğu halkı kan ağlarken,
Siz seçimle Meclise girmiş olmayı bir nimet bilirdiniz.
Hem ayak oyunları ile Meclisi kitlemek yerine huzuru sağlamak için atılan her yeni adımda, her işte öncü olurdunuz.
Oysa Cumhur başkanlığı seçimi öncesi tavırlarınız ne güzeldi, Türk Kürt hepimize umut vermişti.
Şimdiki tavırlarınız, halka değil, yalnızca sizi kurgulayanlara hizmet ettiğinizi açıkça gösteriyor.
Sizin bulduğunuz imkanı, Suriye’deki Muhalifler yüz senedir hayal ediyor,
Suriye’deki Kürtler sizin sahip olduğunuz bu imkanı Yüz senedir hayal ediyor.
Siz ne yapıyorsunuz “Biji İsrail, Biji Amerika” Eğer bunca yıl Amerikanın, İsrail’in keyfini severek güden Türkler olsaydı, Yıllardır Kürtleri Terörist yapıp Suriye’ye ve Irak’a saldırı amacıyla gönderen biz olurduk. Teröristler oradan bize gelmezdi, bizden oraya giderdi.
Anlamıyor musunuz? Menderesten bu yana Türkiye’nin başına seçilenler, Türkiye halkının tamamına, Sünnisine,
Alevi’sine, Kürt’üne, Türk’üne, Köylüsüne, Kentlisine eşit hizmet ve özgürlük getirmek istediği için harcanıyor.
Anlamıyor musunuz? Hilafet kaldırıldığından, Osmanlı yıkıldığından bu yana Orta Doğu ve Dünya
Müslümanlarının başına seçilerek gelen her Özgür ruhlu lider, Çağdaş Firavunların hedefi olmuş. Sizde artık
Amerikanın, İngiltere’nin, İsrail’in ve onların sözcülüğünü yapan sihirbaz medyanın köpeği olmayın.
Bakın ey millet! bu acayip haller ve acayip ittifakların tek ve en önemli nedeni:
Kuranı Kerimi ve Sünneti Seniyye’yi çocuklarınızın ilkokulda öğrenmeye başlaması.
Medyada dini yayınların çoğalması.
Osmanlı arşivlerinin yasaklı kapılarının gizlenmiş tarihinizin size, halka açılması.
On çocuklu ailelerin çocuklarını, amele yada hizmetçi etmesi kaderi iken, bu çocuklarınızın liseye kadar devlet güvencesinde okutulması, işte bu sebepler onları asıl deli eden sebeplerdir.
Siz bilinçlendikçe, tarihinizle dalga çeçemeyecekler.
Siz biliniçlendikçe dininizle dalga geçemeyecekler, siz bilinçlendikçe “dağdaki çobanla bizim oyumuz bir mi?” diyemeyecekler.
Siz bilinçlendikçe şucu, bucu diye aranıza nifak sokamayacaklar.
Köyleriniz görünür olacak, o köylü kasabalı çocuklar okuyup, mevki ve makam sahibi vatanlarında söz sahibi olacaklar.
Eşme köyünün yada sınırda dikenli tellerle ikiye bölünmüş köylerin iki yakasındaki çocuklar ülkelerinde söz sahibi olurlarsa “Bu dikenli telin köyümüzün ortasında ne işi var kaldıralım bunları” diyecekler.
Bu gerçekleşirse Allahın yardımı ve lütfuyla gerçekleşir, bunu ancak kafirler ve Münafıklar istemez.
Bismillahirrahmanirrahim:
“Ne Kitap ehlinden, ne de müşriklerden hiçbiri, size Rabbinizden bir hayır indirilsin istemez. Allah ise, üstünlüğü, rahmetiyle dilediğine mahsus kılar ve Allah çok büyük lütuf sahibidir.” Bakara:105
Hizmetleri köye, kente ulaştıran,
Dağları deldirip tüneller açtıran,
Yoksulluk ve cahillik yüzünden okuyamadığı için berdel edilen,
Çocuk gelin olan, ya da amele olan, terörist olan, hamal olan,
Ateist, satanist olan bir tek kendi olmasına izin verilmeyen,
Kız ve erkek çocuklarınızın liseye kadar devlet güvencesinde okumasını temin eden,
Terk etmek zorunda kaldığınız yaşlılarınıza, gelin ve çocuklarının maaş alırım diye bakmak için yarışa geçmesine zemin hazırlayan,
Zekat vermekten kaçtığınız için belkide vebalini paylaştığınız, öksüzleri, yaşlıları, madurları, mültecileri mahrum boynu bükük bırakmayan sırtınızdan böylece günah yükünü hafifleten bunda da kullarını aracı yapıp size bu hayırları ulaştıran Allah’tır! (C.C)
Komşu ülkelerin haline bakın, veren Allah almasını da bilir. Bu günlerinizin kıymetini bilin.
Bismillahirrahmanirrahim:
“Öyle ise siz beni (ibadetle) anın ki ben de sizi anayım. Bana şükredin; sakın bana nankörlük etmeyin! Bakara:152”
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.